| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 71 |
| Tarih: | 09.03.2023 |
İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
İYİ Parti Grubu adına 404 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 18'inci maddesi hakkında görüşlerimizi ifade edeceğiz.
Madde, teknoloji geliştirme bölgesi dışında teşvik kapsamında çalışabilecek süreye ilişkin Cumhurbaşkanına verilen yüzde 75'e kadar artırma yetkisini yüzde 100'e çıkartan bir madde.
Şimdi, sürekli Sayın Cumhurbaşkanına yetki veren maddeler ihdas ediyoruz burada. Tabii, biraz da Sayın Cumhurbaşkanı bu yetkiyi nasıl kullanıyor? Mesela, motorlu taşıtlar vergisini yeniden değerleme oranının yarısı kadar belirlemişti, aldığı yetki üzerine yüzde 50'ye düşürmüştü ama o yetkiyi diğer harç ve benzeri artışlar da kullanmadı. Mesela, vatandaşlarımızın araç bakımlarında TÜVTÜRK'e ödemiş oldukları bedeli yeniden değerleme oranı olan yüzde 122,93 oranında bırakmıştı yani Sayın Cumhurbaşkanının bu verilen yetkiyi vatandaşların ne kadar lehine kullandığını da bu örnekten anlayabiliriz yani maalesef lehine kullanmıyor.
Değerli milletvekilleri, sürekli birtakım cezaları, vergileri, harçları affetme yoluna gidiyorsunuz. Aslında, bu "af" kelimesini burada kullanmasanız da o bir nevi vergi affı, gecikme cezalarının affı anlamına geliyor. Tabii, bu işin iki tarafı var; bir, sürekli bu af konusunun gündeme gelmesi, borcunu ödeme konusunda sürekli endişe eden ve borcunu düzenli ödeyen vatandaşlarımızın da "Ya, ben niye ödedim?" diye kendisini sorgulaması sonucunu doğuruyor. "Ya, ben ödüyorum -affedersiniz- hata mı yaptım ödemekle?" -başka bir kelime kullanmayayım burada- diye kendi kendine vatandaşlarımız hayıflanıyor.
Diğer yandan, vatandaşlarımız o derece ödeme güçlüğü içerisine düşürüldü ki sayenizde, ödemesi gereken borçlarını dahi ödeyemiyorlar; böyle bir tablo AKP'nin yirmi bir yıllık iktidarının sonucunda oluşturulan tablodur.
Değerli milletvekilleri, af getiriyorsunuz. Ben, geçen, bu kanunun 7'nci maddesiyle ilgili bir bölümü okudum, zannediyorum 7'nci maddenin beşinci fıkrası, orada BAĞ-KUR primlerine yönelik bir affı görünce ya umutlandım bir an, hatta buradaki SGK yetkililerine sordum "Bu, bu anlama gelir mi?" diye gelmiyormuş; o da "BAĞ-KUR tescil mağdurları" diye 1 milyon kişilik bir kitle var, BAĞ-KUR tescil mağdurları. Ya, bir af getiriyorsanız, bir düzenleme yapıyorsanız vatandaşın lehine olacak şekilde bir düzenleme yapın. Af getiriyorsunuz ama yıllar önce vergi kaydı olan, BAĞ-KUR kaydı olan ama tescilini yaptırmamış, bir şekilde yaptırmamış olan, emekli olamayan 1 milyon vatandaşımızı görmezden geliyorsunuz. Burada kanun teklifi verdik, reddettiniz, umurunuzda bile değil, umurunuzda bile değil bu 1 milyon kişi. İşte, 14 Mayıs geliyor; tabii, Sayın Cumhurbaşkanının son kararı mıdır bilmiyorum "14 Mayıs tarihinde seçim yapacağız." kararı, yoksa Millet İttifakı'nın bu bütünleşmesi sonucunda başka bir manzarayla mı karşı karşıya kalacağız onu da yarın göreceğiz, heyecanla bekliyoruz.
İntibak yasa teklifi verdik İYİ Parti olarak burada, İYİ Parti olarak; 6,5-7 milyon emekli, dul ve yetimi ilgilendiren bir kanun teklifi. Bu zulmü seyrettiniz, yirmi bir yıldır seyrettiniz. 2000 yılından önce bir intibak yasa düzenlemesi yapıldı ama 2000 yılından sonra Sayın Erdoğan o zamanki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e talimat verdi bir düzenleme yapın diye ama herhâlde Sayın Cumhurbaşkanı da ikna olmuş ki emeklileri unuttunuz, dul ve yetimleri unuttunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Şimdi, bir düzenleme yapıyorsanız vatandaşlarımızın, emeklinin, BAĞ-KUR'luların menfaatinin olması lazım.
Buradan, 2000 yılı sonunda intibak yasası mağduru olan 7 milyon emekli, dul ve yetime sesleniyorum: Bu iktidar sizi unuttu, unuttu; İYİ Parti olarak defalarca ikaz ettik, kanun teklifi verdik ama bu iktidar reddetti. Değerli emekliler, kıymetli dul ve yetimler; bunun bedelini, hesabını sorma vakti geliyor diyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum.