2006-01-09 - 11:40
TBMM BAŞKANI BÜLENT ARINÇ; "TÜRKİYE HER GEÇEN GÜN DAHA GÜÇLÜ, DAHA YAŞANILIR VE DAHA ÖZGÜR BİR ÜLKE HALİNE GELİYOR."
Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınlayan TBMM Başkanı Arınç; Türkiye, Doğunun ve batının ortasında kendine özgü kültürü, geleneği ve birikimiyle adeta bir yıldız gibi parlıyor. Bizi böylesine güçlü kılan özellikler; büyük medeniyet geleneğimiz, derin kültürel varlığımız ve dayanışma ruhumuzdur." dedi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
TBMM Başkanı Arınç'ın mesajı şöyle;

"Ülkemizin ve tüm İslam aleminin iki dini bayramından biri olan Kurban Bayramı'nı yeniden yaşamanın sevinci içerisindeyiz. Bugün, bütün milletimiz bir kez daha kardeşlik, dostluk ve yardımlaşma duygularını pekiştirecektir.

Türkiye her geçen gün daha güçlü, daha yaşanılır ve daha özgür bir ülke haline geliyor. Doğunun ve batının ortasında kendine özgü kültürü, geleneği ve birikimiyle adeta bir yıldız gibi parlıyor. Bizi böylesine güçlü kılan özellikler; büyük medeniyet geleneğimiz, derin kültürel varlığımız ve dayanışma ruhumuzdur.

İşte dini bayramlarda en büyük özelliklerimizden biri olan dayanışma ruhumuz bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Eminim ki; her vatandaşımız kurbanlarından, evlerindeki yiyeceklerinden muhtaç olan diğer kardeşlerimize ikram edecektir. Her sokakta, her evde yardım için koşturan, gayret eden fedakar evlatlarımız olacaktır. Biz bu büyük özelliğimizi depremlerde, felaketlerde gösterdik. Eminim ki; bu bayram da muhtaç vatandaşlarımız için göstereceğiz.

Bu bayramda bir fedakarlıkta daha bulunmamız gerekir. O da Güney Asya'da meydana gelen doğal felaketlerden etkilenen Müslüman kardeşlerimize yardımcı olmaktır. Kardeş ülke Pakistan'da büyük bir felaket yaşandı. Binlerde Müslüman kardeşimiz öldü, on binlercesi yaralandı ve evsiz kaldı. Şimdi kara kışla birlikte onların barınma ve yiyecek ihtiyaçları başlayacak. Kurban Bayramı'nda bu kardeşlerimizin yardımına koşmanın tam vaktidir. Kurbanlarınızı oraya bağışlayın ya da maddi durumu iyi olanlar bir kurban da oraya bağışlasın. Böylece tüm dünyaya milletimizin yardımseverliğini bir kez daha gösterelim. İslam dünyasına Türkiye'nin kardeşlerini düşündüğünü, yardıma muhtaç herkese bir kez daha ispat edelim.

Bu yılın hemen başında ülkemizdeki bir çok güzel gelişmeye rağmen, sağlığımız için tehdit oluşturacak bir olayı da yaşıyoruz. Bazı bölgelerde çıkan ve tüm dünyada tedirginlik meydana getiren "Kuş gribi" vakaları ciddi bir tehlike oluşturuyor. Hükümetimiz sorunla çok yakından ilgileniyor ve gereken tedbiri alıyor. Ancak bu vaka bir gerçeği daha ortaya koydu ki, millet olarak biz de bu gibi sorunlarla yakından ilgilenmeliyiz ve tedbirleri almalıyız.

Bu tür alanlarla ilgilenenler başta olmak üzere, tüketici olarak tüm halkımız; sağlığımızı tehdit eden böylesi ciddi sorunlarla yakından ilgilenmeli, bilinçlenmeli, uyarılara uymalıdır.

Toplumsal duyarlılık, bilgilenme ve önleyici tedbirler alma konusu hükümetin olduğu kadar her bireyin de görevidir. Çocuklarımızı, aile fertlerimizi böylesi konularda eğitimden geçirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Aksi takdirde her şeyi devletten beklersek sorunları çözmemiz mümkün olmayacaktır.

Eminim ki, sahip olduğumuz tecrübe ve imkanlar sayesinde hükümetimiz şu andaki sorunu daha da büyümeden önleyecektir. Ancak bu gibi problemler her zaman başımıza gelecektir. Bu yüzden bilinçli topluma her zaman ihtiyacımız olacaktır. Halkımızın bu konuda duyarlı olacağına ve üzerine düşen görevleri yerine getireceğine inanıyorum.

Bu yıl Meclisimiz, çeşitli sosyal problemlerle yakından ilgilenecektir. Sadece sağlık sorunları değil, toplumumuzu ilgilendiren her türlü sorunla yakından ilgilenecek ve çözümler bulmak için öncülük edecektir. Milletvekillerimiz ve Meclis Başkanlığımız halkımızın sorunlarıyla birebir ilgilenmek için her türlü fedakarlığa hazırdır. Milletiyle bütünleşen, birlikte hareket eden bir Meclis'in ülkemizin refahı, demokratikleşmesi ve gelişimine büyük katkı sağlayacağına eminiz.

Özgür, müreffeh ve güçlü bir ülke olmak için ayrım yapmaksızın tüm milletimizin el ele vermesi gerekir. Bir ferdin eksikliği bile ülkemiz için önemli bir kayıptır.

Bu bayramı, dayanışma ruhumuzu, kardeşlik hukukumuzu pekiştirecek bir fırsat olarak görmeliyiz. Komşularımızı, akrabalarımızı, kapısının çalınmasını bekleyen kimsesizleri, fakirleri ziyaret etmeli ve sevgimizi ifade etmeliyiz.

Halkımızın mübarek Kurban Bayramı'nı kutluyorum. Her bireyi tek tek kucaklıyor, sevgi ve saygılarımı gönderiyorum.

Bu bayramda Hac'da olan vatandaşlarımızın bayramını tebrik ederek, ülkemize selametle dönmelerini temenni ediyorum.

İslam dünyasında savaşlardan, afetlerden dolayı acı çeken Müslüman kardeşlerimiz başta olmak üzere, tüm İslam aleminin de bayram vesilesiyle mutlu ve huzurlu olmalarını yüce Allah'tan diliyorum."