| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 02.11.2022 |
HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
361 sıra sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 34'üncü maddesi hakkında konuşmak üzere partim adına söz almış bulunuyorum.
34'üncü madde, perakende ticaretin düzenlenmesi hakkında. Kanunda haksız rekabet, kayıt dışılık, tüketici mağduriyetleri gibi olumsuzlukları kaldırmak amacıyla, idari para cezası tutarlarının alt-üst sınırlarını belirleyerek güncellemiştir. Bu güncellemeye itirazımız olmamakla birlikte, yükseltilen değerler son derece yüksek ve insafsız bulunmuştur, bu kanunla da çok çelişmektedir. Komisyonda, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu temsilcisi "Alt-üst sınır kademelendirme olumlu ancak alt sınırın 10 bin, üst sınırın 50 bin lira yapılması esnaf için caydırıcı değil, yıkıcı." demiştir.
Yine, ikincil düzenlemeye uymayanlara "2 bin TL" ibaresinden sonra gelmek üzere 50 binden 250 bin liraya yükseltilmesinin de neredeyse 100 kat artırmanın da insafsızlık olduğu ortadadır.
Şimdi, bu kanun teklifi hazırlanmış 53 maddelik torba yasa. Bir bakıyorsunuz... Gerekçeye baktığımız zaman: "Kanun teklifi ile ülkemizdeki yeni ekonomik gelişmelere uyum, ekonomik program hedeflerinin gerçekleştirilmesi" demişsiniz. Gerçekten yirmi yılın sonunda bugün getirdiğiniz duruma tam uyum sağlamışsınız. Nedir o durum? Küçük borçlarını ödeyemeyen milyonlarca insanımıza af getirmek suretiyle, yirmi yılın sonundaki tabloyu çok güzel resmetmişsiniz.
Diğer taraftan da "Döviz girdisi sağlamak suretiyle ekonomik istikrarın korunması ve istihdam imkânlarının artırılması..." diyorsunuz yine gerekçenin ilk paragrafında. E, bu döviz girdisini sağlamak için neler yaptınız dersek, bunu kur korumalı mevduatla sağlamaya çalışıyorsunuz ki bir yılda hazineye ve Merkez Bankasına yükü, maalesef, 300 milyar lirayı bulmuştur ve enflasyonu da yüzde 100'ün üzerine çıkarmıştır. Yine, varlık barışıyla... Varlık barışını da 2023 Martına kadar uzattınız. Yine, döviz girdisi sağlamak için kara para olsa da "Al, gel parayı, dövize ihtiyacımız var." şeklinde bir düzenleme. Şimdi, bu düzenlemelerle -128 milyarın hâlâ hesabını verememişken- döviz girdisi sağlamak için yapılan bu uygulamaların Türkiye'ye nelere mal olduğunu da hep beraber gördük, izliyoruz.
3 milyona yakın öğrencimize -5, 6, 7'nci maddelerde- Kredi Yurtlar Kurumuna borçlarını ödeyemediği için tasfiye düşünülmüş ama iki yıl sonra ödeme koşulları belirtilmiştir. Bu gençlerimizin ne ailelerinin bunu ödeme imkânı vardır ne burs imkânı olmuştur ne de iş bulma imkânları vardır ki 3 milyona yakın öğrencimizi, neredeyse tüm öğrencileri kapsamaktadır, eğitim gören öğrencilerimizin durumunu yansıtmaktadır. Hani, diyorsunuz ya "Yeni ekonomik gelişmelere uyum." diye, uyumdan anladığınız bugünkü tablonun tam karşılığıdır. Yine, 2 bin lirayı ödeyemediği için 5 milyon vatandaşımız icraya düşmüştür ve 9 milyon icra dosyası bulunmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - 1 milyona yakın, 2.500 liranın altında varlık yönetim şirketlerinde icrada vatandaşımız bulunmaktadır. Yine, Covid'den dolayı, 1 milyon kişi Covid'den çıkarılan cezaları ödeyememiştir.
Maalesef tablo budur, Türkiye'de yirmi yıl sonra geldiğimiz tablo fukaralık tablosudur, bu da bunu gayet iyi resmetmiştir. Şimdi, bir de Sefalet Endeksi çıktı; 156 ülke arasında Arjantin'i de geçtik ve dünya 1'incisiyiz. Bu, 53 maddelik torba yasanın önümüze koyduğu resim, maalesef, budur ama bunun yanında 34'üncü maddedeki 100 kat ceza da kabul edilir şekilde değildir.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)