GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:74
Tarih:16.03.2023

İYİ PARTİ GRUBU ADINA HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. HDP'nin grup önerisi üzerine söz aldım.

Gerçekten büyük felaketler yaşandı, üst üste iki deprem sonucunda 11 ilimiz enkaz altında kaldı, on binlerce insanımızı kaybettik, şehir merkezlerinde büyük tahribatlar oldu. Ben, buradan, kaybettiğimiz insanlarımız için tekrar başsağlığı diliyorum, inşallah, bir daha ülkemizin bu tür felaketlerle karşılaşmamasını diliyorum.

İlk başta, Cumhurbaşkanlığı sisteminde düğme yanlış iliklendi; Sayın Cumhurbaşkanı "Devleti şirket mantığıyla yönetmeliyiz, kazan-kazan düsturumuz olmalı." dedikten sonra tek tek bütün kamu kurumlarını maalesef kaybetmeye başladık ki bunların içinde en değerlisi 1868 yılında Hilal-i Ahmer Cemiyeti olarak kurulmuş olan Kızılaydı. Kızılay da bu kazan-kazandan, şirket mantığından etkilenmek suretiyle bir holdingleşme sevdasına kapıldı, oysa bir yardım derneği, bizim baş tacımızdı. Dünya çapındaki Kızılay holdingleşme hevesiyle, depremde enkaz altında kalan insanlarımız ve şehirlerimiz gibi AFAD ve Kızılay da enkaz altında kaldı maalesef.

13 tane şirket kuruldu. Devlet ve yardım kuruluşları kazan-kazan esasına dayalı olarak şirket mantığıyla eğer yönetilecekse Türkiye'de de dünya ülkelerinde de çok tecrübeli, bu konuda yönetim kabiliyeti olan şirketler vardır. Oysa yardım dernekleri ve cemiyetleri yardımı amaçlar, şirketler ise sadece kâr amacıyla yönetilir fakat bir cemiyeti, bir yardım kuruluşunu şirket mantığıyla yönetmek mümkün olmamaktadır çünkü kazanmakla ilgili şirketlerin ciddi deneyimleri vardır ama siz bir yardım kuruluşunu bir şirket mantığına çevirirseniz o, acemilikleriyle, maalesef, kazanabilmek için afet beklemeye başlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Başkanım.

HASAN SUBAŞI (Devamla) - Öyle ki bugün neredeyse yaşandığı gibi, afetten sonra Kızılay atağa geçmiştir ve çadır satmaya başlamıştır ve elindeki malları afetzedelere satmaya başlamıştır çünkü amacı kârdır.

Ayrıca, ben burada Naci Görür Hocanın bir şeyini anlatmak istiyorum. Urfa şehri yıkılmıştır ama 19 kilometre ilerisindeki on iki bin yıl önceki yerleşim merkezi Göbeklitepe'de, şehrin sütunlarında bir milim dahi oynamamıştır, hareket olmamıştır. Yani on iki bin yıl önce insan yaşamıyla ilgili yerleşim merkezlerinin ne kadar özenle yapıldığı orta yerdeyken biz, maalesef, bu konuda toplum olarak da sınıfta kaldık. Bir zihniyet devrimine gerçekten ihtiyaç vardır ve bu araştırma önergesinin de desteklenmesi gerekir diye düşünüyorum.

Saygılar sunuyorum.