GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:24
Tarih:22.11.2023

ALİ KARAOBA (Uşak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Aile ve Gençlik Fonu üzerine söz almış bulunuyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, yaklaşık on gündür hem Genel Kurulda hem de Komisyonda bu konuyu konuşuyoruz. Bizler ısrarla kanun teklifinin eksiklerini dile getirdikçe sizler de ısrarla "Bu iş çok güzel, her şeyi güzel yapıyoruz." diye düşünüyorsunuz, kulağınızı tıkıyorsunuz. Bakın arkadaşlar, getirilen kanun teklifinde "proje" geçiyor 19 yerde, soruyoruz: "Bu proje ne, hangi projeye para ödeyeceksiniz?" Cevap yok. 150 bin lira iki yıl ödemesiz ve dört yıl içerisinde faizsiz bir şekilde ödeneceği söyleniyor ve bu 150 bin lira parayla ailenin temel yapısının sağlamlaştırılacağı söyleniyor. Bugün oluşan aile yapısını sağlamlaştırmak bu kadar kolaysa gelin, hepimiz birer maaşımızı verelim, Türkiye'deki tüm aileleri sağlamlaştırmak için uğraşalım. Onun için bu rakamları telaffuz edip bunu söylemek ancak AK PARTİ iktidarında yapılacak bir şey.

Şimdi, elimizde onlarca bakanlığımız var, Gençlik ve Spor Bakanlığımız var ve bugün bütçesini görüştüğümüz Aile Bakanlığı var. Bu parayı neden bir bakanlığın bütçesinin içine koymuyorsunuz? 53 bin çalışanı olan bir kurumun 150 bin lirayı dağıtamayacağına inandığınız için mi vermiyorsunuz, yoksa bu "fon" başlığı altında yeni bir kapı mı açmak istiyorsunuz, yeni bir rant mı elde etmek istiyorsunuz, bunu anlamış değiliz. "Parayı dağıtacağız." diyorsunuz, soruyoruz "Kimlere vereceksiniz?" Kriter belli değil. "Peki, beş yıl sonra evlenecek birine ne kadar para vereceksiniz?" diyoruz, "Günün koşullarına göre..." diyorsunuz. Çok basit bir şey... Bu teklifi getirdiğinizde dolar 20 liraydı, şu an 29 lira; belki iki yıl, üç yıl sonra evlenecek kişilere ne kadar olacağı belli değil. Dolara mı endeksli olacak, altına mı endeksli olacak yoksa rakamları sürekli çarpıtan TÜİK'in verilerine mi endeksli olacak? O nedenle biz bu Fonun mantığına karşıyız ve bu paraların Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının eliyle dağıtılması gerektiğine inanıyoruz. Kriterleri net olacak, dağıtılacak paranın beyaz eşyaya endeksli olması gerektiğini düşünüyoruz çünkü "evlilik" deyince akla gelen ilk şey beyaz eşya. Bugün İstanbul'da evlenmek isteyen bir çiftin -çok basit bir hesapla- 400 bin liraya işin içinden çıkamadığı bir yerde siz 150 bin lira vererek evlendirmeyi düşünüyorsunuz. Bakın, OECD ülkeleri arasında ne eğitimde ne istihdamda olmayan gençlerin yani ev gençlerinin sayısının en fazla olduğu ülke Türkiye. 2 ev gencini evlendirdiniz -ortalama iş bulma oranları- yine TÜİK'e göre, lisans mezunlarının iş bulma süresi 13,6 ay, ön lisans mezunlarının iş bulma şansı 15 ay. Bu 15 ay içerisinde hadi evliliğini yaptığını varsayalım, bu ailenin nasıl geçineceğini düşünüyorsunuz? Gençleri mi düşünüyorsunuz? Bakın, bu paraları tecavüze uğrayan kadınlara harcayabiliriz, yurtlarda tecavüz edilen çocuklarımızı ıslah etmek için, bu tecavüzleri engelleyebilmek için uğraşabiliriz.

Emeklilerle ilgili bir proje getirdiniz, 5 bin lira dağıtıyorsunuz, çok güzel ama çalışan emeklileri cezalandırıyorsunuz, ÇKS kaydı olan emeklilere para vermek istemiyorsunuz.

Genel anlamda ortak eleştiriler yapıyoruz ve biz de diyoruz ki gençlik ve aile olunca samimiyseniz gelin, tek bakanlığın altında bu parayı kriterlere bağlayıp bu şekilde dağıtalım.

Herkes aynı konuyu söyledi, ben bir hikâye anlatıp konuşmamı bitirmek istiyorum. Bir bilim adamı araştırma yapmak istiyor ve pirelerin üzerinde araştırma yapıyor. Bir ayağını koparıyor pirenin, "Böh!" diyor, pire sıçrıyor. İkinci ayağını koparıyor, ayağını kopardıktan sonra yine "Böh!" diyor, pire yine sıçrıyor. Çok uzatmayayım, pirelerin tüm ayakları koparıldığında, "Böh!" diyor ve pire sıçramıyor. Bilim adamı yazıyor, diyor ki: "Sonuç: Pirelerin tüm ayakları kesilince sağır oluyorlar." Sizin de getirdiğiniz bu kanun teklifi aslında bu örnekle karşılanıyor.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)