GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:45
Tarih:24.12.2023

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA HASAN EKİCİ (Konya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce, Kuzey Irak'ta şehadet şerbeti içen vatan evlatlarına Rabb'imden rahmet diliyorum, mekânları cennet olsun; yakınlarına ve milletimize sabır diliyorum. Yaralı askerlerimize de Rabb'imden acil şifalar diliyorum.

Değerli milletvekilleri, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin 7'nci maddesi kapsamında Gelecek-Saadet Grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Değerli milletvekilleri, bütçeyi ve bütçe ödeneklerini görüştüğümüz Meclis gündeminde ödenek yetersizliği nedeniyle yıllardır tamamlanamayan Konya projelerine de değinmemiz gerekir. Bu projelerden biri de Seydişehir Alacabel Tüneli'dir. Türkiye'nin önemli geçitlerinden bir tanesi Seydişehir-Antalya yolu üzerindeki Alacabel Geçidi'dir. Alacabel Geçidi Karadeniz'i, Marmara'yı, Güneydoğu'yu ve İç Anadolu'yu Akdeniz'e en kısa mesafede bağlayan önemli geçitlerden bir tanesidir. Her yıl 4-5 milyon aracın geçtiği kritik bir geçittir. Bu geçit kış aylarında aşırı kar yağışı, buzlanma, fırtına ve çığ düşmesi gibi nedenlerle sık sık ulaşıma kapanmaktadır, daha dün yağan hafif kar nedeniyle bile ulaşıma kapanmıştır. Ölümlü trafik kazalarının da çok sık meydana geldiği bir geçittir. Alacabel Geçidi'nde ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla 2016 yılında gidiş-geliş olarak 14.600 metre uzunluğunda Alacabel Tüneli'nin yapımına başlanmıştı. İktidar yetkilileri yaptıkları birçok açıklamada Alacabel Tüneli'nin 2019 yılında biteceğini duyurmuşlardı ancak çeşitli gerekçelerle Alacabel Tüneli'nin yapımına dönem dönem aralar verildi. Yıl neredeyse 2024 oldu ve Alacabel Tüneli hâlâ bitmedi. Düşünebiliyor musunuz, yedi yıldır bitirilemeyen bir tünel, yılan hikâyesine dönen bir tünel inşaatı. İktidar yetkilileri sürekli tarihi açıklıyorlar "Tünel yok şu tarihte açılacak, yok bu tarihte açılacak." diye tarihler havada uçuşuyor ama tünel bir türlü açılmıyor. İktidar yetkililerine soruyoruz: Ülke ulaşımı ve turizmi açısından böyle kritik bir tünel neden yıllardır bitirilemiyor? Sorun kaynaksa, ödenek yetersizliği ise diğer projelere, yollara ve tünellere kaynak ayrılıyor da Alacabel Tüneli'ne neden ayrılmıyor? Seydişehirli, Konyalı sahipsiz mi görülüyor?

Diğer yandan sadece tünelinin açılması gecikmedi, tünelin çıkış noktasındaki Ceceler Köyü'nden Cevizli kavşağına kadar yapılması gereken 12 kilometrelik yolda da hiçbir ilerleme olmadı. Bu yol tamamlanmadan tünelin ulaşıma açılmasının da vatandaşlarımıza çok da bir faydası olmayacak. Diğer yandan aynı yol üzerinde olan ve 2017 yılında ihalesi yapılan ancak daha sonra ihalesinin iptal edildiği duyurulan 2.900 metre uzunluğundaki Tınaztepe tünelinin akıbetinin ne olduğu da bilinmiyor.

İktidar yetkililerine, özellikle de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına buradan çağrıda bulunuyorum: Ülke ulaşımı ve turizmi açısından çok önemli olan Alacabel Tüneli'ni ve bağlantı yolunu bir an önce tamamlayın.

Değerli milletvekilleri, gündemimiz bütçe yani ödenekler ve ödeneklerin kaynağı olan gelirler ve vergiler. Malum olduğu üzere vergilerin mükellefler adına tahakkuk ettirilmesinden tahsil edilmesine kadar tüm süreçlerde yetkili ve sorumlu Hazine ve Maliye Bakanlığıdır. Bu Bakanlığın bütçe gelirlerinin tahsil edilmesinde en önemli paydaşlardan biri de 3568 sayılı Kanun kapsamında görev yapan serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirlerdir. Söz konusu meslek mensupları, devletin devamlılığının temel unsurlarından olan verginin mükelleflere salınmasından toplanmasına kadar birçok aşamada çok önemli hizmetler yapmaktadırlar, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile mükellefler arasında âdeta bir köprü görevi ifa etmektedirler. Ancak bu meslek mensuplarımızın, Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere Hükûmet tarafından çözülmesi gereken önemli mesleki sorunları bulunmaktadır. Mecliste bütçe görüşmeleri yapılırken, bütçe gelirleri ve giderleri konuşulurken mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin bu sorunlarına ve taleplerine Genel Kurulumuzda değinmeden geçemeyiz. Maddeler hâlinde bu taleplere değinecek olursak:

