2012-12-05 - 11:38
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78'inci yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan TBMM Başkanı Çiçek, sevgi, saygı, şefkat, hoşgörü, fedakarlık, özlem, hasret gibi duyguların varlıklarında somutlaştığı, yaşamın tebessüm eden yüzü olan kadınların, toplumsal hayatta özel bir yere sahip olduğunu vurguladı.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'de yaşanılan sorunların çözümünün en etkili yolunun, kadınların karar alma süreçlerine aktif bir şekilde katılmalarını temin etmek olduğunu belirterek, ''Bu noktada anayasal kuruluşlar başta olmak üzere, toplumun bütün katmanlarına ve sivil toplum kuruluşlarına görevler düşmektedir'' dedi.
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78'inci yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Çiçek, ''Sevgi, saygı, şefkat, hoşgörü, fedakarlık, özlem, hasret gibi duyguların varlıklarında somutlaştığı, yaşamın tebessüm eden yüzü olan kadınların, toplumsal hayatta özel bir yere sahip olduğunu vurguladı.
Çiçek, iyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta her zaman feragat sahibi olan ve sorumluluk bilinciyle hareket eden kadınların, Türk milletinin tarih sahnesinde yeniden yer alma mücadelesi verdiği İstiklal Savaşı'nın destan yazan kahramanları olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
''Cumhuriyetin kuruluşu ile kadınlarımızın sosyal yaşamdaki statüleri anayasal güvence altına alınmış ve toplumsal yaşamda daha görünür hale gelmişlerdir. Devletimizin kuruluşunda, Cumhuriyetin kökleşip yerleşmesinde kadınlarımız özel bir yer edinmişler ve ülkemizin kalkınmasında büyük bir özveri ile görev üstlenmişlerdir.
Parlamentomuzun ilk başkanı ve devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğündeki TBMM'nin 1934 yılında aldığı en önemli kararlardan biri kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkını vermek olmuştur. Kadınlarımız, geçtiğimiz 78 yıllık süreçte, sahip oldukları yasal ve anayasal haklar itibarıyla hep daha ileri gitmeyi başarmışlardır. Kadınlara eşit vatandaş statüsü tanımayan ülkelerin bulunduğu günümüzde, ülkemiz, kadınlarına pozitif ayrımcılığı Anayasal güvence altına almış nadir ülkelerden biri haline gelmiştir.
Kadınlarımız, bugüne kadar tarımdan sanayiye, siyasetten bürokrasiye, eğitimden sağlığa, yargıdan iş dünyasına kadar hayatın her alanında büyük başarılara imza atmışlar ve çağdaş Türkiye'nin güvencesi olmuşlardır.
Yaşadığımız sorunların çözümünün en etkili yolu, kadınlarımızın karar alma süreçlerinde aktif bir şekilde katılmalarını temin etmektir. Bu noktada anayasal kuruluşlar başta olmak üzere, toplumun bütün katmanlarına ve sivil toplum kuruluşlarına görevler düşmektedir.
Bu noktada Meclisimiz'de görev yapan kadın milletvekili temsil oranının yüzde 14'e ulaşması son derece sevindiricidir. Bu oranın gelecek yıllarda daha da yükselmesi ortak temennimizdir. TBMM, bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da kadınımızın sosyal, siyasal ve ekonomik statüsünün güçlendirilmesi için öncülük görevini sürdürecektir.
Bu vesileyle, kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78'inci yılını bir kez daha kutluyorum.''
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78'inci yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Çiçek, ''Sevgi, saygı, şefkat, hoşgörü, fedakarlık, özlem, hasret gibi duyguların varlıklarında somutlaştığı, yaşamın tebessüm eden yüzü olan kadınların, toplumsal hayatta özel bir yere sahip olduğunu vurguladı.
Çiçek, iyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta her zaman feragat sahibi olan ve sorumluluk bilinciyle hareket eden kadınların, Türk milletinin tarih sahnesinde yeniden yer alma mücadelesi verdiği İstiklal Savaşı'nın destan yazan kahramanları olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
''Cumhuriyetin kuruluşu ile kadınlarımızın sosyal yaşamdaki statüleri anayasal güvence altına alınmış ve toplumsal yaşamda daha görünür hale gelmişlerdir. Devletimizin kuruluşunda, Cumhuriyetin kökleşip yerleşmesinde kadınlarımız özel bir yer edinmişler ve ülkemizin kalkınmasında büyük bir özveri ile görev üstlenmişlerdir.
Parlamentomuzun ilk başkanı ve devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğündeki TBMM'nin 1934 yılında aldığı en önemli kararlardan biri kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkını vermek olmuştur. Kadınlarımız, geçtiğimiz 78 yıllık süreçte, sahip oldukları yasal ve anayasal haklar itibarıyla hep daha ileri gitmeyi başarmışlardır. Kadınlara eşit vatandaş statüsü tanımayan ülkelerin bulunduğu günümüzde, ülkemiz, kadınlarına pozitif ayrımcılığı Anayasal güvence altına almış nadir ülkelerden biri haline gelmiştir.
Kadınlarımız, bugüne kadar tarımdan sanayiye, siyasetten bürokrasiye, eğitimden sağlığa, yargıdan iş dünyasına kadar hayatın her alanında büyük başarılara imza atmışlar ve çağdaş Türkiye'nin güvencesi olmuşlardır.
Yaşadığımız sorunların çözümünün en etkili yolu, kadınlarımızın karar alma süreçlerinde aktif bir şekilde katılmalarını temin etmektir. Bu noktada anayasal kuruluşlar başta olmak üzere, toplumun bütün katmanlarına ve sivil toplum kuruluşlarına görevler düşmektedir.
Bu noktada Meclisimiz'de görev yapan kadın milletvekili temsil oranının yüzde 14'e ulaşması son derece sevindiricidir. Bu oranın gelecek yıllarda daha da yükselmesi ortak temennimizdir. TBMM, bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da kadınımızın sosyal, siyasal ve ekonomik statüsünün güçlendirilmesi için öncülük görevini sürdürecektir.
Bu vesileyle, kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78'inci yılını bir kez daha kutluyorum.''
