| Konu: | Manisa Milletvekili Özgür Özel'in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine, Bingöl'de mühimmat sevkiyatı esnasında yaşanan kazada şehit olan polislere Allah'tan rahmet dilediğine, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 107'nci yıl dönümüne ve 1915Çanakkale Köprüsü'nün açılışına, Yaşlılar Haftası'na, Nevruz Bayramı'na, 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü'ne, Âşık Veysel'in ölüm yıl dönümüne ve 22 Mart Dünya Su Günü'ne ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 69 |
| Tarih: | 22.03.2022 |
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Tabii, Özgür Bey yerinden konuşmalarda, klasik gündemin çok dışında siyasi polemiklerle başladı. Cevap versek süremiz yok, vermesek "Konuştuk, cevap verilmedi." denecek. Keşke bu tarz cevapları, konuşmaları, siyasi polemikleri İç Tüzük'e uygun olarak yerinden, grup önerilerinde kürsüden yapsak çünkü gerçekten bu kısa süre içerisinde bir selam vermek için söz alıyoruz ama bunları cevaplamadığımızda başka bir tartışma konusu oluyor. Neyse, biz kendi gündemimize devam edelim.
Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Bingöl Emniyet Müdürlüğü Özel Harekât Şube Müdürlüğünce mühimmat sevki sırasında meydana gelen patlamada Necati Aygün ve Birol İli isimli 2 polisimiz şehit olmuşlardır. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, mekânları cennet olsun.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 18 Mart Çanakkale Zaferi'mizin 107'nci yıl dönümüydü. Cumhuriyetimizin ön sözünün yazıldığı o topraklarda, büyük bir heyecanla, büyük bir gururla 107'nci yılımızı kutladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm gazilerimizi, şehitlerimizi rahmetle, minnetle yâd ettik. Ancak bu seneki törenlerimizde, bu seneki 18 Martta bizi ayrıca gururlandıran, ayrıca onurlandıran bir başka heyecanı yaşadık. "Asrın projesi" diye ifade edebileceğimiz projeyle, yüz elli yıllık hayal olarak ifade edebileceğimiz, Çanakkalelilerin en büyük sorununu gidermiş; beklemeydi, rüzgârdı, kardı, fırtınaydı şeklinde her gündemimizde bizi yoran; köprünün olmamasına bağlı, ulaşımın, sanayinin, turizmin, tarımın etkilendiği o malum süreci geride bırakmış olduk. Dünyanın en uzun asma köprüsünün açılışına büyük bir gururla o gün şahitlik ettik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu, vizyonu başta olmak üzere, Başbakanımız Binali Yıldırım Bey, Bakanlarımız Ahmet Arslan, Cahit Turhan, Adil Karaismailoğlu Beyler başta olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkürü bir borç biliyoruz.
Ayrıca, o gün, 50 binden fazla hemşehrimizin katıldığı büyük bir bayram havasında bu tören gerçekleşmiş oldu. Başlı başına katılımın bu kadar heyecanlı, bu kadar kalabalık olması konunun bölge tarafından ne kadar sahiplenildiğini, kıymetli olduğunu gösteren bir örnekti. Cumhurbaşkanımız başta, o törende oldular. MHP Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Bey törene katıldılar. Aynı şekilde, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, ANAP Genel Başkanı İbrahim Çelebi, İYİ Parti Grup Başkanı Sayın İsmail Tatlıoğlu gibi çok sayıda siyasimiz, STK'lerimiz, derneklerimiz, ticaret odalarımız hepsi oradalardı, tüm Çanakkale oradaydı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Ben tekrar, katılan tüm misafirlerimize bir Çanakkale evladı olarak teşekkür etmeyi bir borç biliyorum.
Sayın Başkanım, Kıymetli Grup Başkan Vekilinin ifade ettiği, dün Cumhurbaşkanımızın Külliye'deki yemeğine ilişkin şu ifadeyi kullanmak isterim: Bakınız, sistem değişti. Artık partili Cumhurbaşkanı var, buna alışacağız arkadaşlar. Bunu değiştirme iddianız var. Bizim açımızdan böyle bir imkân yok teknik olarak ama "Var." diyorsanız baş tacı fakat şu anki sistem olduğu müddetçe bu tartışmaları daha makul değerlendirmek durumundayız.
Bakınız, Cumhurbaşkanımız eski yol arkadaşlarına, vekillik yapanlara bu görevi, bu yemeği verdi.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Parayı da bize ödettiriyor.
