GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:109
Tarih:29.06.2022

ERKAN BAŞ (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sarayın ikinci bütçe kanunu teklifi üzerine Türkiye İşçi Partisinin "hayır" oyunun gerekçesini açıklamak için söz aldım. Ekranları başında bizi izleyen tüm yurttaşlarımızı sevgiyle selamlıyorum.

Şimdi, arkadaşlar, burada kötü bir gelenek var, ne zaman bizden birisi bu kürsüye çıkıp gerçekleri anlatmaya başlasa bağrışmalar başlıyor, onlar bağırınca ben de bağırıyorum, dolayısıyla anlaşılmıyor. Ben bugün sakin konuşacağım, sakin sakin, basit bir dille neden "hayır" demek gerektiğini anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle şunu söyleyeyim: Hani, muhalefet size "Beceriksiziniz." diyor, "Ekonomiyi yönetmeyi beceremiyorsunuz." diyor; bakın, ben öyle demiyorum. Bence beceriksiz değilsiniz, bu bütçe de gayet becerikli hazırlanmış bir bütçe. Beceriksizlik sonuçta bir eksiklik ama bu bütçeyi hazırlayanlar ne yaptıklarını gayet iyi bilen becerikli arkadaşlar, o yüzden masum yeteneksizler değiller, adlı adınca suçlular. Dünden beri, ne kadar güzel şeyler oluyor memlekette diye anlatıyorsunuz, ekonomi nasıl büyüdü, nasıl zenginleştik falan. Şimdi, soruyorum: Geride kalan altı ayda zenginleşen bir işçi gördünüz mü? Durumu daha iyi hâle gelen bir köylü, bir emekli var mı? "Altı ay öncesine göre daha mutluyum." diyen bir genç gösterebilir misiniz? Bak, açık söyleyeyim: İşe koymadığınız uzak akrabalarınız varsa onlara sorun, onlar bile mutlu değiller. Beceriksiz değilsiniz; ne yapıyorsanız planlayarak, bilerek, isteyerek yapıyorsunuz ve bu bütçe bunun örneği. Sarayı düşünerek yapıyorsunuz, patronları düşünerek yapıyorsunuz; bunu da ben söylemiyorum. Ne dedi Bakan? Bak, orada oturuyor, yüzüne karşı söylüyoruz: "Tercih ettik." dedi.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Selfie çekiyor, selfie!

ORHAN SÜMER (Adana) - Bakan selfie çekiyor!

ERKAN BAŞ (Devamla) - Dar gelirli hariç herkes kâr ediyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Bakan selfie yapıyor! Önemli bunlar, önemli!

ERKAN BAŞ (Devamla) - Ben bunun Türkçesini söyleyeyim size arkadaşlar, Bakan diyor ki: "Yüzde 99 fakirleşsin, eş dost yandaş zengin, yüzde 1 mutlu olsun, bize yeter." O yüzden bu bütçeyi getirdiler. Bu bütçeyi hazırlayanlar yoksulun duasını, zenginin parasını seviyorlar. Bu iktidarın varlık sebebi, zengini daha zengin yapmak.

Arkadaşlar, bakın "Faizi indirdik." diyorsunuz ya, bankaları nasıl zenginleştirdiğinize bakın. Siz bu bankalara aktarıyorsunuz halkın parasını; bankaları, faiz lobisini zengin eden bir iktidarsınız siz! Bak, patron iktidarısınız; işte o da patron, orada oturuyor hani gözleri ışıldayan patron Bakan var ya.

BAYRAM ÖZÇELİK (Burdur) - Sakin ya, sesini yükseltme. Hani sesini yükseltmeyecektin?

ERKAN BAŞ (Devamla) - Kendisiyle bir derdim yok; bu bütçeyi iktidar adına o sundu, onun için ona konuşuyorum.

Ne diyor? Bakın arkadaşlar, Bakan diyor ki: "Sen maaş alıyorsun, en fazla neyini kaybedersin ya? Enflasyon altında ezilirsin; ben bütün varlığımı kaybederim, babamdan kalanları kaybederim." Arkadaşlar, bir insan ağa çocuğu, patron olunca işte böyle konuşuyor. Hayatında bir gün aç kalmadığı için enflasyona ezilmek ne demektir, bilmiyor.

