GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Büyük Millet Meclisinde noter huzurunda yapılan personel alımına ve Türkçe dışında farklı dillere müdahale edildiğine; Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un 36 sıra sayılı 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 37 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin birinci tur görüşmelerinde yürütme adına yaptıkları konuşmalarındaki bazı ifadelerine ve bakanlara yönelttiği sorulara cevap beklediğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:42
Tarih:21.12.2023

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Öncelikle, bugün Meclis bütçesi de görüşülüyor. İlk sözüm, 250 personel alınmış ve ilk defa noter huzurunda, kurayla, şeffaf bir şekilde personel alınmış, teşekkür ediyoruz ve bundan sonra aslında tüm alımların böyle yapılması gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Diğeri Sayın Başkan, dün bir video düştü, Irak Kürdistan federe bölgesi Meclisinde bir Türkmen vekilinin söz istemesi üzerine, bir vekil Türkçe konuşmasına itiraz ediyor. Orada, Meclis Başkan Vekili yanlış çevirmediysem şunu söylüyor aynen: "Herkes kendi dilinde konuşmakta özgürdür, Kürt halkı ve Kürdistan bölgesi için bu bir iftihar kaynağıdır." videoyu kendim de "tweet"lemiştim. Umarım bizim Mecliste de bir daha Türkçe dışındaki farklı dillere müdahale olmaz, örnek alınır.

Sayın Başkan, Dışişleri Bakanını dinledik, birkaç sorum var. Öncelikle "AİHM siyasi karar veriyor, biz de aslında siyasi olarak Demirtaş ve Kavala'yı bırakmıyoruz." mealinde sözleriniz yansıdı; biz öyle yorumladık, siz öyle dememiş olabilirsiniz.

Bugün Anayasa Mahkemesi Can Atalay'la ilgili yeni bir karar verdi ve bu sefer 12'ye 3'le karar verdi. Bu, aynı zamanda Adalet Bakanına sorum: Mevkidaşlarınıza gerçekten ne diyorsunuz "AİHM kararlarını uygulamıyorsunuz." dediklerinde ne cevap verdiğinizi paylaşırsanız sevinirim.

Şimdi, Malezya Başbakanı Enver İbrahim, İsrail'in Filistinlilere saldırılarını gerekçe göstererek İsrail bandıralı veya İsrail'e ait tüm gemilerin Malezya limanlarına yanaşmasının yasaklandığını açıkladı; duymuşsunuzdur. Türkiye neden böyle bir adım atmıyor, askerî, ticari ilişkileri sınırlandırmıyor?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Beştaş.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Şimdi, siz konuşmanızda birkaç defa "Gazze'de insanlık suçu işleniyor." dediniz, kesinlikle katılıyoruz. Kuzeydoğu Suriye'de sivillerin hedef alınmasında rol de aldınız açıklamanızla. Gazze'de işlenen savaş suçlarının kuzeydoğu Suriye'de işlenen savaş suçlarından hukuki olarak da pratik olarak da bir farkı yoktur. Bugün Gazze'de öldürülen sivil sayısını biliyoruz ama Afrin'de bugüne kadar kaç sivil öldürüldü, kaç sivil kaçırıldı, kaç sivil yerinden edildi bilgi sahibi değiliz; Afrin sizin sayenizde dünyanın kör noktası oldu.

Bakan, AKP Hükûmeti adına bizce Filistin'den özür dilemelisiniz. "Biz yeni yerleşim yerleri için çimento ve demir sattık, topraklarınıza duvarlar örülsün diye beton sattık; bu yüzden Filistin halkından özür diliyoruz." demenizi bekliyoruz. Türkiye ile İsrail arasında 2002 yılında 1,41 milyar dolar olan ticaret hacmi 2022'de 8,91 milyar dolara kadar çıktı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Beştaş.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - İsveç'in kuzeydoğu Suriye'ye yolladığı yardımlar insani yardımlardır, NATO pazarlığında insani yardımların kesilmesi şartını dayattınız. NATO pazarlığında HDP siyaset okulunda Ragıp Zarakolu gibi bir ismin iadesini istediniz; terörle mücadele dediğiniz budur işte. Biz böyle olduğunu biliyoruz, bir de sizden duymak istiyoruz.

