| Konu: | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 22.12.2022 |
İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 381 sıra sayılı Kanun Teklifi'yle ilgili İYİ Parti adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Hain darbe girişimi üzerinden altı buçuk yıl geçti ama iktidar partisinin bu darbeyle ilgili yaklaşımları, o ilk dönemde olan OHAL düzenlemesinin ötesine geçemedi. Şimdi, bu düzenlemeyle OHAL Komisyonunun yetkisi bitiyor, o yetkiyi kurumlara dağıtıyorsunuz. Bu yanlış olmayabilir ama OHAL Komisyonu yanlış. Türkiye, bir hukuk devletiyse, Anayasası'nda bunun altı kalın çizgilerle çizilmişse işi yargıya teslim etme zamanı geldi.
Değerli milletvekilleri, bu konuda çok uzun şeyler anlatmayacağım ama bu anlamsız kriterlerle suçlu avına çıkarak hiçbir şey elde etmek mümkün değildir. Efendim, yok bir sendikaya üye olmuş, devletin gözetimindeki bir okulda öğretmenlik yapmış, devletin kontrolü altındaki bir bankada hesap açmış... Bunlar suçlu olmak için yeterli kriterler değildir, hatta anlamsızdır. Artık Türkiye, hukuk devleti ayarlarına dönmek zorundadır. Bizim yüce dinimizde bile var suçun şahsiliği; babanın suçu evlattan sorulamaz yüce dinimizde. Hukukta da var ama sizin hukukunuzda yok değerli AK PARTİ milletvekilleri. Sizin hukukunuzda suçun şahsiliği ilkesi yok. Babasının suçu varsa oğlundan, kızından soruyorsunuz, dayısının oğlunun suçunu bile dayısının oğluna, teyzesinin oğluna soruyorsunuz; böyle bir devlet yönetimi anlayışı kabul edilemez. Onun için, artık Türkiye, hukuk devleti ayarlarına dönmek zorundadır. Yani FETÖ'yle Amerika'da Pensilvanya'da fotoğraf karesine giren kişiler burada milletvekilliği yapacak, siz Bank Asyanın önünden geçen adamı hapse atacaksınız, işten atacaksınız. Bu, kabul edilebilir mi ya? (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar) Elinizi vicdanınıza koyun.
Değerli milletvekilleri, bugün asgari ücret açıklandı, yüzde 54 zam geldi. Yeterli değil, İYİ Parti olarak bizim teklifimiz 9.600 liraydı, 9.600 liranın 1.100 lira gerisinde kalan bir rakam. Aslında, yapılan araştırmalara göre mesela, BİRLEŞİK METAL-İŞ'in yaptığı açıklamaya göre 4 kişilik bir ailenin asgari geçim sınırı 27 bin TL civarında yani 4 kişilik bir ailenin geçiminin 27 bin TL -yani yoksulluk sınırı- olduğu bir dönemde elbette 8.500 TL'lik asgari ücret bir anlam ifade etmez ama hayırlı uğurlu olsun diyelim.
Burada memurlarımız bekliyor, işçilerimiz bekliyor, emeklilerimiz bekliyor. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in bir sözü var: Şu 3.500 TL var ya en düşük emekli maaşı, bunun asgari ücret seviyesine çıkarılması lazım. 3.500 TL'yle bu emeklilerimizi âdeta ölüme mahkûm ettiğinizi, yokluğa mahkûm ettiğinizi görmek zorundasınız. En düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesine çıkarılmalı. Memurlarımıza zam yapılacak, memur emeklilerine zam yapılacak, işçilere zam yapılacak. Bunu nasıl yapacağız? Asgari ücret yüzde 54 arttı mı kardeşim? Arttı. O hâlde, tüm bu kesimlerin maaşlarında zam, enflasyon farkı ve refah payı toplamının en az yüzde 54 olması lazım. Yani yüzde 100 de verseniz, emin olun, kurtarmıyor. Düşünün, bir öğretmen 9 bin TL maaş alıyor. Yüzde 100 zam yapsanız 18 bin TL'ye çıkacak. Yüzde 100 zam yapsanız bile öğretmen maaşı, memur maaşı, işçi maaşı, sendikaların AR-GE'lerinin belirlemiş olduğu o 27 bin TL'lik yoksulluk sınırının altında kalacak. Emekli maaşını hiç söylemeye gerek yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Dolayısıyla ocak ayında Sayın Cumhurbaşkanının verdiği bir söz var, refah payı uygulaması. "Yapacağız." dedi Sayın Cumhurbaşkanı. Bu sözler temmuz zammı öncesinde de verildi ama yerine getirilmedi. Şimdi takip ediyoruz İYİ Parti olarak, Sayın Cumhurbaşkanı refah payını ne kadar verecek ya da verecek mi. Ne olmalı? En az yüzde 30 seviyesinde bir refah payı verilmeli. Kime? Memura, emekliye, işçiye bu refah payını vermek zorundasınız ki bu vereceğiniz yüzde 54'lük zam bile -söylediğim gibi- bu çalışan kesimi, emeklileri rahatlatmayacak ama bir nebze de olsa bunların rahatlamalarını sağlamamız lazım diyorum.
Saygılar sunuyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)