| Konu: | MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçında gerçekleşen olayı şiddetle kınadıklarına ve şiddet eylemini gerçekleştiren spor kulübü başkanı hakkında yasal soruşturmanın başladığına, Alevi vatandaşlarla ilgili düzenlemelere, Anayasa'nın bir bütün olduğuna ve maddeleri arasında astlık üstlük ilişkisi olmadığına ve Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 32 |
| Tarih: | 11.12.2023 |
ABDULLAH GÜLER (Sivas) - Evet, Sayın Başkanım... (HEDEP sıralarından gürültüler)
Arkadaşlar... Bir dakika arkadaşlar...
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; tabii, birkaç konuya aynı anda temas etmek zorunda kalacağız. Biraz önce bahsedildiği gibi, Ankaragücü maçında meydana gelen olayı biz de şiddetle ve esefle kınıyoruz. Tabii, futbol, aynı zamanda, toplumsal kaynaşmamızın, huzurun, güvenin, eğlencenin ve spordaki nezaketin yaşandığı ortamlar olmalıdır. Ancak çok çabuk unutuyoruz bazı düzenlemeleri, biraz sonra yine bahsedeceğim, 27'nci Yasama Dönemi içerisinde yine benim de ilk imza sahiplerinden olduğum "spor çevresi ve spor sahası" kavramıyla beraber bizler yine sporda yaşanan şiddete karşı hem kanuni düzenlemeler yaptık hem de uygulanan cezaları artırmıştık. Burada da yine o dönem içerisinde çok ciddi eleştiriler oldu, müzakereler oldu. Yine, aynı zamanda, bu türden, sporda yaşanacak şiddetleri bizim bundan sonra da kınadığımızı ve karşı olacağımızı ifade etmek istiyorum.
Diğer bir husus: Yine, 27'nci Yasama Dönemi içerisinde benim ilk imza sahibi olduğum ve 5 maddenin yer aldığı Alevi vatandaşlarımıza, kardeşlerimize yönelik düzenlemeler olmuştu. Çok çabuk unutuyoruz maalesef. Cumhuriyet Halk Partisi bu düzenlemelerin Anayasa'mızın 2'nci maddesinde yer alan cumhuriyetin niteliklerine aykırı bir düzenleme olduğundan bahisle karşı çıkmıştı. Geçen dönemden arkadaşlarımız var. Peki, o düzenlemeler ne içeriyordu arkadaşlar?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ABDULLAH GÜLER (Sivas) - Başkanım, teknik bir izahat olacak.
Şunu içeriyordu: Malumunuz, şu anda, fiilen kullanılmakta olan 2 bin küsur taneye yakın cemevinin 3194 sayılı İmar Kanunu'nda bir değişiklik yapılarak planlarda yer alması hususiyetini yasallaştırma noktasında bir düzenleme içeriyordu, maalesef ona karşı çıktılar yani "Yasa dışı kalsın." dediler. Yine, aynı şekilde, hem elektrik dağıtım şirketlerinin hem de belediyelerin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda alacakları meclis kararlarıyla beraber gerek altyapı gerekse su ve diğer imar onarım noktasında yardım edeceklerine dair bir düzenlemeydi. Yine, il özel idareleriyle ilgili bir düzenlemeye imza attık. Dolayısıyla, fiilen şu anda cemevlerinin ihtiyaç duymuş oldukları hem altyapı noktasında hem planlanma noktasında hem de diğer ihtiyaçlar noktasında bir düzenlemeydi. Maalesef bunlar çok ciddi manada hiç alakasız noktalara çekilerek "Cumhuriyetimizin temel niteliklerinden olan laiklik ilkesine aykırıdır." diye bazı arkadaşlarımızın karşı çıktığını da biliyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Sayın Başkan, statüsü ne, statüsü; cemevlerinin statüsü ne? İbadethane olarak tanıyor musunuz cemevlerini? Soru bu.
ABDULLAH GÜLER (Sivas) - Şu anda bu kanun yürürlükte ve Alevi vatandaşlarımız da bu kanunun sağladığı imkânlardan, Anayasa'mızın 10'uncu maddesi kapsamında eşit vatandaşlar olarak bu hizmetlerden yararlanıyorlar.
Diğer bir husus arkadaşlar, ben Anayasa'mızın 153'üncü maddesinden bahsederken, 158'inci maddesinden bahsederken 154'üncü maddesinden bahsedilmediğinden yola çıktım yani biz Anayasa'yı bir bütün olarak ele alacağız, sadece Anayasa Mahkemesini övmek veya Anayasa Mahkemesinin kararlarını bir şekilde -efendime söyleyeyim- ululaştırmak, kutsamak amaçlı bir değerlendirme olamaz. Anayasa bir bütündür, maddeleri arasında astlık, üstlük ilişkisi yoktur. Meydana gelen hususiyette Yargıtayın ve Anayasa Mahkemesinin görev alanlarıyla ilgili veya kararlarıyla ilgili bir tartışma varsa burayı, bu konuları siyasi zemine taşımadan kendi içerisinde çözeceklerini ve her bir kurumun da Anayasa'dan aldığı yetki kapsamı içerisinde gerekli kararlarını vereceklerini ifade ettik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ABDULLAH GÜLER (Sivas) - Ama biz buradan farklı bir siyasi amaç veya saikle yola çıkarsak burada farklı tartışmaya girmiş oluruz. Dolayısıyla, bizim anayasal kurumlarımızın hepsinin saygınlığı vardır, kararlarının da bu manada, anayasal manada bağlayıcılığı vardır; kimse de kimsenin görev alanına müdahale etmesin. Bizim amacımız bu manada bu nitelikte idi.
Diğer bir husus da arkadaşlar, şimdi önümüze geldi, ilgili kulüp başkanı kişi bu sporda meydana getirdiği şiddet eyleminden dolayı da ihraç istemiyle hem disiplin kuruluna verilecek hem de şu anda bir adli soruşturma başlatıldı. Sonuçları itibarıyla ilgili arkadaşın gerekli yasal soruşturmasını da burada Cumhuriyet Savcılığı başlatmış, ilgili kişi bu soruşturma sonucunda herhâlde... Yargılamanın sonucunu beklemek de herkesin hakkıdır diye düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Son cümle olarak da, 2017'de kabul edilen referandumla, daha sonradan yapılan 2018 seçimleriyle ve daha sonra 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleriyle beraber Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi aziz milletimiz tarafından kabul edilmiş, onaylanmış ve hızlı karar alma, nitelikli karar alma...
BÜLENT KAYA (İstanbul) - 50+1 dâhil mi Sayın Başkan; 50+1 dâhil mi; 50+1 dâhil mi?
İSMAİL ERDEM (İstanbul) - Millet karar vermiş. Ayıp ediyorsun ya. Millet karar vermiş.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - O zaman Cumhurbaşkanı niye tartışılıyor? Her şey dâhilse Cumhurbaşkanı niye tartışmaya açıyor?
İSMAİL ERDEM (İstanbul) - Milletin kararının üstünde kararın mı var? Millet karar vermiş.
BÜLENT KAYA (İstanbul) - Her şey dâhilse niye tartışmaya açıyor?
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Dolayısıyla bu hususları da arkadaşlarımızın dikkatine sunmak isterim.
Teşekkür ediyorum Değerli Başkanım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)