Sana soruyoruz Sayın Bakan: Sen hiç çocuğuna ekmek, su vermeden onu okula göndermenin acısını yaşadın mı? Hayatında bir tek gün fatura ödemenin, kira ödemenin derdini yaşadın mı? Sabahtan akşama aç, yalın ayak yürüyerek iş aradın mı Sayın Bakan? (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Yapmazsan enflasyonun altında ezilmenin ne demek olduğunu da bilmezsin, bilseydin bu bütçeyi buraya getirmezdin. (HDP sıralarından alkışlar) Ama bir şey söyleyeceğim: Bakanı bir konuda kutluyorum, tebrik ediyorum Sayın Bakan; bu tek adam sisteminde 2 tane bütçe getiren tek Bakan kendisi oldu, biraz hile yaptı ama 2 tane bütçe getirmeyi başardı.

Bir şey daha söyleyeceğim arkadaşlar: Geride kalan dört yılda ekonominin en başarılı olduğu dönem neydi biliyor musunuz? Hani damat Bakan istifa etti, ortadan kayboldu ya üç dört gün, ekonominin başarılı olduğu tek gün oydu yani koltuk boş olsa daha iyi olacak, koltuğa oturan kötülük yapmasa memleket daha iyiye gidiyor. Nasıl olacak biliyor musunuz arkadaşlar? Hani, Tayyip Erdoğan bize "3-5 koyun versek bunlar kaybederler." diyor. Şimdi, bak, bu bütçe ne diyor biliyor musunuz? Bu bütçe diyor ki: "Biz vatandaştan 5 tane koyun aldık, kendi aramızda kestik, yedik; şimdi 4 tane daha koyun istiyoruz." Bu kadar utanmaz bir bütçe bu bütçe. (HDP sıralarından alkışlar) Siz şunu yapıyorsunuz arkadaşlar: Çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyorsunuz hem de inşaat kepçesiyle alıp götürüyorsunuz. O yüzden diyorum ki bu bütçe bir çöküş bütçesidir değerli arkadaşlar.

Bakın, Tayyip Erdoğan dedi ki: "Maaşımı artırmayın." Siz de dün düzelttiniz. Ne diyor? "Günlük 10 milyon lira saraya yeter. Bana bir gün için 2.500 asgari ücretlinin bir ay boyunca harcadığı para yeter." diyor. Tüm bunlar olduğu için zam istemiyormuş! Şu tabloya bakın ya, şu tabloya! Siz bu tabloya bakınca ne diyorsunuz? "Padişahım çok yaşa!" diyorsunuz. Ben de size bu sefer katılıyorum ya, gerçekten Tayyip Erdoğan çok yaşasın; "Çok yaşa Tayyip Erdoğan da şu çektirdiklerinin hesabını bize bir ver." diyorum. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

ERKAN BAŞ (Devamla) - Arkadaşlar, şimdi bağırmayın; seçimden sonra evinizde, televizyon başında bol bol bağıracaksınız burayı seyrederken. Şimdi, geçen hafta da burada böyle bağırdınız, bağırdınız; Cumhurbaşkanı bir hareket yaptı, hepiniz U dönüşü yaptınız.

MUHAMMED AVCI (Rize) - Sen bağırıyorsun, sen.

ERKAN BAŞ (Devamla) - Değerli arkadaşlar, normalde, bir bütçede neye bakılır? Rakamlara bakılır, pahalılığa bakılır, borca bakılır; halk bununla ilgilenir ama benim ona vaktim yok. O yüzden, ben bu bütçede şu yok, bu yok falan; bunları anlatmayacağım. Bu bütçede akıl yok, bilim yok, vicdan yok ama en önemlisi bu bütçede utanma duygusu yok.

Saray günde 10 milyon lira harcasın, asgari ücretli günde 140 liraya yaşasın diyemem ben, utanırım. Kur korumalı mevduatla, garanti ödemeleriyle yandaş müteahhitlere, zenginlere 333 milyon aktarıp emekliye bugün "Günde 100 liraya yaşa." demek ayıptır arkadaşlar. O yüzden şunu söylüyoruz: Bu bütçeye "hayır" demek için tek neden yeter, utanma duygusu yeter. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)