GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Profesör Doktor Ergun Özbudun'un vefatına, dünya Kobane gününe, cezaevlerindeki sorunlara, Gazeteci Dicle Müftüoğlu'na, Kürt Dili Hareketi Derneği Başkanı Suphi Özgen'in yürüyüşünün engellenmesine ve ana dilde eğitim taleplerine, Peri Vadisi ve Erzurum'daki av turizmine ve avcılıkla ilgili Bern Sözleşmesi'ne, Vartinis davasına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:16
Tarih:01.11.2023

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öğrencisi olma onuruna eriştiğim- değerli hocam aynı zamanda- Ergun Özbudun'un vefatını üzüntüyle öğrendik. Kuşkusuz bizlere yani hukukçulara olduğu kadar topluma da çok kıymetli katkıları olmuştur; kendisini saygıyla anıyorum, Allah'tan rahmet diliyorum ve kıymetli eşi, burada milletvekili arkadaşımız, Serap Yazıcı Özbudun'a da başsağlığı ve sabır dileklerimi buradan paylaşmak istiyorum.

Sayın Başkan, bugün 1 Kasım dünya Kobane günü. Kobane halkı, bundan dokuz yıl önce vahşi ve insanlık dışı yöntemlerle dünyaya korku salan IŞİD barbarlığına karşı sadece kendi varlığını, kimliğini, geleceğini değil, aynı zamanda özgür bir dünyayı yaratmak ve insanlığın umudunu korumak için destansı bir direniş sergiledi. Tüm dünya Kürt kadınlarının ve gençlerinin yaşamları pahasına sergiledikleri bu direnişe, insani değerlere olan bağlılığa ve adanmışlığa anı anına tanıklık etti. Yediden yetmişe halkın onurunu korumak için geliştirdiği bu direniş, Nobel Barış Ödülü sahiplerinin, akademisyenlerin, aydınların, yazarların ve demokratik kitle örgütlerinin çağrısıyla 1 Kasım 2014'te dünya Kobane ile dayanışma günü ilan edildi. Dünyanın dört bir tarafından halklar, tarihin akışını değiştiren Kobane'ye destek ve dayanışma için ayağa kalktı. IŞİD karanlığını yırtan, geleceği aydınlatan direniş meşalesini, dünya halklarının enternasyonalist dayanışma ruhunu buradan selamlıyoruz. Dünya Kobane günü kutlu olsun ve kuşkusuz, kadınların tarihe not düştükleri bu büyük direniş dünya kadınlarına da yepyeni bir direniş umudunu verdi, yaşam umudunu verdi. Dünyaca artık sahiplenilen sloganla Kobane'de direnen kadınları selamlıyorum: "..."(?? (HEDEP sıralarından alkışlar)

Sayın Başkan, cezaevleri hiç gündemimizden çıkmıyor, özellikle infaz yakmalar maalesef var ve sürekli devam ediyor. Fuat Parlak nerede kalıyor? Sincan Cezaevinde. Ailesiyle, daha doğrusu annesiyle Kürtçe konuştuğu için idare ve gözlem kurulunca örgütle duygusal bağının kopup kopmadığının belli olmadığı yönünde keyfî bir görüş bildirilmiş ve infazı yakılmış. Diğer gerekçeler ne diye soracak olursanız; pişmanlık gözlenmemiş, toplumla bütünleşmeye hazır değilmiş ve efendim neymiş? Annesiyle yabancı dilde konuşmuş, ana diliyle konuşmuş, anasıyla konuşmuş. İşte, Kürt diline düşmanlık tam da böyle bir şey, Kürtlüğe düşmanlık tam da böyle bir şey. Bunu bir kenara herkes yazsın; bir hükümlü annesiyle Kürtçe konuştuğu için infazı yakılıyor. Bir kere, mahkemenin karar verdiği müddetçe insanlar cezaevinde kalır, daha fazla cezaevinde tutulmaları hürriyeti tahdit suçunu oluşturur ve Adalet Bakanlığına ve iktidar grubuna tekrar tekrar bu çağrımızı yineliyoruz.

"Selman Yıldız" isimli bir mahpus epilepsi hastası ve bir tarafı felçli; yedi yıl üç aylık cezanın infazı için Muğla E Tipinde tek başına hücrede tutuluyor, ihtiyaçlarını da karşılayamıyor çünkü hem felç hem epilepsi hastası ama ona özel bir işkence yöntemi uygulanıyor.

