GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: GÜMRÜK KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S.:437)
Yasama Yılı:3
Birleşim:83
Tarih:27.03.2013

GÜRKUT ACAR (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 437 sıra sayılı torba kanunun 22'nci maddesiyle ilgili önergemiz üzerine söz aldım. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bu torba kanun uygulaması ve Hal Kanunu'yla ilgili düzenlemeler konusunda söylemek istediklerim var. Eğer bir iktidarda hukuk anlayışı yoksa işte böyle torbalarla düzenlemeler yapar; aklına geleni içine doldurur, vatandaşın önüne koyar. Burada neler var? Gümrük Kanunu, Kaçakçılık, Petrol, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Hal Yasası gibi, 12, 13 kanunda değişiklik var.

Değerli arkadaşlar, maalesef bunu bir alışkanlık hâline getirdi Adalet ve Kalkınma Partisi. Bu torba yasaların incelenmesi, birbirleriyle bağlantısı, hiçbir şey olmadan önümüze getiriliyor ve biz, burada her konusu ayrı bir uzmanlık gerektiren konuları bir torbanın içinde tartışıyoruz. Bunun hukuk yapma tekniğiyle hiçbir ilgisi olmadığı kanısındayım.

Şimdi, buraya 5957 sayılı kısaca Hal Yasası diyeceğimiz yasada değişiklik teklifi de eklenmiş. Bu kanunla ilgili benim de bir teklifim var. Arif Bulut arkadaşımızla birlikte biz de bir değişiklik istedik. Hal Yasası seçim bölgem olan Antalya'yı çok yakından ilgilendiren bir düzenlemedir. Ama Antalya milletvekillerinin teklifi görmezden geliniyor. AKP'lilerin teklifi buraya ekleniyor, bunu anlamak mümkün değil.

Değerli arkadaşlarım, kanunun bugünkü uygulamasında hal rüsumu şöyle paylaşılıyor: Hal rüsumunun yüzde 25'i üretici belediyelere, yüzde 75'i tüketenlere. Üretici belediyeler kim? İzmir, Antalya, Mersin gibi muhalefetin iş başında olduğu belediyeler. Tüketenler ise tabii ki Ankara ve İstanbul. Biz "Bu işin yükünü üretici halleri çeker. Bazen ürün hiç hale girmeden tüketime sunulur. O zaman tüketim noktasındaki belediye hiçbir emek harcamadan para kazanacak, bu adil değildir." dedik ama Adalet ve Kalkınma Partisi o ismindeki "adalet"i asla gerçekleştirmedi ve bizi dinlemedi. Antalya'nın, Mersin'in, İzmir'in emeğiyle Ankara'da Melih Gökçek'i, İstanbul'da Kadir Topbaş'ı finanse etmeye hakkınız yok. Ayıptır, yanlıştır, Antalya'ya haksızlık etmeyin." dedik ama dinletemedik. Biz bunu derken, üreticilerin hakkı kanunla korunsun derken Bakanlar Kurulunda olan yetki şimdi bu tasarıyla bakana veriliyor. Bakan bir yönetmelik çıkaracak, istediğini istediğine verecek. Böyle anlayış olmaz, böyle adalet olmaz. Kanunla hakkını alamayan üretici belediyeler bakanın yönetmeliğiyle hakkını hiç alamayacak, alamayacaktır. Ama üretici iller, emek veren iller, Antalya halkı bu haksızlığın hesabını mutlaka sizden soracaktır.

Değerli arkadaşlar, gümrük mevzuatına gelelim. Gümrük mevzuatı şu anda Türkiye'nin her yerinde uygulanabiliyor mu? Türkiye'nin Hatay'dan başlayan Güneydoğu sınırlarında gümrük mevzuatı geçerli midir, size soruyorum. Bu sorulara "evet" demek mümkün değildir.

Bakın, Suriye'de yaşanan çatışma nedeniyle Türkiye'nin destek ve koruma sağladığı insanlar, hatta silahlı insanlar ellerini kollarını sallayarak Türkiye'ye girip çıkıyorlar. Bunu anlamak mümkün değildir. Şimdi, Amerikan gazetesi New York Times diyor ki: "Ankara Esenboğa Havalimanı'nda Katar, Suudi Arabistan ve Ürdün askerî kargo uçaklarıyla silahlar taşınıyor. Bu işi CIA ile Türkiye organize ediyor." Peki, bu CIA'in operasyonları gümrük mevzuatına tabi değil mi? Suriye'den silahla gelen giden insanlar gümrük mevzuatına tabi değil mi? Suriye sınırından nelerin girip nelerin girmediğinden haberiniz var mı?

Değerli arkadaşlarım, maalesef, Türkiye Büyük Millet Meclisinin bunların hiçbirisinden haberi yok, Hükûmet de bu konuda hiçbir bilgi vermemektedir. Siz, Türkiye'nin güney sınırını yolgeçen hanına çevireceksiniz, vatandaşa ise "Bunun ithalatı yasak, şunun ithalatı izne tabidir." diyeceksiniz, vatandaşın başında boza pişireceksiniz, önce gümrük vergisi, sonra bunun 4 katı ceza, bir de malına el koyacaksınız. Bunu makul görmek mümkün değildir.

Değerli arkadaşlarım, bu düşüncelerle önergemizin kabulünü istiyor, sizleri saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)