| Konu: | Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 84 |
| Tarih: | 04.04.2023 |
MHP GRUBU ADINA ALİ MUHİTTİN TAŞDOĞAN (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Ekranları başında bizleri izleyen aziz Türk milletini saygılarımla selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce, yirmi altı yıl önce bugün vefat eden Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş'i rahmet, özlem ve minnetle anıyorum. "Hepiniz birer Türk Bayrağı'sınız; bayrağı lekeletmeyin, kirletmeyin, yere düşürmeyin." vasiyetine uymaya, elhamdülillah, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin liderliğinde devam ediyoruz. Gene bir çağrısında "Sizleri sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil; hak yoluna, hakikat yoluna, Allah yoluna çağırıyorum." demişti. Çok şükür, ülkücü ve milliyetçi hareket bu yolda emin adımlarla elli dört yıllık yürüyüşünü sürdürüyor.
Kıymetli milletvekilleri, organize sanayi bölgeleri, sanayinin uygun görülen alanlarda yapılmasını sağlamak, kentleşmeyi yönlendirmek, çevre sorunlarını önlemek, bilgi ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak, imalat ve sanayi türlerinin belirli bir plan dâhilinde yerleştirilmeleri ve geliştirilmeleri amacıyla sınırları tasdikli arazi parçalarının gerekli altyapı hizmetleriyle ve ihtiyaca göre tayin edilecek sosyal tesisler ve teknoparklarla donatılıp planlı bir şekilde ve belirli sistemler dâhilinde sanayi için tahsis edilmesiyle oluşturulan ve 4562 sayılı Kanun hükümlerine göre işletilen mal ve hizmet üretim bölgesi olarak ifade edilmektedir.
Organize sanayi bölgeleri düzenli çevre politikası oluşturulması ve güçlü sanayileşme politikalarının hayata geçirilmesi açısından da önem arz eden yerlerdir. Ticaret Bakanlığı tarafından 2021 yılında yayımlanan, Türkiye'nin son yıllarda ivme kazanan iklim değişikliğiyle mücadele politikalarına adaptasyonunu sağlamayı hedefleyen ve ihracatın rekabetçiliğini güçlendirecek bir yol haritası niteliğinde olan Yeşil Mutabakat Eylem Planı'nda bu politikaya ilişkin atılan en somut adım budur. Gelişmiş ülkelerin öncülüğünde küresel düzeyde ekonomi politikalarında iklim değişikliğinin ağırlığının arttığına işaret edilmekte ve tüm dünyada sanayide ve ekonomi genelinde yeşil dönüşümün gerekliliği vurgulanmaktadır. Bu sebeple, ülkemizde iklim değişikliği politikalarıyla uyumlu, çevreye duyarlı yeşil OSB'lere ilişkin dönüşümler çok önemli bir hâl almıştır. Bu bilgiler ışığında hazırlanan bu kanun teklifini özetleyecek olursak yeşil organize sanayi bölgesi tanımlanarak kanuna "yeşil OSB" tanımı eklenecek, bu OSB'ler belirlenen kriterler kapsamında TSE tarafından sertifikalandırılacaktır. Yeşil OSB olmak için hazırlanan projeler Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca kredilendirilecek ve öncelikli olarak değerlendirilecektir.
Teklifte, OSB planlama, kuruluş ve kamulaştırma süreçlerinin hızlandırılmasına ilişkin düzenlemeler de yer almaktadır.
Kıymetli milletvekilleri, OSB'lerin kuruluş ve daha sonraki yapılanma süreçlerine bakıldığında, yatırımların hareketlenmesinde, istihdam olanaklarının arttırılmasında, yerel ve bölgesel kalkınmanın sağlanmasında, düzenli sanayileşme ve kentleşmeye geçilmesinde, çevre politikası oluşturulmasında çok önemli görevler üstlendiği görülmektedir. Bugüne kadar, ülkemiz ve hükûmetlerimiz, OSB'ler vasıtasıyla sanayi faaliyetlerini az gelişmiş bölgeye yönlendirmeye çalışmış, teşvik uygulamalarıyla da nispeten başarılı olmuşlardır.
