| Konu: | AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 31.10.2023 |
HEDEP GRUBU ADINA MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Zeren Ertaş, bu ismi bütün Türkiye duydu, 2004 doğumlu daha gencecik bir çocuk, genç bir kız, 19 yaşında ve kaldığı Aydın Işıklı KYK Yurdu'nda tamir edilmeyen asansörün düşmesi sonucu maalesef hayatını kaybetti. "Bu normal, asansör düşmüş ve hayatını kaybetmiş." diyebilirsiniz ama maalesef işin perde arkasını öğrenince ve kamuya yansıyanları görünce böyle normal bir ölüm olmadığını üzülerek bütün Türkiye gibi biz de öğrendik. Neymiş? Zaten asansör şirketi bu KYK yurdundaki asansörün bozuk olduğunu rapor etmiş ve bu rapor şu anda elimizde. Buna rağmen, yurt yönetimi, arızalı asansörü tamir etmemiş, hiçbir şey yapmamış yani o arızalı asansör o öğrencileri taşımaya devam etmiş, periyodik bakımını yapmamış, arıza sonucu kullandırtmaya devam etmiş rapora rağmen ve tabii ki sorumludur. Yani bu konuda KYK yurdunun ilgili yetkilileri sorumludur. Yani buna kaza diyemeyiz, bu alenen bir cinayet ve sorumluların başka bir ülkede olsa şu ana kadar tutuklanmış olmaları gerekiyor ve yargılanmaları gerekiyor tabii ki. Yurt müdüründen ilgili Bakana kadar aslında hepsi bu gencecik çocuğumuzun ölümü sebebiyle şu ana kadar istifa etmeliydi. Tabii, ben normal, sosyal bir devletten, bir hukuk devletinden söz ediyorum. Maalesef, burada iktidardan tek bir açıklama bile duymadık. Bu vaka... Yalnız orada da değil, her yerden arıza haberleri geliyor. Birçoğunuzun çocuğu üniversitelerde okuyordur, belki yurtta kalmıyorlardır ama yurtta kalanlar da vardır. Ama bakıyoruz ki hakikaten, bu sefer de öleni ve ölenin yakınlarını suçlayan bir yaklaşımla karşı karşıyayız. Sinop KYK Yurdu önünde bir eylem olmuş, şu cümleyi hiç aklınızdan çıkarmayın, KYK müdürü: "Çakılacağını düşünüyorsan binme asansöre." diyebiliyor. "Asansör arızalı, tamir etmeyeceğim; seni ölüme terk ediyorum." diyor ama "Sen binme." diyor. Böyle bir aymazlık olabilir mi? Bu, açıkça cinayete giden yolu döşemektir ve yeni Türk Ceza Kanunu'na göre de olası kasıtla insan öldürmektir, taammüt yok ama olası bir kasıt vardır.
Şimdi, bununla ilgili, 10 üniversite öğrencisinden 1 kişi zaten üniversiteye alınıyor, bu yurtların kontenjanı, fazlalığı her geçen gün artıyor, barınma sorunu çığ gibi büyüdü.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, lütfen tamamlayalım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - İnsanlar, öğrenciler "Barınamıyoruz." diye bas bas bağırıyorlar. Ucuz ve sağlıklı yemekler zaten verilmiyor, tasarruf genelgeleri yayınlanıyor. Çoğu yurtta yangın alarmı yokmuş -öğrencilerden geldi bunlar- ve internet yokmuş. Yurtta sağlıksız ve çok az yemek veriliyormuş ve hijyen yok, kurt çıktığını söylüyor öğrenciler yemeklerin içinden. Diğer intihar haberlerini söylemek istemiyorum ve söylemeyeceğim ama 3 öğrencinin -Zeren'le beraber- intihar ettiğini biliyoruz. Hakikaten, bu ülkenin evlatları, üniversite öğrencileri bunu hak etmiyor. Bunu iktidarın behemehâl gündemine alması, bu yurt sorununu da ihtiyaçları da çözmesi gerekiyor. Biz muhalefet olarak tabii ki bu meseleyi takip etmeye devam edeceğiz ve yeni Zerenler olmasın diyoruz yani çocuklar asansörde ölmesin ve intihar etmesin. (HEDEP sıralarından alkışlar)