Hollanda Lahey'deki Nieuwspoort'ta düzenlenen özel bir etkinlikte "Free Press Unlimited" Özgür Basın Ödülleri 2023 ödüllerinde En Dirençli Gazeteci Ödülü, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı ve Mezopotamya Ajansı editörü Dicle Müftüoğlu'na verildi. Biz de buradan Dicle Müftüoğlu'nu kutluyoruz. Cesur yüreğiyle gerçeklerin peşinde olmaktan ve bunları kamuoyuna duyuracak nitelikteki gazeteciliği bırakmaktan hiç vazgeçmedi. Bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerektiğini de ifade etmek istiyorum.

Sayın Başkan, diğer bir konu, Kürt Dili Hareketi Derneği. Cumhuriyetin 100'üncü yılı sebebiyle avukat meslektaşımız Suphi Özgen İstanbul'dan Ankara'ya bir yürüyüş gerçekleştirmek istemiş, Kürt diline yönelik baskılar, inkâr ve asimilasyon sebebiyle. Gelin görün ki bütün valiler harekete geçmiş; İstanbul, İzmit, Sakarya, Düzce, Bolu; hiçbir işleri yokmuş gibi her biri özel yasaklama kararı almış. Neymiş? 2 kişi yürüyecekmiş, Kürt diline yönelik, Kürtçeye yönelik baskılara dikkat çekecekmiş ve ana dilinde eğitim, dil derslerinin kamusal hizmet olarak...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, lütfen tamamlayalım.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - ...kamuda da Kürtçenin kullanılması için talepleri vardır. Kürtçe dil haklarına yönelik bu talep de bu yürüyüş de bu etkinlik de meşru ve yasaldır. Bunu yasaklayan valiler suç işliyor yani burada, Kürtlere ve Kürtçeye tahammülsüzlüğün başka bir yüzünü görüyoruz. Açıkçası, bizler de bugüne kadar Kürt diline yönelik yok sayma, asimilasyon, saldırı, kuşatma ve çok yönlü baskılara sürekli dikkat çektik ve çekmeye devam edeceğiz. Ana dilinde eğitim talebimiz her zaman bakidir ve Kürtçenin seçmeli ders olması asla yeterli değildir. Kürtçenin eğitim dili olması için anayasal değişikliğin de şart olduğunu ifade etmek istiyorum.

Diğer bir konu Sayın Başkan, Peri Vadisi ve Erzurum'da av turizmi sebebiyle bir katliam yaşanıyor, çok önemli bir gündem.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, lütfen bitirelim.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Avcılıkla ilgili ihaleler açılıyor. Özellikle Dersim, Elâzığ, Bingöl coğrafyasında bulunan Peri Vadisi bir yandan yapılan barajlar, maden sahaları, taş ocakları ve kafes balıkçılığıyla ekolojik ve kültürel soykırımla yok ediliyor, diğer yandan avcılık serbest bırakılıyor. Dağ keçilerine Aleviler "Hızır'ın keçileri" derler ve Alevi inancında tarihsel olarak çok önemli bir yeri vardır, Alevi arkadaşlar bunu çok iyi bilirler. Köylüler ormanlarda gezemiyor yasaklar sebebiyle ama avcılara ormanlar serbest.

Yine, yakında, 13'üncü Bölge Müdürlüğü Erzurum ve Erzincan Şube Müdürlüğü de av turizmi kapsamında avlattırılacak yabancı avcı kotalarının satışı için ihale açtı, yakından takip ettim ve bu şekilde devlet eliyle meşrulaştırılan katliamlar, Türkiye'nin altına imza attığı Bern Sözleşmesi'ne de aykırıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, lütfen tamamlayın.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Bitiriyorum Başkan.

Nesli tükenmekte olan hayvanlar iktidarların döviz rezervi değildir, olmamalıdır. Özellikle dağ keçisi, yaban koyunu, melez yaban keçisi, karaca ve kızılgeyik ile yaban domuzunun zaten nesli tükenmek üzere. Avcılıkla ilgili Bern Sözleşmesi'ne bir an önce uyulmasını talep ediyoruz.

Son olarak, Vartinis davası -burada çok söyledik, bugün duruşma var- maalesef zaman aşımına uğrayacak. Bir katliam dosyası daha devlet eliyle, yargı eliyle, yargıya verilen talimatlarla cezasızlıkla sonuçlanacak; bu, asla unutulacak, kabul edilecek, hazmedilecek bir mesele değil. Bir aileden 7 kişi katledilmişti, bunun da kayıtlara geçmesini istiyorum ve teşekkür ediyorum.