| Konu: | Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 21.04.2022 |
HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. 324 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 21'inci maddesi hakkında partim adına söz almış bulunuyorum.
Emek çeken arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz, dileriz ki istedikleri gibi bir yasa teklifidir. UEFA ve FIFA'dan birtakım sıkıntılar olabilir diye düşünüyorum.
Ben Belediye Başkanıyken futboldan anlamazdım, takip de etmezdim Antalyaspor -Alpay Bey hatırlar, Saffet kardeşimizle beraber- 3. Lig'e düşmek üzereydi, kulüp dağılmak üzereydi, yönetim bana geldi "Bu kulübü ya kayyuma teslim edeceğiz ya da Belediye Başkanı olarak sen teslim alacaksın." dediler. Ben de sorumluluk sahibi biri olarak ve bir şehremini sıfatıyla kabul etmek zorunda kaldım ve dokuz yıl Kulüp Başkanlığı yaptım.
Bu arada, baktığımız zaman, sadece hacizli bir telefonu vardı; onun dışında, kulüp dağılmıştı, antrenmanlara çıkamaz hâldeydi ve sonuncuydu, 3. Lig'e düşmek üzereydi, 3-4 maç kalmıştı. Ben de siyasi çekişmelerin, siyasetin dışına çıkarabilmek için Antalya'da Kulüp Başkanlığı yapmış ne kadar kişi varsa hepsini davet ettim. "Yönetime davetlisiniz, yönetim kurulunda yer alır mısınız?" dediğimde hemen hemen hepsi yönetim kurulunda yer almışlardı. Ayrıca, yine Antalya'nın tanınmış siması Gültekin Çeki'yi -rahmetli, bizim şöhretli ve tanınmış insanımız, rahmetle anıyorum; aynı zamanda da Spor Bakanlığı Müsteşarıydı, emekli Müsteşar- Genel Sekreter yapmıştık. Antalyaspor Kulübü Türkiye'nin en tertipli, intizamlı kulübü hâline gelmişti, kurumsallaşma için büyük adımlar atmıştık.
Başkanı olduğum derneği tamamen altyapıya ve amatör sporlara ayırmıştık. Aynı zamanda bir vakıf kurmuştuk; kazandırdığımız tesisleri, sosyal tesisleri de vakfa kazandırmıştık, Antalyaspor Vakfına. Aynı zamanda, bir de bugün kurulmak istenen anonim şirketi kurmuştuk 1990'lı yıllarda. Aynı zamanda, milyonların döndüğü bir futbol kulübünde denetimi sağlamak istemiştik. Bağımsız denetim yapılıyordu ve aynı zamanda kamu borçlarından dolayı da yöneticiler zaten kişisel servetleriyle sorumluydular her anonim şirkette olduğu gibi. Biz, bir süre sonra, Antalyaspor Kulübü, hem basketbolda hem futbolda 1. Lige çıktıktan sonra Avrupa Kupası maçlarını oynamaya başlamıştık, başarılı bir kulüp olmuştuk ve teslim ederken de Türkiye'de belki borçsuz birkaç kulüpten biri olmuştuk.
Futboldan anlamıyorum demiştim ama futboldan anlayanları, liyakat sahiplerini yerli yerine oturtmuştuk, intizamlı bir kulüp hâline getirmiştik, kurumsallığını sağlamıştık. Bugün yapılmak istenenlerin belki önemli bir bölümünü yapmıştık ama bu yasada benim dikkatimi çeken, futbol özerklik ister, burada Bakanlığa sağlanan yetkilerle özerkliği zedelenmiştir. Oysa futbolu paydaşları yönetmek durumundadır. Bugün Federasyon Yasası'nda da FIFA'nın, UEFA'nın kurallarında da özerkliğe çok dikkat edilir. Onun için, zannediyorum, emek çekilmiş ve bütün partilerin de katılımıyla sağlanmış bu hususlar, bu hükümler UEFA'nın ve FIFA'nın ciddi eleştirilerine muhatap olacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Yine, önümüzdeki aylarda bu yasa çokça gelecektir.
Bu yasa görüşüldüğü için bugünkü Başkanımız, Antalyaspor Kulübü Başkanı Aziz Çetin birkaç hususu bana iletmişti "Kulüpler Birliğinin de itirazları olacaktır." diye ve söylemek istediği de 13'üncü, 15'inci ve benim bugün konuşmak üzere söz aldığım 21'inci maddede, kulüp şirketlerindeki hâkim pay, sadece şirket ortaklarına hâkim pay yerine bunun serbest olması; bu çok önemli bence de. Ayrıca, Bakanlığa vesayet sistemi kuracak şekilde yetkilerin verilmesi son derece sakıncalı ve Bakanlığın da denetimsiz futbol kulüplerine yardım etme keyfiyeti sorunludur bana göre.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayınız efendim.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Büyükşehirlerin ve belediyelerin de yasaklanmış olması, yine siyaset ile futbolu çok iç içe geçirmenin izlerini taşıyor. Onun için, şeffaflığı ve denetimi sağlamak için Bakanlığın da şeffaf ve denetime önem verir olması lazım ama maalesef, iktidarın ve bakanların şeffaflığı sağlamak ve denetilebilir olmak konusunda ben sınıfta kaldıklarını düşünüyorum ve kulüpleri, federasyonu Bakanlığa teslim etmişçesine yapılmış bazı hükümlerin sorunlar taşıdığı kanaatindeyim. Birliğin itirazları olacaktır, FIFA'nın ve UEFA'nın itirazlarıyla önümüzdeki aylarda belki daha sağlıklı hâle gelir diye düşünüyorum. Yine de emek çekenlere teşekkür ediyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)