GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:10
Tarih:19.10.2023

BURHANETTİN KOCAMAZ (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 35 sıra sayılı Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 10'uncu maddesi üzerine grubumuz adına söz aldım. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bu değişiklikle belediyelerin yetki sınırlarına giriliyor, âdeta bu torba yasalar artık "torba yasa" kavramının da dışına çıktı, artık bunlara "çuval yasaları" demekte fayda var. Birbiriyle alakası olmayan birçok konu maalesef bu torbaların içerisine konuluyor, çorbaya dönüştürülüyor.

Belediyelerin yetki sınırlarında olan atık su ve katı atık hizmetleriyle ilgili konularda gelirlerin bakanlığa, döner sermayelere devredileceğinden bahsediliyor. Bunu burada sormak gerekir: Bakanlıklar hangi atık su tesisleriyle bu hizmetleri verecekler? Katı atık hizmetlerini hangi araç gereçle, hangi tesislerle verecekler? Burada açıkça, net bir şekilde ortaya konulmadan belediyelerin hizmetini gelir olarak kendilerine döndürmek gayreti içerisindeler.

Biz bunu yıllar önce hal yasasında da gördük. 1997'ye kadar belediyeler hal rüsumu olarak yüzde 4 alırdı; Hükûmet de devlet de yüzde 4 stopaj alırdı. Daha sonra -bu 2002 yılına kadar- Sayın Tansu Çiller'in döneminde devlet yine yüzde 4 olarak stopaj alırken belediyelerin rüsum gelirleri yüzde 2'ye düşürülmüştü. 2002'de Sayın Cumhurbaşkanı Başbakan olduğunda dedi ki: "İnşallah bu haksızlık ortadan kalkacak." Ama gördük ki belediyelerden geldiği için, belediyeleri koruyacağına bizim inandığımız Sayın Cumhurbaşkanı nasıl ki ormanı yok eden baltanın sapı ormandansa o rüsum gelirlerini 1'e düşürdü ama stopajlar hâlen yüzde 4 olarak bugünlere kadar geldi. Belediyeler yaptıkları masrafı bile hal rüsmu olarak geriye alamadılar, bütçelerinden ekstra oraya para ayırdılar.

Bu değişiklikle, turizm amaçlı kullanılacak bu evlerle ilgili yapılan değişiklikle belli ki turizmden faydalanan, turizm hizmeti veren iş yerlerinin, büyük hizmet alanlarının gelirleri biraz daralmış, azalmış; oteller yeterince ziyaretçi, konuk alamıyor, bundan dolayı küçük işletmelere el atılmaya çalışılıyor. Biz İYİ Parti olarak bu tür yerlerde kalanların resmî kayıtlara girmesinden yanayız, o konuda her türlü desteği sonuna kadar veririz ancak bugün ülkede elini kolunu sallayan Afganlar, Suriyeliler, Afrikalılar kayıt altına alınamazken bu işlere öncelik verilmesi gerçekten manidar. Burada gariban, evini yaz aylarında boşaltarak -deniz kenarındaki, köylerdeki, beldelerdeki evini boşaltarak- oradan üç beş kuruş gelir elde etmeye çalışan insanların ekmeği elinden alınmak istenmektedir. Elbette kayıt dışı olmaması gerekir, bu büyük işletmelerin de mutlaka devlete vergi vermeleri gerekir ama gariban kendi evini kiralayarak üç beş kuruş gelir elde etmeye çalışırken kendisi de gidiyor, barakalarda, çadırda o yazı geçirmeye çalışıyor bütçesine üç beş kuruş gelir olabilir mi diye. Ama bugün geldiğimiz noktada, maalesef, onların bu gelirleri ellerinden alınmak istenmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Kocamaz.

BURHANETTİN KOCAMAZ (Devamla) - Bu değişiklikle konulan vergilerle evlerde kalmaların bedeli, otellerde kalmanın bedellerine yaklaşacaktır. Dolayısıyla, işçi, memur, dar gelirli yaz tatillerinde tatil yapma imkânından da maalesef mahrum kalacaktır.

Bütün kat maliklerinin onayının alınmasından bahsediliyor; böyle bir olayda, kat maliklerinin onay vermesinin mümkün olmadığını herkes biliyor. Dolayısıyla bu tür yerlerin tamamen kapatılmasına yönelik bir karar ortaya çıkarılmış. Bu konu da gerçekten çok manidar. Galiba hazine boş, bütçe boş, bütçenin eksiği buralardan tamamlanacakmış gibi düşünülüyor. Ben bunu kamuoyunun ve yüce Meclisin bilgisine sunuyorum.

Teşekkür ederim. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)