Organize sanayi bölgeleri üzerine söz almışken, bu vesileyle, doğduğum şehir ve seçim bölgem Gaziantep'e de ayrıca değinmek istiyorum. Kurtuluş mücadelesinden Fransızlar ve Ermeni çeteciler tarafından yıkılmış bir şehir olarak çıkmasına rağmen, aradan geçen bir asırda azimle ve sebatla çalışarak ülkemizin üretim, istihdam ve ihracat gücünün üzerinde performans sergileyip sanayi lokomotifi şehir olmayı başardığını görmekteyiz. Bölgesel fırsatları ve potansiyellerini sanayide en iyi şekilde değerlendirmekte olan gazi şehrimizin, Orta Doğu'nun üretim üssü olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini görmek de mümkündür. Gaziantep, Covid-19 pandemisi ve depremle birlikte baş gösteren tüm sıkıntılara rağmen, başarı grafiğini yükseltmektedir. Gaziantep imalat sanayisi; kapasitesi, ihracat potansiyeli, istihdam gücü, kalifiye eleman yapısı, geçmişten gelen tecrübe birikimiyle bulunduğu bölgenin en dinamik sanayi gücüne sahiptir. Genel yapı olarak, küçük imalathane ve atölyelerin yanı sıra büyük tesislerin de gerek sayıca gerek kapasite ve istihdam açısından fazla olduğu dikkat çekmektedir. Gaziantep'te kurulu büyük sanayi ve iş yerlerinin sayısı Türkiye genelinin yüzde 4'ünü, küçük sanayi iş yerlerinin sayısı ise Türkiye'nin yüzde 6'sını oluşturmaktadır. Gaziantep'te bulunan 5 OSB'de 1.148 firma faaliyet gösterirken, buralarda 241.057 kişi istihdam edilmektedir. TÜİK verilerine göre, 2023 yılı Ocak ayında 823 milyon 601 bin dolar, geçen yıl ise 10 milyar 523 milyon dolar ihracat yapan bir şehirdir.
2022 yılında Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu tarafından paylaşılan en fazla istihdam sağlayan 10 organize sanayi bölgesine ilişkin verilere göre Gaziantep OSB Türkiye'nin en fazla istihdam sağlayan organize sanayi bölgesi olmuştur. Tüm bu veriler ışığında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki ekonomi ve istihdamın merkezi konumunda olan Gaziantep sanayisi, birçok sektörde de Türkiye'nin en önemli üretim merkezi konumundadır. Asrın felaketi olarak nitelendirdiğimiz 6 Şubatta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen depremzedelerin yaralarını sarmaya çalışarak destek olan Gaziantep sanayisi ve esnafı, şimdilerde ise devletimizin de büyük desteğiyle kendi yaralarını sarmaya devam etmektedir. Birçok sanayi kuruluşumuz devletimizin de büyük katkılarıyla tesislerini çalışır hâle getirmiş ve üretime başlamıştır.
Deprem sürecinin ardından yaralarımızı sardığımız şu dönemlerde bir başka duyarlılık örneği daha sergileyen Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi esnafı ve sanayicileri, öncelikle iç piyasada ihtiyaç duyulan ürünlerin üretimini yaparak bu acı sürecin kısa bir süre içerisinde sonlandırılması yönünde çalışmalarını sürdüreceğini de duyurmuştur. Tüm bu başarıda en büyük pay ise şüphesiz Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığınındır. İstikrarlı ve güçlü yönetim yapısıyla Türkiye'ye örnek olan Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı, altyapı ihtiyaçlarının tamamını eksiksiz olarak tamamlamış; kesintisiz elektrik, su, atık su, yol, otoban bağlantı kavşakları ve benzeri hizmetlerle örnek oluşturmuştur. Hatta en son başlanan projeyle 90 kilometre uzaklıktaki Fırat'tan su taşıyarak güçlü ve sürdürülebilir sanayi ve üretim gücü sağlanmıştır. Bu güç, bölgesel kalkınmamız açısından da ayrıca tüm bölgeye kalkınma ve gelişme ivmesi kazandırmıştır. Organize Sanayi Bölge Başkanlığımızı bu başarılarından dolayı kutluyor ve teşekkür ediyoruz.
Ayrıca, devlet-millet el ele vererek bu illeri yeniden kalkındıracağız. "Biz, iyi günde nasılsa kötü günde de işimizin başındayız." diyen Gaziantep'in sanayileşmesindeki en önemli ismi Sayın Abdulkadir Konukoğlu'nun bu çağrısını anlamlı bulup şehrimiz adına teşekkür ediyor, bundan ilhamla diyorum ki: Gaziantep her zaman işinin başındadır. Her koşulda üretmeye, istihdam yaratmaya ve ekonomimizi kalkındırmaya devam eden firmalarımızı ve çalışanlarını buradan bir kez daha tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.
Üzerinde konuştuğumuz kanun teklifinin devletimize, milletimize ve üreticilerimize hayırlı olmasını temenni ediyoruz.
Sözlerimi tamamlarken 6 Şubatta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli büyük deprem felaketinden dolayı üzüntümüz tarifsizdir; yüreğimiz dağlanmış, milletimiz derinden sarsılmıştır. Çok şükür ki devlet ve millet el ele yaralarımızı sarıyoruz. Rabb'im bizlere bir daha böyle acılar ve felaketler yaşatmasın. Bu vesileyle, Adıyaman ve Şanlıurfa'da oluşan sellerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet, yaralılara ise acil şifalar diliyorum.
Gazi Meclisimizi saygılarımla selamlıyorum.