| Konu: | Dünya Diş Hekimliği Günü'ne ve Ağız Diş Sağlığı Haftası'na, Ömer Fahreddin Türkkan'ın vefat yıl dönümüne, İstanbul Milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut'un yaptığı gündem dışı konuşmasındaki bazı ifadelerine ve İsrail'in kabul ettiği esir takasıyla alakalı dört günlük ateşkese ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 22.11.2023 |
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri; ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bahsetmek istediğim üç mevzu var, arkadaşlarım ifade ettiler ama önemine binaen ben de söylemek istiyorum.
Bugün Diş Hekimleri Günü ve hafta olarak Ağız Diş Sağlığı Haftası. Biz de geçtiğimiz hafta içerisinde -hatta dün bir kez daha- Türk Dişhekimleri Birliğiyle ve İstanbul Dişhekimleri Odasıyla bir kaç defa bir araya geldik. Problemlerin izalesi için ortak bir çalışma içerisindeyiz. Sağlık Bakanımızla da bu konuyla alakalı önümüzdeki günlerde bir araya gelerek... Onların çözülebileceğini düşündüğüm makul problemleri var. Diş hekimliği fakültesinde okuyan öğrencilerin sayısının ben de çok fazla olduğu kanaatindeyim. Bununla alakalı olarak da geleceğe dönük olarak tabii ki bir düzenleme, planlama yapmak gerekiyor. Fakat çok olumlu gelişmeler var, onlardan birkaç rakamla bahsetmek istiyorum. 2002 yılında Türkiye'de 14 tane ağız ve diş sağlığı merkezi var iken bugün 133 tane ağız ve diş sağlığı merkezi var; 1 tane diş hastanesi varken şu anda 41 tane diş hastanesi var. Önemli bir uygulama aile diş hekimliği uygulaması hayata geçti. Bununla ilgili olarak da daha önceden 3 ilimizde bir uygulama vardı deneme anlamında, bunun sayısı 2024 yılında 20 ile çıkacak, bunu önemsiyoruz. Kamuda çalışan diş hekimleri sayısında 4 kat bir artış var, 12 bine yaklaştı kamuda çalışan diş hekimlerinin sayısı. Devamında da tabii ki hayatın içerisinde bu konuya verilen ehemmiyet, başta çocuklar olmak üzere, sağlığı son derece etkileyen, hayat kalitesini etkileyen bir mevzu. Bu manada ben de diş hekimlerinin tüm çalışan ekip arkadaşlarıyla beraber bu özel günlerini tebrik ediyorum ve daha sağlıklı şartlarda görevlerini icra etmeleri için elimizden geleni Meclis olarak yapacağımızı ifade etmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, devam edin.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Biraz evvel Sayın Bülbül bahsetti. Tabii, bugün hayatını okurken çok etkilendiğimi söylemem lazım; Ömer Fahreddin Türkkan. Kendisi bizim tabirimizle "Medine Müdafaası'nın fatihi" büyük bir kahraman. Ayakta kalabilmek için kendisi ve beraber çarpıştığı askerleriyle çekirge yiyerek hayatta kalan ve Medine için muazzam bir müdafaa ortaya koyan büyük bir kahraman. Onun vefatının yıldönümü, 22 Kasım 1948'de Eskişehir'de vefat etti. Tabii, çok şey söylenebilir ama Medine'ye olan aşkları, Peygamber'e olan muhabbetleri insanın kalbini titretiyor. Ben şiir okuma kabiliyeti olan bir değilim ama şu cümleyi ifade etmek isterim, askerlerin Medine'yi terk ederken söylediği bir ifadedir: "Ebedi hadimü'l-Harameyniniz/Ölsek de ravzanı ruhumuz bekler." Yani ölüm hâlinde bile ruhlarının ravzada kalacağı hissiyle orada çarpışan askerlerin gücünü idrak etmek kolay da değil diye düşünüyorum. Orada şehadete yürüyen, böylesine büyük bir muhabbetle, aşkla Mekke'yi, Medine'yi savunan askerlerden Allah razı olsun, Rabb'im gani gani rahmet eylesin ve onları anlamayı, idrak etmeyi bizlere nasip etsin.
Ve tabii ki bugünlerde... Bugün konuşurken de Tuba Hanım -milletvekilimiz- çok etkilenerek konuştu. Aslında çok iyi bir hatip ama ben tahmin ediyorum hangi hissiyat içerisinde konuştuğunu. Binlerce çocuk hayatını kaybetti, dün 5.600 idi hayatını kaybeden çocuk sayısı; bugün baktım, 6.200 diye görünüyor rakamlar. Rakamlar, tabii, çok az şey ifade ediyor. Büyük bir dram... Mesela, bugün izlediğim -oradan canlı yayın yapan gençlerden- görüntülerde "Ne istiyorsunuz?" diye sorulduğunda bir çocuk "Okula gitmek istiyorum." diyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Genel, en çok tekrar edilen cümleler: "Hayatımı geri istiyorum." "Odamda olmak istiyorum." "Yatağıma uzanmak istiyorum." diyorlar. Yani insanlar sadece ve sadece sıradan hayatını geri istiyor. Bu kadar şikâyetin içerisinde aslında en kıymetli olan şey, sahip olduğumuz, sıradan gibi gördüğümüz şey hakiki hayatımız aslında, buna talip insanlar. Bugün itibarıyla -eğer haberlerde bir farklılık oluşmazsa- esir takasıyla alakalı dört günlük bir ateşkes olacak ama bu, savaşın bittiği anlamına gelmiyor, şimdilik böyle, devamında görünen o ki İsrail bu işi bir süre daha sürdürmek niyetinde. Burada bence güç, devletlerden, hükûmetlerden ziyade sade vatandaşın gücü. Bütün dünyada bakıyorum, imtihanı geçenler sıradan insanlar; sanatçısıyla, sokakta yürüyen insanla. Sıradan insanlar daha merhametli, sıradan insanlar daha güçlü. İşte "millet" dediğimiz şey, aslında hakiki güç onlarda.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, devam edin.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Son cümlem.
Ben dünyadaki hakiki dönüşümün de merhameti olan, vicdanı olan, dünyaya dair ümidi olan o hakiki insanlarla olabileceğini düşünüyorum. Merhametini, adaletini kaybetmemiş insanlarla, o vicdanlı insanlarla ancak dünya dönüşebilir, hakiki bir barış gelebilir.
Ben tüm bunlarla iyi haftalar, iyi çalışmalar diliyorum.
Teşekkür ederim.