GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:7
Tarih:13.10.2022

AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Değerli milletvekilleri, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

İYİ Parti Grubu adına 340 sıra sayılı Kanun Teklifi üzerine söz almış bulunuyorum.

Kanun teklifi kamuoyuna "dezenformasyon yasası" olarak yansıdı ancak ne yazık ki bu kanun teklifinin, iktidar partisinin muhalif sesleri susturmak amacına hizmet eden adımlardan biri olduğu görülmektedir. Elbette devletimiz ve milletimiz aleyhine yapılan dezenformasyona biz de karşıyız. Biz de çocukların istismar edilmesine, uyuşturucu satılmasına, intihara teşvike, yasa dışı kumara, internetin küfür ve hakaret ortamına dönüşmesine karşıyız. Bu gibi suçların hangi ortamda olursa olsun yasal yaptırımları kanunlarımızda zaten mevcut ama böyle fiillerin oltadaki yem gibi kullanılarak sosyal medyada baskı kurulmasına yol açacak yeni suç tanımları yapılmasına da karşıyız. Dolayısıyla kanun yaparken olaylara sadece tek bir açıdan değil, pek çok yönleri de gözeten bir yaklaşım içinde olmalıyız. Anayasa'nın fikir, basın ve haberleşme hürriyetini koruyan maddelerini de gözetmeliyiz, aksi hâlde çıkardığımız kanun tamamen bir sansür yasası niteliği taşır.

Nitekim bu teklif iddia edildiği gibi Avrupa veya Almanya'daki gibi değil, Rusya'daki yasa gibi insanların ifade özgürlüğünü baskı altına alan bir kanun teklifidir. Avrupa'daki yasanın esas amacı vatandaşları korumak iken Rusya yasasının amacı ise vatandaşını korkutmak olarak görünüyor. Rusya'da çıkarılan internet kontrol yasasının gerekçesinde de uyuşturucu satışını ve intiharları önleme, aileyi güçlendirme gibi halisane niyetler görürsünüz ancak bu yasaya dayanılarak çıkarılan "fanatik materyaller listesi"ne ve "Rusya Federasyonu'na saygısızlık" başlığı altında nitelenen yayınlara bakarsak kanunun esas motivasyonunun vatandaşı korkutmak olduğu apaçık ortadadır. Örneğin, sokaktaki ekmek kuyruğunu ya da okullardaki sınıfların kalabalıklığını veyahut havaalanlarında ülkeden ayrılan gençlerin görüntülerini sosyal medyada yayınlamak Rusya'daki kanuna göre suç teşkil ediyor ama bu arada kamu otoritelerinin yaptığı yalan haber ve dezenformasyon son hızıyla devam ediyor, kanun onlara dokunmuyor. Maalesef, elimizdeki kanun teklifi de aynı şekilde dezenformasyon yapan kamu otoritelerine dokunmazken vatandaşların ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı hükümler içeriyor. Bu kanun, bizi hür ve müreffeh yapmaz. İfade özgürlüğü olmayan yerde bilgi kirliliği vardır, demokrasi olmayan yerde zafiyet vardır.

Değerli milletvekilleri, bu kanun teklifinin zamanlamasının seçime hazırlık olduğu da ortada. İktidar partisi seçimden önce sosyal medyada baskı kurmak ve böylece muhalefeti tamamen sindirmek istiyor. Bu teklif kanunlaşırsa seçim süresinde yaşadığı mağduriyetleri dile getiren vatandaşlar, samimi duygularla korkularını, endişelerini paylaşanlar suçlu sayılabilecek. Örneğin, bir muhalefet mitinginde "Geçinemiyoruz, açız." diyen vatandaş halkı paniğe sevk etmekten hapsi mi boylayacak? Hükûmetimiz vatandaşa "Açsan seni doyurayım ama hapishanede." mi diyecek? (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Bu yasa kanunlaşırsa muhalif sesleri bastırarak girilen bir seçim meşru da olmayacaktır. Önümüzdeki seçim ve sonrasındaki seçimler vatandaşın vicdanını ve aklını ikna edemeyecektir.

Değerli milletvekilleri, seçim güvenliğini sağlamak önemlidir. Bunun için öncelikle seçmenin fikir ve ifade hürriyetlerini korumalıyız. Vatandaşlarımızın fikirlerini rahatça söyleyemediği, gördükleri haksızlıkları, yaşadıkları sıkıntıları belirtemedikleri bir ortamda seçim güvenliğinden bahsedemezsiniz. Bu açıdan, Yüksek Seçim Kurulunu da yasanın seçimlere gölge düşürmeyecek şekilde uygulanacağına dair güvenceler vermeye davet ediyorum.

İktidar mensubu arkadaşlar Komisyonda "Bu yasanın zamanlamasının seçimle ilgisi yok." dediler. "Eğer söylediğiniz gibiyse, gelin, yasanın yürürlük tarihini seçimden sonraya bırakalım." diye öneride bulunduk ancak bu önergemiz iktidar mensubu milletvekillerince tabii ki reddedildi. Biz her zaman olduğu gibi vatandaşımızın ve özellikle gençlerimizin haklarını, özgürlüklerini savunacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

AYHAN ALTINTAŞ (Devamla) - Değerli iktidar milletvekilleri "Gençler daha iyi telefon almak için yurt dışına gidiyorlar." diyorsunuz. Hâlbuki onlar iyi telefon için değil, ellerindeki telefonları özgürce kullanamadıkları için yurt dışına gitmek istiyorlar. Bu gibi zorlamalarla gençlerimizi sadece karşınıza alırsınız, seçimde de kobra etkisiyle hezimet yaşarsınız, seçimden sonra da bu kanunun değişmesi için belki de ilk teklifi yine siz verirsiniz.

Gelin, gençleri özgür kılalım, gençler ülkemizde kalsınlar diyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)