GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (2/1302) esas numaralı 26.09.2004 Tarih ve 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile 24.06.2004 Tarih ve 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/155) münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:47
Tarih:18.01.2022

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

(2/1302) esas numaralı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi üzerine söz almış bulunuyorum.

Bu kanun teklifini 7 Kasım 2018 tarihinde Parlamentoya verdik. O zaman, tabii, Samsun Bafra Hayvan Barınağında hayvanlara karşı uygulanan kötü muamelenin hemen sonrasında gündeme getirmiştik ama maalesef, geçen zaman dilimi içerisinde buna çok fazla itibar etmediniz. Ondan sonra, 2019 yılında, bu konuyla ilgili bütün siyasi partilerin ortak önergesiyle araştırma komisyonu kuruldu, daha sonra da 19 maddelik yasa değişikliği 2021 yılında Meclise getirildi; biz de o gün, hem araştırma önergesine hem de kanunla ilgili teklife "evet" oyu vermiştik. Hâlbuki, o zaman, işin muhalefet-iktidar yönüne bakmayıp bir samimiyet göstergesi olarak bu teklifi kabul etmiş olsaydınız, ne araştırma önergesine ne de çıkardığımız 19 maddelik kanun teklifine ihtiyaç vardı. Kanunu çıkarmış olmamıza rağmen, maalesef, eksikliklerin tamamı karşılanmadı. Özellikle bizim kanun teklifimizde -"hayvan hakları kanunu" olarak biz bunu isimlendirmiştik- yine buna paralel olarak hayvanların hissi varlıklar olduğuna dair düzenlemeler de yer almıştı. Kanun teklifimizde hayvanlar üzerinden ekonomik çıkar sağlanması yasaklanmaktaydı. Sahipli ya da sahipsiz hayvanı öldüren veya zarar veren kişiler hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası bizim kanun teklifimizde yer almıştı. Maalesef, bugün, istediğimiz karşılığı bu kanun yerine getirmedi. Eğer bu oylamayla da bunu kabul ederseniz, en azından bundan önce kabul ettiğimiz kanunun da bir noktada eksikliklerini gidermiş oluruz.

Tabii, illa bir olay çıkacak ki Türkiye'de konular gündeme gelsin. Geçtiğimiz günlerde de Gaziantep'te 2 pitbull köpeği 4 yaşındaki Asiye'ye saldırmış ve küçük Asiye ölümden dönmüştü. Onun üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız olaya el koydu, işte belli yasaklar getirdi. Hâlbuki bu kanunun bunu karşılaması lazım. Aynı şekilde, bu açıklamanın üzerinden daha zaman geçmeden, yine Bahçeşehir'de yabancı uyruklu bir vatandaş, böyle, sanki eğlenircesine 2 köpeğin üzerine arabasına sürmüş, birinin ölmesine sebep olmuştu; kişi, buna paralel olarak da maalesef, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış idi.

Şimdi, demek ki kanunları çıkarmak bir noktada yetmiyor; en azından bunlarla ilgili sonuçların da muhakkak takipçisi olmak lazım. Sayın Cumhurbaşkanının da söylediği gibi, hayvanların kapalı ortamlarda değil, kendi doğal ortamlarında muhafaza edilmesi lazım. Biz, buna örnek olarak Samsun Kızılırmak Delta havzasını gösterebiliriz. Bugün Kızılırmak Deltası'nın toplam 56 bin hektar alanı bulunmaktadır; deltada birinci, ikinci, üçüncü derecede doğal sit alanları ve yaban hayatını geliştirme sahasının yanı sıra Ramsar alanları da bulunmaktadır. Delta, sulak alanları, doğal işlevleri ve ekonomik değerleriyle dünyanın en önemli ekosistemlerinden birini oluşturmaktadır; 355 ayrı bitki türüne sahiptir; delta, balık türü bakımından da oldukça zengindir. Yine, birçok balık türüne ev sahipliği yapan deltada 11 familyaya ait 29 çeşit balık türü bulunmaktadır. Türkiye'de bulunan 483 kuş türünün 354'ü yine Kızılırmak Deltası'nda yaşamaktadır. Kuş Cenneti, kuşların üremesi, kışlaması ve göçü bakımından da önemli bir konuma sahiptir. Delta, göç yolunda 150 bin kuşa barınma imkânı sağlamaktadır. Ülkemizde bulunan memeli türünün yüzde 22'si yine Kızılırmak Deltası'nda bulunmaktadır. Yine, aynı şekilde, doğal hayatın tarifi açısından belki de Türkiye'de ender olan yılkı atlarının özgürce yaşadığı bir ortam Kızılırmak Deltası'nda mevcuttur. Buna paralel olarak Türkiye'deki manda varlığının önemli bir kısmı Bafra bölgesindedir; yine, burada, doğal ortamda yaşamaktadır. Dolayısıyla, hayvanların yaşayacağı ortamlar kendi doğal ortamlarıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Tamamlıyorum Başkanım.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Yaşar.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Belediyelerin kendi bütçeleriyle bunu yapması mümkün değildir, muhakkak merkezî bütçeden bununla ilgili pay ayrılması lazım ki hayvanların doğal ortamında yaşamasına yönelik yatırımlar yapılabilsin.

Tabii, bütün bunları konuşurken biz, henüz, hayvanlara sağlanan mamaların üzerindeki yüzde 18 KDV'yi çözmüş değiliz. Yani bunun bir izahı yok, bu salondaki hiçbir milletvekili bunun izahını yapamaz.

Sayın Başkan Vekilimiz, inşallah, hiç olmazsa bu hayvan mamaları üzerindeki KDV'yi yüzde 18'den yüzde 1'e düşürürüz diye ümit ediyorum.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - KDV üzerinde yeniden bir sadeleştirme yapılıyor, çalışılıyor.

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Evet, zaman zaman bu kürsüden bazı ifadelerde bulunduk; özellikle, doğal gaz ücretlerinin tekrardan kademelendirilmesine yönelik çalışma olsun, müteahhitlerin haklarının fiyat farkı kararnamesiyle sağlanması gibi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BEDRİ YAŞAR (Devamla) - İnşallah, bu da öyle bir şeye vesile olur, hayvan mamasındaki KDV yüzde 1'e düşer diyor, bu kanun teklifine olumlu oy vereceğinizi ümit ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)