GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İslam İşbirliği Teşkilatı Çalışma Merkezi Tüzüğünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:25
Tarih:23.11.2023

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Ben de ölümünün yıl dönümünü nedeniyle Sayın Tahir Elçi'nin hunharca katledilmiş olmasından dolayı bir konuşma yapacağım.

Tahir Elçi 28 Kasım 2015'te yani sekiz yıl önce, pek çok kişinin gözleri önünde ve birçok farklı açıdan çekim yapan kamera çalışırken katledildi ama geçen sekiz yıla rağmen hâlâ failleri bulunamadı. Tahir Elçi bütün hayatını insan haklarının, hukukun üstünlüğünün, demokrasi değerlerinin korunmasına vakfetmiş çok değerli bir meslektaşımızdı. Tahir Elçi bütün hayatını bu değerlerin korunmasına harcadı ama biz onun hayatını koruyamadık, onun hayatını koruyamadığımız gibi onun hayatına kastedenleri de bulup cezalandıramadık.

Ben bu vesileyle Değerli Milletvekili arkadaşımız Sayın Türkan Elçi'ye ve bu güzel ailenin çocukları Nazenin ve Arin Elçi'ye bir kez daha sabırlar diliyorum.

Değerli milletvekilleri, ahlakın temel kurallarından biri şudur: Eğer toplumun fertlerinden birine karşı haksız, hukuksuz bir fiil icra edilmişse topluluğun tümü o haksız ve hukuksuz fiilin peşine düşer ve o fiilin faillerini en etkin bir biçimde yaptırıma bağlar. Aslında hukukun temel işlevi de budur, neden? Çünkü toplumun fertlerinden birine karşı yöneltilen bu tür fiiller aslında toplumun tamamının huzur, barış ve güven içinde yaşamasını ortadan kaldırır. Maalesef, biz Türkiye olarak aramızdan hunharca katledilerek alınan bu değerli şahısların katillerinin peşine düşemiyoruz, failleri bulamıyoruz. Bakın, 1940'lardan beri Sabahattin Ali, Turan Emeksiz, Doğan Öz, Gün Sazak, Hamit Fendoğlu, Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu, Necip Hablemitoğlu gibi pek çok kişi aramızdan hunharca katledilerek alındı ve bizler, hâlâ, bu failleri bulamıyoruz veya bulmuyoruz. Oysa devlet olmanın temel fonksiyonu nedir, devlet olmaya yüklenen temel fonksiyon nedir? Vatandaşların başta hayat hakları olmak üzere, bütün anayasal haklarını korumak ve güvence altına almak.

Değerli milletvekilleri, bizler, bu toplumun çok değişik kesimlerinin oylarını alarak bu Meclise geldik ve bizim ilk görevimiz, aslında, yurttaşlarımızın huzur, barış ve güven içinde yaşayabilmeleri için gerekli gayreti sarf etmek. Biz, bu cinayetlere gözlerimizi kapayamayız, Sayın Tahir Elçi'nin cinayetini işleyenlerin kimler olduğunu bulmak için verilen araştırma önergelerini reddedemeyiz; bu devlet bize bunun için maaş vermiyor, bu millet bize bunun için vekâlet vermedi. Eğer, bugün bu olaya karşı gözlerimizi kaparsak hiç şüpheniz olmasın, yarın sizlerin veya çok yakınlarınızın hayatları da benzer bir şekilde katledilebilir. Egoist olmayalım, duyarlı olalım.

Ben, bu vesileyle, bir süreden beri devletin içine yerleşmiş olan çetelerle mücadele veren Sayın İçişleri Bakanımıza ve Adalet Bakanımıza seslenmek istiyorum: Lütfen, bütün bu cinayetlerin peşine düşelim, bu cinayetlerin peşine düşmedikçe bunlar çoğalacak. Biz bir yandan bu cinayetlerin faillerini bulmamak gibi bir sorumsuzluk sergiliyoruz, bir yandan da faillerini bulabildiğimiz cinayetlere gene duyarsız kalıyoruz. Sözü Ogün Samast'a getireceğim. Ogün Samast'ı bulduk ama kendisini salıverdik. Böylece, Sayın Rakel Dink on altı yıl sonra bir kez daha yüreğinde eşinin o büyük acısını aynı alevle hissetti.

Değerli milletvekilleri, Hükûmet üyelerimize sesleniyorum: Eğer Hükûmetimiz insan haklarının, demokrasi değerlerinin, hukukun üstünlüğünün korunmasında samimi bir gayret gösterirse bizler milletvekilleri olarak en içten desteği vereceğiz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi, CHP ve HEDEP sıralarından alkışlar)