1) Mali tatil. Meslek mensuplarına tanınan mali tatil mevcut uygulama şekliyle meslektaşlarımız için yeterli ve verimli değildir. Meslek mensupları mali tatilin bitiminden sonra defterleri kaydetmek ve beyanname düzenlemek için çok sınırlı bir zaman aralığında çalışmak zorunda kaldığından mali tatil yapamıyorlar. Bu nedenle, mevcut beyan ve ödeme süreleri mali tatil sonunda başlamak üzere temmuz ayı sonuna kadar uzatılmalıdır.

2) Beyanname imzalatma zorunluluğu genişletilmelidir. Vergi kayıp ve kaçağının azaltılmasına ve vergi matrahının doğru bir şekilde beyan edilmesine yardımcı olmak amacıyla aktif büyüklüğü veya net satış hasılatı belirlenen hadlerin üzerinde olan ve tam tasdik sözleşmesi düzenlememiş mükelleflere ait beyannamelerin de serbest muhasebeci mali müşavirlerce imzalanmasına yönelik düzenleme yapılmalıdır.

3) Meslek mensuplarınca tahsil edilemeyen KDV sorunu. Meslek mensupları, mükellefleri adına düzenledikleri makbuzlarda gösterdikleri KDV'yi her ay beyan ederek vergi dairesine ödemektedirler ancak mükelleflerden KDV ve ücret tahsilatlarını geç yapmakta, bazı durumlarda eksik yapmakta, hatta bazen hiç tahsilat yapamamaktadırlar. Bu durumda meslek mensupları tahsil edemedikleri KDV'yi her ay vergi dairesine ödemek zorunda kalarak mağduriyet yaşamaktadırlar. Bu nedenle, mali müşavirlik hizmetlerinde tahsilatın yapılmasıyla makbuzun düzenleneceğine ve KDV açısından da vergiyi doğuran olayın gerçekleşmiş olacağına yönelik bir düzenleme yapılmalıdır.

4) Meslek mensuplarınca verilen hizmetlerde KDV indirimi yapılmalıdır. Meslek mensuplarımız, 3568 sayılı Kanun kapsamında basit usule tabi mükelleflere verilen hizmetlerin KDV oranının yüzde 1'e, işletme hesabı esasında defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabına verilen hizmetlerin KDV oranının ise yüzde 8'e indirilmesini talep ediyorlar.

5) Yeşil pasaport hakkı meslektaşlara tanınmalıdır. Pasaport Kanunu'nun 14'üncü maddesinde yeşil pasaport için hak sahibi olarak sayılanlar arasında serbest muhasebeci mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin bulunmaması adaletsizliğe neden olmaktadır. Zira, 3568 sayılı Kanun'un ilgili maddelerinde ve genel gerekçesinde açıkça belirtildiği üzere, mali müşavirlik ve yeminli mali müşavirlik bir kamu hizmeti mesleğidir. Ayrıca, meslek mensupları, görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlilerine ait hükümlere göre yargılanmaktadırlar. Diğer yandan, ihracat, ithalat ve yabancı yatırımlar nedeniyle birçok meslek mensubu sıklıkla yurt dışına seyahat etmektedir. Bu gerekçelerle, Pasaport Kanunu'nda yapılacak bir değişiklikle mali müşavirlere ve yeminli mali müşavirlere de yeşil pasaport hakkı verilmelidir.

6) Meslek mensuplarına ara buluculuk hakkı da tanınmalıdır. İş uyuşmazlıklarından sonra ticari uyuşmazlıklarda da ara buluculuk dava şartı olarak getirilmiştir. Bu kapsamda, özellikle işçi-işveren uyuşmazlıkları ve ticari uyuşmazlıklarda meslek mensupları birer köprü görevi görmektedir. Yapılacak bir düzenlemeyle, tıpkı avukatlar gibi serbest meslek faaliyeti yürüten 3568 sayılı Kanun kapsamında yetki almış serbest muhasebeci, mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin, sınav şartını sağlamak koşuluyla ara bulucu olarak görev yapabilmelerine ilişkin kanuni düzenleme yapılması gerekir.

Son olarak, KOSGEB desteklerinden meslek mensupları da faydalandırılmalıdır. KOSGEB, işletmelerin kurulması ve sürdürülmesi için çeşitli destek programları açıklamaktadır. Sistemin sağlıklı işletilmesi için bu destek programlarından ve KGF destekli kredilerden yararlanmalarına imkân sağlanması gerekir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.