Irak ve Suriye'de "terörist" dediğiniz siyasetçilerden bazıları: Hevrin Halef... Birleşmiş Milletler sizin sorumlu olabileceğinizi söyledi, açıkladı. Katillerini Mardin Artuklu Üniversitesinden mezun ettiniz. Nagihan Akarsel, gazeteci, Irak Kürdistan sokaklarında katledildi. Mehmet Zeki Çelebi, Kürt işçi; MİT'in tehdit ettiği -kayıtlardan- sonradan yayınlandı. Plan ve Bütçe Komisyonunda arkadaşlarımızın sorularına "Gizlidir." diye yanıt vermekten imtina etmişsiniz. Meclise karşı sorumluluğunu hatırlatmak istiyoruz ve sorulara yanıt istiyoruz Sayın Dışişleri Bakanından.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Beştaş.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Sayın Adalet Bakanı hiçbirine katılmadığım bir konuşma yaptı. Saatlerce aksini anlatabilirim, zamanım elverdiğince sadece birkaç şey söyleyeceğim: Tecrit neden devam ediyor? Bütün sorulara duymamış gibi yaptı, bir daha soruyorum: Tecrit neden devam ediyor? Hangi hukuki ilkeyle, hangi kanunla, hangi düzenlemeyle, hangi gerekçeyle? İlk sorum bu.

Diğeri, 2022 yılı içerisinde aralarında hasta mahpusların bulunduğu en az 83 kişi, 2023'te 33 hasta mahpus yaşamını yitirdi. 400'e yakın politik mahpusun infazı yakıldı Sayın Bakan. Şu anda çok can yakıcı bir sorun ve otuz yıllık, otuz bir yıllık mahpuslar var içinde. Cezaevi gözlem kurulları bir yargı mekanizması gibi karar veriyor; buna ilişkin çözüm öneriniz nedir?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son kez uzatıyorum Sayın Beştaş.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - "Gazeteci yok." dediniz, doğrusu şaşırdım. Ya danışmanlarınız yanlış verdi ya siz öyle biliyorsunuz. 63 gazeteci hâlâ tutuklu değil mi?

ADALET BAKANI YILMAZ TUNÇ - Gazetecilik suçundan değil, başka suçtan.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Dicle Müftüoğlu bildiğim bir isim, Sedat Yılmaz iki gün önce tahliye oldu. Türkiye, Çin'den sonra en fazla gazeteci hapsedilen ülkeler arasında 2'nci sırada maalesef.

Şimdi, kadın cinayetlerinde cezayı artırmakla övünüyorsunuz. Fakat siz, sizin iktidarınız çok yönlü korumayı hüküm altına alan İstanbul Sözleşmesi'nden çıktı. Kadın katillerine uygulanan indirimler bu ülkenin mahkemelerinde uygulanmıyor mu?

Ya, Anayasa'da çok fazla değişiklik yapıldığını söylediniz, doğru. Kim yaptı bu yamaları? 12 defa değişiklik yapıp Anayasa...

BAŞKAN - Sayın Beştaş, yedinci dakika...

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Son kez, son kez...

BAŞKAN - Son cümleniz lütfen.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - 12 defa değişiklik yapıp Anayasa'nın 134 maddesini değiştiren siz değil misiniz ya? Anayasa, darbe dönemine ait özgün tartışmalar koşullarında yapıldı falan, anlattınız bunları. Şu anda Anayasa konuşmak ne mümkün, ağzını açan cezaevine atılıyor.

Şu anda darbe koşulları yok mu gerçekten? Kayyumlarla halkın iradesine darbe yapılmadı mı? Daha geçtiğimiz günlerde gözümüzün önünde yargıya darbe yapıldı.

Ve son... Can Atalay hakkındaki kararı bir daha hatırlatıyorum: Anayasa Mahkemesi 3 artışla... Ayrıca, tahliye edilmesi gerektiği konusundaki ara kararında oy birliği de var; bunun da altını çiziyorum, diğer maddelerin ayrıntılarına giremiyorum. Can Atalay bugün serbest bırakılıp Adalet Bakanlığı bütçesine gelsin diyoruz; talebimiz budur. "Hukuksuzlukta daha fazla direnilmesin." sözümü söylemek istiyorum.

Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)