ALİ KEVEN (Yozgat) - Cebinden versin, cebinden.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Tabii ki eleştirilerinizin hepsini ciddiye alıyoruz, hepsini değerlendiriyoruz; haklı olduğunuz yerler varsa bunları da not ediyoruz, paylaşıyoruz. Fakat bu konuda bizi en son eleştirecek olan parti sizlersiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Turan.
ALİ KEVEN (Yozgat) - Ayıp ya, ayıp ya, ayıp ya!
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Savunulacak yanı yok ki bunun.
ALİ KEVEN (Yozgat) - Babanızın cebinden mi? Ayıp!
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sizi terbiyeye davet ediyorum Beyefendi, terbiyeye davet ediyorum!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ne dedi? Terbiyesiz bir şey demedi.
ALİ KEVEN (Yozgat) - Bunu savunmanın bir anlamı yok. Ayıp ya!
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, bak, ben seni dinledim; dursun, sonra cevap versin.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Terbiyesiz bir şey demedi.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Turan.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Anayasa Mahkemesi defaatle CHP'nin Genel Merkezindeki usulsüz uygulamalardan dolayı ceza kesti; en son 3 milyon küsur ceza kesti. Hata varsa bunu düzeltin, biz de düzeltelim. Ama bunu, böyle, bir siyasi polemik konusu yapmayı, hele gündem dışında bunu yapmayı doğru bulmuyorum.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Devletin parasıyla yemek yemedik biz.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Ayrıca, Sayın Başkanım, sizin derdiniz sadece Sayın Cumhurbaşkanının eski vekillere vermiş olduğu yemek falan değil; siz dün Erbakan Hoca'nın konutta verdiği yemekten sonra tüm Türkiye'yi ayağa kaldıranlarsınız. Siz dün Erbakan Hoca'ya bunu yaptınız, bugün bunu bize yapıyorsunuz, yarın başkasına yapacaksınız. Mesele para verilmesi verilmemesi meselesi değil.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Başkan.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Mesele, sizin olmadığınız her yere "Meşru değil, gayrimeşru." yaklaşımınız. Siz varsanız meşru olacak ama siz yoksanız Erdoğan da suçlu, Erbakan da suçlu, yarınkiler de suçlu. Bu tarzın doğru olmadığı kanaatindeyim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gündeme devam etmek istiyorum izin verirseniz.
İçinde bulunduğumuz hafta Yaşlılar Haftası. Yaşlılarımıza vefa göstermek, kaliteli, huzurlu, mutlu bir hayat sürmelerini sağlamak hepimizin boynunun borcu. "İnsanın gönlünü al ki dünya senin olsun." demişler; sadece bu hafta değil, her zaman büyüklerimizin gönüllerini almayı, dualarını almayı bir görev bilmek durumundayız. Bizler de grubumuzla toplantı yaptık, tartıştık ve bu haftanın da anlamına atıfla bir grup önerisi vererek yaşlılarımızın sorunlarının araştırılmasını öngörüyoruz. Bugün itibarıyla imzalarını bitirip yarın itibarıyla Meclisimize sunmayı planlıyoruz; tüm partilerimizin bu konudaki olumlu kanaatini, tavrını bekliyoruz Sayın Başkanım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Tüm partilerimizin bu konudaki olumlu kanaatini tavrını önemsiyoruz, bu konuda beraber çalışmayı teklif ediyoruz Sayın Başkanım.
Aynı şekilde, dün Nevruz Bayramı'ydı. Nevruz Bayramı tüm insanlık için barışın, kardeşliğin, sevginin, huzurun hâkim olduğu bir dünya adına yeni bir başlangıca vesile olsun temennisiyle tekrar kutluyorum.
Dün 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü'ydü. Tüm Down sendromlu kardeşlerimize, ailelerine sevgilerimizi, saygılarımızı iletiyoruz; farkında olalım diyoruz. Gülen gözleri, su gibi duru yürekleri hep var olsun.
Âşık Veysel'in ölüm yıl dönümüydü, rahmetle anıyoruz.
Vaktim yok diye hızlı geçiyorum.
Aynı şekilde, bugün 22 Mart Dünya Su Günü. "Nehir kenarında bile abdest alırken suyu israf etmeyin." diyen bir anlayışın mensuplarıyız. Su, yaşamdır, gelecektir; hepimizin suya karşı sorumlulukları var. Bu konuda çok daha hassas davranmayı öneriyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.