| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 58 |
| Tarih: | 02.02.2023 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
25/2/2021 tarihinde küresel iklim değişikliği etkilerinin en aza indirilmesi, kuraklıkla mücadele ve su kaynaklarının verimli kullanılması için Meclis Araştırması Komisyonu kurulmuştu. Meclis Araştırması Komisyonunun 300 sıra sayılı Raporu Aralık 2021 tarihinde görüşülmüş, alınması gerekli tedbirler sıralanmıştı. Bu hafta başında ise Tarım ve Orman Bakanlığının koordinasyonuyla Beştepe'de Ulusal Su Verimliliği Seferberliği başlatılarak tehlikeye bir kere daha dikkat çekildi. Sayın Emine Erdoğan da konuşmasında "Damlaya damlaya çoğalarak yaşanabilir bir gelecek için umudu yeşerteceğimize inanıyorum." ifadeleriyle ülke sathında su verimliliği seferberliği başlatıldığına dair sözler söylediler.
Peki, uygulamalar ve gerçekler nedir? Çarpıcı bir örneği kendi memleketim Antalya Elmalı'dan vermek istiyorum. Elmalı, yüz binlerce dönüm, 1.050 kotunda, Türkiye'nin en önemli ovalarından birine sahiptir. Bu ovanın en güneyinde 10 bin dönüme yakın Avlan Gölü, yine en kuzeyinde de 20 bin dönüme yakın Karagöl bulunmakta ve batıda Çayboğazı Projesi'nden bu yüz binlerce dönüm arazi sulanmak için uğraşılmaktadır. Çayboğazı Barajı yetersiz olduğu için ancak bu ovanın dörtte 1'ini sulayabilmektedir. Fakat bunun değişik bir hikâyesi vardır, Elmalı Ovası'nın. 1950'li yıllarda göç edenlere iskân amacıyla 20 bin dönüm Karagöl'ün 10 bin dönümü tahsis edilmişti. Yanlış bir karardı çünkü burası göl oluşan bir alandı. Elmalı kapalı havza olduğu için, dağlarla çevrili olduğu için altı yedi ay boyunca bütün sel suları, taşkın suları bu ovanın çukur olan yerlerinde birleşerek Avlan Gölü'nü ve Karagöl'ü oluşturur. 1950'li yıllardaki iskân edilenlerin feryatları üzerine 70'li yıllarda DSİ, Karagöl'ü Avlan Gölü'yle birleştirerek bir kanal açmak suretiyle bu suları, taşkın sularını Finike'ye deşarj etmiştir. Bu suların miktarı 150 milyon metreküptür; her yıl deşarj edilen suyun, Elmalı'da biriken suların miktarı 150 milyon metreküptür. Bu suyu on yıllardır DSİ eliyle "düden" dediğimiz çatlaklara, yer altı fay çatlaklarına vermek suretiyle yok ederiz. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir örnek yoktur.
Bakın, bunlar düdenlerin üzerindeki savaklar ve kapaklar. DSİ kapakları kaldırmak suretiyle bu suların düdenlere verilmesini altı yedi ay boyunca sağlamaktadır. "Düdenler nedir?" dediğiniz zaman, bu da düdenin bir örneği, dağların arasında fay kırıkları. Bu suların nereye gittiğini kimse bilmez yani Elmalı'da içilir kalitede 150 milyon metreküp suyu her yıl, on yıllardır DSİ eliyle tahliye ederler. Kalan beş ayda, yaz aylarında Elmalı yağmur duasına çıkar; kuraklıktan ormanlar kurumaya başlamıştır, tarım yapılamaz hâle gelmiştir ve bu suların hâlâ tahliyesi devam etmektedir.
Değerli milletvekilleri, bizler ve bütün dünya kuraklığa karşı, küresel iklim krizine karşı önlemler alırken, Türkiye'de de "Bu konuda her türlü çalışma yapılır." denirken bütün uyarılarımıza rağmen Elmalı'da bu su tahliyesi sağlanmakta ve yok edilmektedir. Bu, bir insanlık ayıbıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Bu sorun, araştırma sonucu Karagöl'de bir kamulaştırmayla çözülebilir, bir baraj yapımıyla çözülebilir ya da Avlan Gölü'nü sürekli beslemek suretiyle ve Çayboğazı Projesi'ni ters besleme yoluyla Elmalı Ovası sulanır hâle gelebilir ama bütün bunları yapabilmek için gündemi oluşturmak ve bu konuda bir tedbir aramak gerekir.
Bugün, yaşamsal önemi olan sularımızın verimli ve akılcı kullanılması, kamuoyunun bilgilendirilmesi, sorumluların göreve davet edilmesi adına Meclis araştırması istemek zorunluluk olmuştur. O nedenle, Meclisimizin desteklerini bekliyorum.
Saygılar sunarak sözlerimi sonlandırıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)