| Konu: | Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in 36 sıra sayılı 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 37 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin dokuzuncu tur görüşmelerinde yürütme adına yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 20.12.2023 |
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Bu arada Meral Hanım biraz çalışmış olur bakın... Ben de bir şey yapmış olayım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Tam beklemediğim bir anda geldi de.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Çalışmadığı yerden geldi herhâlde!
Öncelikle, Sayın Bakanımıza hoş geldiniz diyorum. Yılda bir kez gelince süre yetmiyor, onun için daha sık bekliyoruz Sayın Bakanım, Meclisle çalışmalarınızı ve irtibatlarınızı artırmanızı tavsiye ederiz, karşılıklı birbirimizden istifade etmiş oluruz.
Bir diğer husus da Bakanlık zırhlı bir elbisedir, zaman zaman iktidar sıralarından alkışlar gelir ama görevdeyken alkışlanırsınız, görevden ayrıldıktan sonra çok çabuk unutulursunuz çünkü sizden önce "millî ekonomik model" diye bir sloganla bir bakanımız atandı. Siz dâhil bütün önceki dönemleri faizci diye "tu kaka" ilan ettiler, yeni dönemi "kahraman" ilan ettiler, o dönemde faizi indirdiği için alkışlıyorlardı, o gitti, unutulmaya yüz tuttu, şimdi, siz faizleri artırıyorsunuz, yine alkışlanıyorsunuz; keramet sizde ya da önceki bakanda değil, iktidar koltuğunda oturuyor olmanızdan dolayı olduğunu bir kardeşiniz olarak hatırlatmak istedim. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar) Önemli olan bakanken değil, bakanlık sona erdikten sonra, iktidar sıralarından değil, milletin gönlünde yer edinebiliyor olmakta olduğunu da hatırlatmış olayım.
Bir diğer husus da sözlerinize başlarken "Küresel büyük resme bakalım." dediniz ama bence, küresel büyük resmi bir tarafa bırakalım, iktidarımızın vesikalık fotoğrafına bakalım Sayın Bakanım çünkü geçtim 2011 yılında ilan ettiğiniz 2023 hedeflerini, daha 2021'deki orta vadeli planda bir sene sonraki enflasyon oranı yüzde 6 yani 2022; 2023 enflasyon oranı ise yüzde 4,9'du. Yani, vesikalık resme baktığımız zaman iki sene sonrasını göremeyen bir iktidara kim, ne kadar güvenir? Onu da geçtim. Merkez Bankası Başkanımız Gaye Hanım göreve geldiği zaman yüzde 22,3 olan enflasyon hedefini önce yüzde 51'e, sonra yüzde 58'e, sonra da yüzde 65'e... Yani bu, birkaç yıl içerisinde değil, birkaç ay içerisinde değişen rakamlar. Dolayısıyla ben Türkiye ölçeğinde küresel büyük resimlere değil, iktidarın vesikalık resmine bakmayı tavsiye ediyorum.
Bir diğer husus da siz göreve gelirken irrasyonel politikaları eleştirerek göreve geldiniz. Sizden önce yirmi bir yıl aynı partinin iktidarı vardı. Bence bu irrasyonel politikaların neler olduğunu bir siyasi nezaketle -tabii ki dile getirirsiniz siz- dile getirirseniz size karşı olan güven daha da perçinleşmiş olur, es geçerek sadece "irrasyonel politika" demeniz size karşı olan güveni de zedelemiş olur.
Bir diğer husus, artırdığınız faizlerden Sayın Cumhurbaşkanımızın haberi var mı? Çünkü kendisi "Nassın olduğu yerde, Allah'ın hükmünün olduğu yerde sana bana ne oluyor?" demişti. Dolayısıyla, size, bize ne oluyor Sayın Bakanım?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kaya, lütfen tamamlayalım.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Beşer dakika diye anlaşmıştık gruplarla.
BAŞKAN - Lütfen devam edin.
Buyurun.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Dolayısıyla Allah'ın hükmünün olduğu yerde, herhâlde Sayın Cumhurbaşkanımızın bu faizleri artırdığınızdan haberi yoktur diye düşünüyorum.
Yine "Faiz artışını savunanlarla arkadaşlık etmem, asla yol yürümem." diyordu; sizinle yol yürümeye karar verdiğine göre, herhâlde faizleri artırdığınızdan haberi yoktur diye düşünüyorum. Yarın bir gün, "Haberim yoktu, faizler artırıldı, ben görevden aldım." derse yine suçlu siz olursunuz; yeni atanan bakan ise kahraman olarak ilan edilir.
Ülke ülke gezip Merkez Bankası rezervlerini artırmakla övünüyorsunuz. Siz geldiğinizde kasayı kim boşaltmıştı, sebep olanların bu ülkeye yükledikleri maliyetleri kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz? 128 milyar dolara ne oldu? Bunlarla ilgili de kamuoyunu bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz? Dolayısıyla, ekonomi bugün bu hâldeyse önceki hükûmetlerin ve bakanların mutlaka bir sorumluluğu vardır. Bunları da açıklamanızı istirham ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kaya, son sözlerinizi alalım.
Buyurun.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Acı reçetenin en acısını 31 Marttan sonra mı uygulamayı düşünüyorsunuz Sayın Bakanım? Çünkü siz de "Ah keşke bu seçimler bir geçse de..." diye serzenişte bulunmuştunuz. 31 Mart seçimlerinden sonra yani 1 Nisandan sonra şaka değil de gerçekten acı bir reçete uygulamayı düşünüyor musunuz? Samimi olarak bu millete önceden haber verin de herkes hazırlığını ona göre yapsın.
Yine, emeklilerimize 5 bin TL maaşı sizin de Bakanlığınız öngörerek buraya göndermiş oldu ama çalışan emekliler kapsam dışı bırakılmıştı. Bir ayda Maliyede ne tür bir düzenleme oldu ki siz çalışan emeklilere de 5 bin TL vermeyi kabul ettiniz; bu da seçim ekonomisinin bir uygulaması mıydı? Bunu da söylemekten geri duramıyorum.
Son olarak, Sayın Cumhurbaşkanı meydanlarda sizi dolandırıcı olarak ilan etmişti ki ben dolandırıcı olmadığınızı biliyorum ve inanıyorum. Bu şekildeki bir sözü de geri almasını, özür dilemesini kendisinden istediniz mi? Çünkü bir dolandırıcıya uluslararası çevreler de güvenmez diye düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Dolandırıcı olmadığınızı tekrar kayda geçiriyorum.
Sayın Başkanım, teşekkür ederim.