| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 24.11.2022 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA ŞENOL SUNAT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; evet, bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmeyi kendine şiar edinmiş öğretmenlerimizin günü kutlu olsun diyorum. Tek ve sonsuza kadar Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Millî Mücadele'ye katılmış öğretmenlerimizi, ebediyete intikal etmiş öğretmelerimizi, teröre kurban verdiğimiz başta Aybüke Öğretmeni, Fırat Çakıroğlu'nu, Gaziantep'te şehit verdiğimiz Ayşenur Öğretmeni ve nicelerini saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
Sayın milletvekilleri, her yıl olduğu gibi, öğretmenin özlük haklarını vermeyenler, onları yoksulluk sınırı altına itenler, itibarını yerle bir edenler, onurunu çiğneyenler, öğretmenleri kategorilere ayıranlar bugün yine methiyeler düzüyor, düzmeye devam edecek; sonra kuşkusuz unutulacak. Taleplerini dile getiren, maruz kaldıkları haksızlıklara karşı ses çıkaran öğretmenlerimize yine Sayın Erdoğan "Çapulcu musunuz, öğretmen misiniz?" diyecek. Millî Eğitim Bakanı kendisine bir öğretmen tarafından uzatılan çiçeği elinin tersiyle itecek. Yine bir AK PARTİ milletvekili özel okullarda çalışan öğretmenlerin asgari ücrete talim etmeye devam etmelerinin çok doğru olduğunu söyleyecek.
Sayın milletvekilleri, huzurun ve çalışma barışının olmadığı ortamlarda çalışan, liyakatsiz idareciler tarafından baskı ve haksızlığa uğrayan, ekonomik ve sosyal problemlerle mücadele eden öğretmenlerimizin giderek güvenleri azalmakta ve performansları düşmektedir. 18 milyon öğrenciyi omuzlarına yüklediğimiz öğretmenlerin çektiği sıkıntıları biz milletvekilleri olarak görmezden gelemeyiz. Bütün eleştirilere ve uyarılara rağmen iktidarın ısrarla kanunlaştırdığı bu sözde Öğretmenlik Meslek Kanunu iktidarın, öğretmenlerin temel problemlerine ne kadar uzak olduğunu ortaya çıkarmıştır.
Öğretmenlerimizin "sözleşmeli, ücretli, kadrolu" gibi hâlihazırdaki sınıflandırılmalarının kalkması beklenirken bu kategorilere ilave olarak, öğretmenlik başarısını ölçmekten uzak bir sınava tabi tutmak suretiyle, onları "uzman öğretmen, başöğretmen" kategorileriyle farklılaştırmak hangi aklın eseridir diye sormak istiyorum. Hiç bu konuyu öğretmenlere sordunuz mu, danıştınız mı? Öğretmen açığını, kölelik sistemi gibi olan ücretli öğretmenlikle kapatmaya çalışıyorsunuz ya da birçok ders, branşı olmayan öğretmenlerle veya öğretmenlerin olmadığı şekilde boş geçiyor. Plansız ve öngörüsüz programlar neticesinde bugün, yüz binlerce öğretmen atanmayı bekliyor, "atanmayan öğretmen" kavramı lügatimize girdi. Mülakatlarda yapılan haksızlıklar ve torpiller, liyakatin, başarılı olmanın anlamını ortadan kaldırdı. Atanamadığı için intihar eden Mustafa Kaya'yı, İsmail Karahan'ı, Merve İşler'i, Merve Çavdar'ı hatırlıyor musunuz acaba? Elektrik, doğal gaz veya su faturalarını nasıl ödeyeceğini düşünen bir öğretmen, öğrencisine ne ölçüde faydalı olabilir? Hele hele büyük şehirlerde, maaşının yarısından fazlasını ev kirasına vermek zorunda kalan bir öğretmenden verim beklenebilir mi?
Ama öğretmenlerimiz umutsuzluğa kapılmasınlar. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in de ifade ettiği gibi, öğretmenlerimize sözümüzdür, öğretmenlik mesleğini tekrar cezbedici hâle getireceğiz. İYİ Parti iktidarında, cumhuriyetimizin 100'üncü yıl dönümünde, ilk adımda 100 bin öğretmen atamasını gerçekleştireceğiz. Köy okullarımızı tekrar açarak taşımalı eğitim sistemine son vereceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
ŞENOL SUNAT (Devamla) - Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu yeniden yazacağız.
Sayın milletvekilleri, öğretmenlerimizin yaşadıkları sorunlar Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında zaman zaman gündeme gelse de çözüm odaklı bir tutum sergilenmemektedir. 1 milyon 200 bini aşkın devlet ve özel sektör öğretmeninin, ek ders ücreti karşılığında çalışan usta öğreticilerin karşılaştıkları maddi, manevi ve sosyal sorunlar ortadadır. Yoksulluk sınırı altında yaşayan öğretmenlerimiz mutlu değildir. Aldığı ücretle ailesinin temel ihtiyaçlarını karşılayamayan, ek iş yapmak için çaba harcayan öğretmenler huzurlu değildir. Aynı işi yaptığı hâlde sınıflara ayrılan, haksızlığa uğrayan öğretmen verimli değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ŞENOL SUNAT (Devamla) - Lütfen, bitmek üzere.
BAŞKAN - Buyurun.
ŞENOL SUNAT (Devamla) - Sağ olun.
Gelin, değerli arkadaşlar, değerli milletvekilleri; tarihe bugün bir not düşelim. Bugün Öğretmenler Günü, Mecliste bulunan tüm partiler olarak, evlatlarımızın yetişmesinde en önemli unsur olan irfan ordumuzun yani öğretmenlerimizin tüm sorunlarını masaya yatırarak çözüm önerilerini ortaya koyacağımız bir Meclis araştırması için bu önergeyi birlikte kabul edelim diyorum.
Yıllarca öğretmen yetiştirmiş bir kişi olarak şunu ifade etmek istiyorum ki: Öğretmen kolay yetişmiyor. O yüzden, bugün, bu kararın Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkmış olması öğretmenlerimize yeniden bir umut olacaktır.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)