GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:10
Tarih:19.10.2023

MAHMUT ARIKAN (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Görüşülmekte olan 35 sıra sayılı Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 15'inci maddesi hakkında Saadet Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Şimdi, burada iki gündür bu kürsüden konuşan arkadaşlarımız torba yasanın zararları hakkında söylenebilecek her şeyi söylediler, zaten yıllardır da bu zararlar söyleniyor. İktidar tarafından torba yasa tipi çalışmasının faziletlerini anlatan hiçbir arkadaşımız nedense burada söz almadı. Ortada torba yasa tipinin zararları hakkında bir uzlaşı olduğu açık fakat iktidar ısrarla torba yasaların ipiyle milletin Meclisini boğmakta. Görüşmekte olduğumuz 15'inci madde doğrudan Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonuyla ilgili fakat Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda bulunan AK PARTİ'li kıymetli, sayın milletvekili arkadaşlarımız, hiç mi aklınıza gelmiyor "Bu ormanlık alanların kiralanmasıyla ilgili maddeyi niçin biz kendi komisyonumuzda görüşmedik?" diye. Plan ve Bütçe Komisyonu bu konuda hangi alan bilgisine ya da alan uzmanına sahip? Peki, bu teknik konu niçin Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor? Cevap açık, adı üzerinde "plan ve bütçe" bütçenin harfleri büyük.

Bu görüştüğümüz maddeyle orman alanlarındaki her türlü yapım ve tahsis yetkisi tek başına Kültür ve Turizm Bakanlığına veriliyor. Çok daha önemlisi, hangi mesire yerlerinin tahsis edilebileceğine dair sınırları çizili yetki de genişletilmekte. Ülkemizin mal varlıklarının varlık fonları aracılığıyla denetleme imkânı olmadan nasıl kullanıldığını birçok kez gördük. Son yıllarda ülkemizin içine sürüklendiği ekonomik darboğaz bahane edilerek bu tip arazilerin satılması, kiralanması maksadıyla kanunların çıkarıldığını biliyoruz. AK PARTİ iktidarı itibardan tasarruf edemediği için kalan son kuruşunu da harcadı, bıçak kemiğe dayandı. Şimdi, orman varlığı gibi çok kritik bir konu Türkiye'nin yanlış ekonomi politikalarına kurban edilmekte.

Bilmiyorum, haberiniz var mı, bu tip alanların kiralanması konusunda bölgenin doğal özelliklerinin bozulmaması, ağaç kesilmelerinin önlenmesi, çevrenin kirletilmemesi ve orman yangınlarının önlenebilmesi için hangi tedbirlerin alınması gerektiği, bu konuda denetim ve yaptırımların neler olacağı bu kanun teklifinin içerisinde maalesef yer almamakta. Daha önce yanan ve şaibeli uygulamalarla doğrudan imara açılan orman alanlarımıza bakıldığında, bu kanun teklifinde ormanlık alanların ranta kurban edilmesiyle ilgili endişelerin yeterince giderilmediğini görmekteyiz.

Değerli arkadaşlar, dünyada hiçbir akıl ormanlık araziler için karar verici mercinin Turizm Bakanlığı olmasını kabul edemez; bu akıl rant aklıdır. AK PARTİ'li arkadaşlarımız her fırsatta milyonlarca ağaç diktiklerini ifade ediyorlar; elhak doğru fakat AK PARTİ, henüz bu dünyada yokken, henüz kurulmamışken var olan ağaçları koruma noktasında gerekli hassasiyeti göstermiyor, sınıfta kalıyor. Tabii, biz biliyoruz, AK PARTİ'li arkadaşlar kendilerinden önce her şeyi bir toz bulutundan ibaret zannediyorlardı.

Muhalefet olarak kanun teklifine düştüğümüz şerhlerin hiç değilse dikkate alınmasını, Komisyonun da -yapacağını ümit etmiyorum ama bir sürpriz bekliyorum- kararını değiştirip "Katılıyoruz." demesini umuyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)