MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlar; bugün burada, Atatürk'ün, Kurtuluş Savaşı'nın tam ortasında kurduğu Türkiye Büyük Millet Meclisinin 103'üncü yılında hepinizle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum.

Atatürk, 29 Ekim 1923 günü millî irade konusunda çok önemli bir açıklama yapmıştı; bunu özellikle vurgulamakta fayda var. Aradan henüz dört ay geçmiş olmasına ve AK PARTİ'nin Cumhur İttifakı'yla birlikte ezici bir çoğunlukla halk teveccühü kazanmasına rağmen, hâlâ antidemokratik sözleri kullanan bazı politikacıları görüyoruz basın açıklamalarında ve Mecliste.

Atatürk'ün 6 tane temel ilkesi var ancak bu temel ilkelerin bazıları birbirleri içine geçmiş, karışık. Örneğin, halkçılık ilkesi ile cumhuriyetçilik ilkesini birbirinden ayırt etmek oldukça zor. Peki, biz Atatürk ilkelerini nasıl ayırt edebiliriz? Atatürk'ün 3 tane temel ilkesi var. Bir tanesi, AK PARTİ'nin yaptığı gibi antiemperyalist olmak. İkincisi, millî iradeye saygı göstermek. Üçüncüsü, tam bağımsızlık. Atatürk dediğimiz zaman aklımıza gelen 3 temel ilke, Atatürkçülük budur. Bunların hepsini bugün AK PARTİ'de ve Cumhurbaşkanımızın başkanlığındaki Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde görüyoruz. Batı'ya karşı, emperyalistlere karşı, ekonomide, güvenlikte ve diğer alanlarda emperyalist baskılara karşı direnen bir antiemperyalist Hükûmetimiz var yani Atatürkçülük yani goygoycu Atatürkçülük değil eylemsel Atatürkçülüğü burada görüyoruz. Ben de bu parti içinde olmaktan, Atatürkçülüğü yaşamaktan çok mutluyum.

Şimdi, Atatürk'ün, Gazi Mustafa Kemal'in 29 Ekim 1923'te yaptığı konuşmayı kendi diliyle okumak istiyorum kısaca: "Son senelerde milletimizin fiilen gösterdiği kabiliyet, istidat, idrak, kendi hakkında suizanda bulunanların ne kadar gafil -yani aymaz- ve ne kadar incelemeden uzak insanlar olduğunu pek güzel ispat etmiştir. Milletimiz haiz olduğu evsaf ve liyakatini hükûmetinin yeni ismiyle, cihanımedeniyete daha çok suhuletle izhara muvaffak olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti cihanda işgal ettiği mevkiye layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir." Atatürk'ün son sözleri çok daha önemli. Diyor ki: "Milletin teveccühünü daima istinat noktası telâkki ederek hep birlikte ileriye gideceğiz." Bunu bizi televizyonları başında izleyen genç kardeşlerimiz anlasın diye biraz daha Türkçeye çevireceğim. Yani Atatürk diyor ki: "Milletimiz teveccühünü daima bir dayanak noktası, dayanak, güvenme, güç alma noktası olarak kabul ederek hep birlikte ileriye gideceğiz." Yani arkamızda yazdığı gibi -orijinal adıyla söyleyeyim- "Hâkimiyet bilakayduşart milletindir." ilkesi gereğince millî iradeyi burada hepimiz temsil ediyoruz. Biz de AK PARTİ ve Cumhur İttifakı olarak önemli işlere imza atacağız.

Peki, Meclisimiz ve demokrasimiz açısından bağlantıyı nasıl kuracağız? Bu Dönem, 28'inci Dönemin İkinci Yasama Yılında yüce Meclisimizin yapacağı en önemli iş darbe anayasalarına son vermek. 1982 Anayasası'nın çok sayıda maddesi değişti ama ruhu değişmedi. Her işte bir ruh var, bir yapı var; siz maddeleri değiştirseniz bile kimin yaptığı önemli. Demokratik gözükse bile darbecilerin eliyle hazırlanmış ya da hazırlatılmış bir anayasanın ruhu yoktur, ruhsuz bir anayasadır. O yüzden, bu dönemde AK PARTİ'nin önderlik ettiği, Cumhur İttifakı'nın önderlik edeceği demokratik, sivil bir anayasa, burada değerli milletvekillerimiz, iktidar-muhalefet bütün milletvekillerimiz tarafından yani halk iradesiyle yapılacak bir anayasadır. Anayasaları kimin yaptığı çok önemlidir; içeriği önemlidir, kimin yaptığı da çok önemlidir.

SALİHA SERA KADIGİL (İstanbul) - Anayasa'yı uygulamayanlar anayasa yapamazlar Sayın Vekil.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (Devamla) - Ben sizlere cevap vereceğim arkadaşlar ama daha henüz erken. Siz beni televizyonlardan tanıyorsunuz, Mecliste de tanıyacaksınız. İlerleyen günlerde ben sizlere cevap vereceğim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SALİHA SERA KADIGİL (İstanbul) - Vallahi ilk defa görüyorum hayatımda sizi, hiç bilgim yok kim olduğunuza dair; AKP'li bir erkek vekil.

BAŞKAN - Evet, toparlayın Sayın Cevizoğlu.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (Devamla) - Toparlayalım.

Şimdi, bu dönemde sivil ve demokratik bir anayasayı, Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, toplumun bütün kesimlerinin böyle kucaklayarak "Benim anayasam." diyebileceği bir şekilde yapacağız.

Hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)