GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:74
Tarih:16.03.2023

İYİ PARTİ GRUBU ADINA BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben de sözlerime başlamadan önce 18 Mart Çanakkale Zaferi'ni tebrik ediyor, şehitlerimize ve ahirete intikal eden gazilerimizi, Ulu Önder Atatürk başta olmak üzere, rahmetle yâd ediyorum.

Tabii, yine bir felaketle uyandık. O gün Maraş'ta, 6 Şubatta meydana gelen depremle Maraş'ı biz bugün Ebrar Sitesi'yle hatırlıyoruz, Hatay'ı Rönesans Rezidans'la hatırlıyoruz, Diyarbakır'ı Galeria'yla hatırlıyoruz, Adıyaman'ı Grand Isias Oteli'yle hatırlıyoruz; son halkayı da maalesef dün yaşadık, o da Şanlıurfa'daki Abide Meydanı. Abide'yi hakikaten bu felaketle beraber abideleştirmiş oluyorsunuz.

Şimdi, depremlerin belki gününü tespit etme şansımız yok, olacağı yeri biliyoruz ama ne zaman, hangi vakitte olacağını bilmiyoruz ama rüzgâr, yağmur, sel felaketlerini daha önceden tahmin etmek mümkün. Zaten meteoroloji uzmanları da uzun uzadıya bunun geleceğini bugünden, dünden, evvelsi günden haber verdiler. Ama gelin görün ki daha bu çadırların alanlarını tespit ederken bile bilime milime dikkat etmediğiniz ortada.

Düşünün, Diyarbakır'da Dicle'nin kenarında, Bismil yolunda çadır kent kuruyorsunuz ve bugün de işte bu hava muhalefetlerinden dolayı bunu bir başka yere, Yeşilayın alanına taşımaya çalışıyorsunuz. Aynı şekilde depremin olduğu bütün bölgelerde çadırlar içerisine girilemeyecek şekilde suyla tanıştılar, maalesef ikinci bir afete maruz kaldılar. Yani daha çadırların nereye kurulacağını dahi belirleyemeyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Yani en azından bu alanlar kurulurken bunların altının... Yani şartlar sizi çok zorluyorsa, hiç olmazsa altına drenajlarını yaparsınız, bu drenaj alanlarını...

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Yaptık, yaptık.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Yaptığınız için su bastı zaten, keşke yapmasaydınız.

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Basmadı su ağabey, basmadı.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Dolayısıyla bugün...

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Yanlış bilgi.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Su basmadı, o zaman bizim başımıza yağmur yağdı.

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Dere kenarını basmadı.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Şunu söyleyeyim, değerli arkadaşlar, bakın, biz burada sizi yönlendirmek...

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Bak, Dicle kenarını basmadı.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Bak, önünüz açılsın diye uğraşıyoruz.

Dolayısıyla Abide kavşağının altında biz bugün kayıplarımızı arıyoruz. Neden biliyor musunuz? Depremde dediniz "Kader." ama tedbir almadığınız için bu felakete dönüştü. Bugün de bununla ilgili siz, özellikle şehirlerin içerisini betonlaştırarak böyle kalaylı kazan gibi yaptınız. Siz de biliyorsunuz ki betonun sürtünme gücü düşük, yağmur yağdığı andan itibaren su hızlıca yürüyor, tam tersine şiddeti de artıyor. Hâlbuki bakın, Urfa milattan önce bile, ta Roma döneminde bile bu tür sel felaketlerine maruz kalmış, o günden beri Urfa'yı uyarıyorlar. O zamandan, ta, Jüstinyen'den beri buralarda bentler yapılıyor, bununla ilgili önlemler alınıyor ama siz bugün hâlâ işte, yaptığınız imar çalışmalarıyla, oluşturduğunuz şehir düzeniyle, yaptığınız kavşaklarla âdeta sele davetiye çıkarıyorsunuz; bunun bilimle izah edilebilir bir yanı yok. Hepimiz biliyoruz yani özellikle bu bölgelerde yağmur suları ile pis su kanallarının aynı hat üzerinde olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla ne oluyor? Bu hatların taşıması zaten mümkün değil. Aynı şekilde, yol çöktü, hepiniz ekranlarda gördünüz, bundan önce gördüğümüz filmin aynısı. Ne oldu? Menfezler veya köprülerin önüne rüsubatlar geldi yığıldı, arkada baraj oluştu, köprü dayanamadı, hepsiyle beraber gitti. Hani böyle paralı yolları yaptınız, övünüyorsunuz ya, bakın, bu harcadığınız her kuruş tüyü bitmemiş yetimin hakkı. Buradan uyarıyorum: Bir şeyi yaparken doğru düzgün yapacaksınız, bilime, fenne inanacaksınız, bunun dışında yaptığınız her şey boş. Bugün de özellikle yani su basmayan çadır kent kalmadı, hanımefendi sağ olsun, diyor ki: "Siz muhalefet olarak bunları söylüyorsunuz." Ama inşallah, bundan sonra bütün bu önerilerimizi söylüyoruz. Önce bunların altyapısının hazırlanması lazım; hem çadır kentler açısından hem konteyner kentler açısından hem kalıcı konutlar açısından altyapıyı yapmadan üstyapıyı yapmak mümkün değil.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Toparlıyorum Başkanım.

Özellikle altyapıyı yapmamız lazım ki orada ne kadar nüfus yaşayacak, o nüfusun oluşturacağı giderler dâhil kanalizasyonu, yağmur suyu, alanı, bölgesi bunların tamamı hesaplanabilir faktörler. Bu faktörlere göre önce altyapıyı yapacaksınız, ondan sonra bunun üzerine "konteyner" mi diyorsunuz, "çadır kent" mi diyorsunuz, "kalıcı konutlar" mı diyorsunuz; bunlar bundan sonra yapılacak işler. Yani alfabenin a'sı gibi ama siz ne zaman ki problemle karşılaşıyorsunuz, afet meydana geliyor, ondan sonra çözüm üretmeye çalışıyorsunuz yani tersten gidiyorsunuz. "Yağmur yağdı, ne yapalım, Allah'tan geldi, takdiriilahi, yapacak bir şey yok, yaralar sarılacak merak etmeyin, devlet burada." İnanın bunları duymaktan bıktık, usandık, yorulduk, buradan trilyon kere de söyledik. Önce tedbir alacağız, ondan sonra havale edeceğiz ama bununla ilgili yapacağınız bir şeyin olmadığını ben de biliyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - İnşallah bundan sonra nelerin yapılacağını sizlere göstereceğiz diyoruz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.