GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:22
Tarih:16.11.2023

NECMETTİN ÇALIŞKAN (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; heyeti saygıyla selamlıyorum.

Burada, az önceki konuşmamızda yarım kalan bir hususu belirteceğim önergeyle birlikte. Biz elbette yapılan her türlü iyiliği takdir ederiz bugün, ülkemizden Filistin'e gönderilen her türlü yardıma teşekkür ederiz, sağ olsun, var olsunlar. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki bugün, ülkemizden Filistin'e yardım olarak gönderilen gemi El Ariş Limanı'nda bekliyor. Ancak bu süre içerisinde yani İsrail'in Filistin'i bombalamaya başladığı günden bugüne kadar 300'ü aşkın gemi İsrail'in Hayfa ve Aşdod Limanlarına gitti, gitmeye devam ediyor. Tabii, bugüne kadar belki her iki limandan inen ürünler Filistin bölgesine de geçiyordu ama savaşın başlangıcından beri İsrail Filistin'e olan geçişi durdurduğu için bugün ambargo yalnızca Filistin'e, Gazze'ye uygulanıyor; İsrail tarafına her türlü malzeme gidiyor. Bu 300 gemi içerisinde, kamuoyunda da listeleri yayınlandığı üzere, sivil ve askerî malzemelerin olduğu gayet açık. Elbette, burada bu iddialar tarafımızdan masabaşında uydurulmuş iddialar değil; bunlar Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)'in resmî verileri, Ticaret Bakanlığının internet sitesinde de açıkladığı veriler. Tabii, burada bu resmî rakamlar ortadayken, kamu kurumlarının belgeleri ortadayken bu iddiaları "Yalan!" diyerek değersizleştirmek, itibarsızlaştırmak gerçeği değiştirmez. Bunu "Yalan!" diyerek itibarsızlaştırmakla Gazzeli çocuklara iyilik yapılmış olmaz, olsa olsa sadece İsrail'i sevindirmiş olursunuz.

Değerli milletvekilleri, elbette bu süreç içerisinde barış diplomasisi yapılmasını önemsiyoruz; emeği geçen, gayreti dokunan herkese şükran borçluyuz. Ne var ki barış diplomasisi şu anda İsrail'de yalnızca Amerika ve Batılı ülkeler tarafından yürütülüyor; onlar da Filistin halkını sevdikleri için, Filistinli masumlar daha fazla katledilmesin diye değil, Filistinlilerin elinde bulunan Batılı ülke insanlarının ve İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak için ateşkes çağrısındalar. Ama "İslam dünyasının durumu ne?" derseniz İslam dünyası maalesef ki katil, siyonist İsrail'in insafını bekliyor; "İsrail katliamdan yorulsun, iç dengeler neticesinde savaşı bıraksın, kendi inisiyatifiyle dursun, sonrasında ne yapabiliriz?" bunun girişimi var.

Bugün Sağlık Bakanlığımız da devrede.

Filistinlilere yönelik bütün girişimimiz; savaş durduktan sonra ölüleri defnedelim, savaş durduktan sonra yaralıları versinler, onları tedavi edelim, savaş durduktan sonra Gazze'ye gıda gönderelim, savaş durduktan sonra insani yardım, battaniye gönderelim, savaş durduktan sonra Gazze'nin yeniden imar ve inşa sürecinde rol alalım ihaleyle ilgili ama bütün her şey savaş sonrasına ve İsrail'in tek taraflı inisiyatifine göre planlanmış durumda, bunun dışındaki her şey maalesef lafügüzaftan ibaret.

Bugün, Türkiye Cumhuriyeti devletinin, tarihin köklü mirasına sahip bir ülke olarak Gazzeli çocukların katliamına ortak edilmesi asla kabul edilemez, bu milletin vicdanını yaralar.

Şimdi, İsrail'e gönderilen listeye göre demir çelik malzemelerinin gönderildiği, kimyasal ürünlerin gönderildiği net olarak var. Şimdi buradan sorarım: Acaba bu savaş döneminde kimyasal ürünler, demir çelik mamulleri ne için gider İsrail'e, ne işine yarar İsrail'in?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Çalışkan.

NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Evet, gönderdiğiniz malzemeleri de açıkladınız; su göndermişsiniz, jeneratör göndermişsiniz. Sivil toplum örgütü müsünüz Allah aşkına? Bunu sıradan dernekler de gönderiyor. Siz savaşı durdurmak için nasıl bir mücadele içerisindesiniz, onu söyleyin.

Burada sözlerimi toparlarken şunu söyleyeyim ki buradaki her ifademiz ideallerimizin, inancımızın bir gereğidir, asla ne Sayın Cumhurbaşkanımıza ne de başka bir şahsa kinimiz, nefretimiz yoktur. Maalesef arkadaşlar olayı hemen o tarafa çekiyor. Çünkü biz kardeşiz; kardeş, kardeşin hata yapmasını istemez. Biz doğruları söylüyoruz, sözümüz net: İsrail'e bilerek veya bilmeden yardımcı olunmasın; farkımız, dalkavukluk yapmıyoruz. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)