| Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 15.12.2023 |
CHP GRUBU ADINA MAHİR POLAT (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dün yitirdiğimiz Kocaeli Milletvekilimiz Hasan Bitmez'e Allah'tan rahmet, ailesine ve Saadet Partisi camiasına başsağlığı diliyorum.
Ticaret Bakanlığı bütçesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Benim, bu Bakanlık bütçesi üzerine 6'ncı konuşmam, 6 konuşmadır maalesef ben aynı şeyleri söylüyorum; değişen hiçbir şey yok. Sadece ben mi? Sayıştay sekiz yıldır aynı bulguları tekrarlıyor, değişen bir şey yok; 9'uncu senede de aynı şeyi tekrarlayacak, sanırım ben de 7'nci senede bunları tekrarlayacağım.
Geçtiğimiz günlerde Sayın Bakan ihracat verilerini açıkladı, ondan bir önceki Bakan gibi iri rakamlarla açıklıyor. İri rakamlarla büyük ihracat rakamları açıklamak keyifli olsa gerek fakat ithalat rakamlarını da bir açıklamak lazım, dış ticaret açığını da ortaya koymak lazım. Geçtiğimiz dönemde "Türkiye bu bölgenin Çin'i olacak." demiştik, "İhracatla kalkınacak." demiştik; maalesef, bu model, ihracat, kilogram başına 1,10 satış ile 1,50 satış arasında değişen rakamlarla çuvallamış durumda. Bugün, bizim, ihracat için -arkadaşlarımın da bahsettiği gibi- yeni bir yol arayışına ihtiyacımız var. Bunu da iki şekilde özetleyebiliriz: Bizim ihracatımızdaki ileri teknoloji ürünlerinin ihracattaki payını artırmak, en azından yüzde 20'lere kadar çıkarabilirsek, bir de bu eşsiz coğrafyada alternatifsiz ürünlerimiz çok fazla, bu ürünleri değerinde ve katma değerli satabilirsek ihracatımızı 3 dolarların üzerine çıkarmış oluruz. Bu Hükûmet dış ticarette maalesef bazı garip uygulamalar yapmaya devam ediyor. Mesela, bizim kumaş ithalatımızın büyük çoğunluğu ihracatta kullanılmak üzere ithal edilir. Biz vergiden vergi alan bir ülkeyken bugün, verginin vergisinin vergisini alan bir ülke hâline döndük çünkü çıkardığımız çok gizli genelgelerle, maalesef Avrupa bölgesinden ithal ettiğimiz kumaşların vergilerini bir yıllık bir teminata bağlıyoruz. Avrupa artık bizden bıktı Sayın Bakanım. Bunlara cevap vermiyor ve bu ithalatçıların maalesef teminatlarını irat kaydediyorsunuz, ihracata bu şekilde zarar veriyorsunuz.
Yine, değerli arkadaşlar, dış ticarette koruma önlemleri çerçevesinde gözetim uygulaması var; her ülkenin hakkıdır bu, bizim de hakkımız fakat buradan doğan KDV'leri indirger ya da iade ederiz, bunu da ortadan kaldırarak yine verginin vergisinin vergisini almaya devam eden bir iktidar hâline geldik. Evet, bizim çok köklü kurumlarımız var gümrükte, örneğin, Gümrük Muhafaza Teşkilatı, çok eskiye dayanır geçmişi; 1859'da ilk tamimnamesi çıkmış, sonuncusuysa 2018'de 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 451'inci maddesinde görev ve sorumlulukları tanımlanmış fakat bugün geldiğimiz noktada, bu köklü kurum neyi eksik yaptı, neyi hatalı yaptı da itibarsızlaştırılıyor ya da eksiğini gediğini giderecek bir bakanlık yok mu etrafımızda? Oralarda, gümrüklü sahalarda sadece gümrük muhafaza memurları görev yapması gerekirken biz oraya Cumhurbaşkanlığı kararlarına aykırı olarak polisleri dâhil ettik.
Sayın Bakan, bunların itibar kayıplarının gereğini bir an evvel yerine getirmezseniz eğer, devletin dinamikleriyle oynamış olacaksınız, bu köklü kurumu da itibarsızlaştırmaya devam edeceksiniz.
Gümrük memurlarının sorunları sadece bunlar değil, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na aykırı olarak çıkardığınız tayin yönetmelikleriyle bunların aile bütünlükleri hâlâ tehdit altında. Yine, bunların fazla çalışma ücretlerini gelir vergisi matrahına dâhil ederek ilk 9'uncu aydan itibaren yüzde 27'lik gelir kesintisine sebep oluyorsunuz. Birçok sorunları var ama zamanımız yeterli değil.
Bir de gümrük müşavirlerinin problemleri var, onları tekrarladım. Oda ve birlik konusu, maalesef, Odalar ve Borsalar Birliğine takılmaya devam ediyor. Bunların ruhsatname problemleri var, Kabahatler Kanunu'ndan sebep 2 kere ceza ödeme durumları var.
Bir de hiçbir meslek erbabına uygun görülmeyen, reva görülmeyen bu uygulama gümrük müşavir ve müşavir yardımcılarına uygulanıyor. Bu da nedir? Sadece ömürlerinde 3 defa sınava girebiliyorlar, bir 4'üncü hakları yok; bunun ortadan kaldırılması için kanun teklifi verdim fakat bugüne kadar gelmedi, bu bir insanlık suçu gibi. Bütün bir ömürlerini 3 sınava endeksliyoruz bu insanların, doğru değil.
Konuşmamı bir gümrük müşavir yardımcısı arkadaşımın mesajıyla bitirmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MAHİR POLAT (Devamla) - Diyor ki: "Neden yazdığımı bilmiyorum ama sesimiz olursunuz. Ben şiddet mağduru bir anneyim. Bir yıl boyunca hem çocuklarıma baktım hem de sınava hazırlandım ama her sene olduğu gibi bu sene de farklı bir kurumdan sebep konuyla alakasız sorularla, yanlış sorularla sınava girdik. Bir hakkımı daha kaybettim."
Değerli kardeşim, sesin oldum, umarım duyarlar.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)