Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, gündeme geçmeden önce 3 milletvekiline gündem dışı söz verdi.
MHP Antalya Milletvekili Hilmi Durgun, Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde bir defa altın kemer kazanan güreşçilere "devlet sporcusu" ünvanı verilmesi ve sporcu şeref aylığı bağlanması amacıyla MHP grubu olarak hazırladıkları kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunduklarını açıkladı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Türkiye'de demokrasinin büyük bir tehdit altında olduğunu öne sürerek, seçilmiş bir milletvekili, 14 belediye başkanı, sanatçılar, gençler ve sendikacıların bugün cezaevinde olduğunu söyledi.
Muhalefetsiz bir Türkiye'nin istendiğini savunan Başarır, "Orta Doğu'da seçimle gelen iktidarlar ne yaptı? Televizyon kanallarını kapattı, muhalifleri, siyasileri tutuklattı. Muhalefeti yok etti. Şimdi o ülkedeki insanlar bir dilim ekmeğe muhtaç. Afrika'da, üçüncü dünya ülkelerinde bunu gördük. Türkiye'yi de böyle yapmak istiyorlar. Yarın hepimiz için geç olabilir. Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz; iradenize sahip çıkın, demokrasiye sahip çıkın." ifadelerini kullandı.
Başarır, "Biz, belediye başkanlarımızın arkasındayız." dedi.
Başarır'ın konuşmasını tamamlamasının ardından CHP sıralarındaki milletvekilleri, haklarında soruşturma yürütülen bazı belediye başkanlarının fotoğraflarıyla "Hak, hukuk, adalet" sloganları attı.
AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen, Srebrenitsa Soykırımı'nın 30. yılı olduğunu anımsatarak, "Srebrenitsa'da yaşanan bir savaş değil, bir insanlık suçuydu. Bir ihmal değil, bilinçli bir suskunluktu. O gün sadece bir şehir değil, insanlık da düşürüldü." diye konuştu.
Etnik kimlikleri ve inançları sebebiyle Srebrenitsa'da yaşanan soykırımın, bugün Müslüman oldukları için Gazze'de, Filistin'de tekrarlandığını söyleyen Özen, "Srebrenitsa'da olduğu gibi Gazze'de de masum insanların hayatları, uluslararası siyaset ve çatışmaların kurbanı olmaktadır." dedi.
Özen, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda, 11 Temmuz 1995'in Srebrenitsa Soykırımını Uluslararası Düşünme ve Anma Günü ilan edildiğini, bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla genelge yayımlandığını da anımsattı.
TBMM Genel Kurulunda siyasi partilerin grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yeni Yol Partisi Grup Başkanvekili Mehmet Emin Ekmen, Meclis'in gündemin "zirai don mağduru çiftçiler, en düşük emekli maaşı, asgari ücret, gıda enflasyonu"nun olması gerektiğini belirterek, "Maalesef tek bir merkezden yürütülen yargı operasyonları bizi fasit bir daireye hapsediyor. Bu, sadece tutuklanan kişilerin özgürlüğünün kısıtlanması değil milletimizin hakkı olan gündemin de işgali anlamına geliyor." diye konuştu.
Ekmen, Sözcü TV'ye uygulanan 10 günlük yayın durdurma cezasının yargıdan dönmesini umut ettiğini söyledi.
Srebrenitsa Soykırımı'nın 30. yılı olduğunu anımsatan Ekmen, "Srebrenitsa'daki soykırımın çok daha vahim bir halini bugün Gazze'de de yaşıyoruz." ifadesini kullandı.
- "Srebrenitsa insanlığın utancı, Avrupa'nın vicdan sınavı"
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, Pençe-Kilit Harekat bölgesinde bölücü terör örgütü mensuplarınca kullanılan bir mağaradaki arama-tarama faaliyeti sırasında metan gazına maruz kalarak şehit olan 12 askere Allah'tan rahmet diledi.
Çömez, bu konuya ilişkin Milli Savunma Bakanlığınca yapılan açıklamayı eleştirdi ve verdikleri yazılı soru önergelerinin cevaplanmasını istedi.
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, 11 Temmuz 1995'te Avrupa'da, Birleşmiş Milletlerin güvenli bölge ilan ettiği bir şehirde 8 binden fazla masum Boşnağın dünyanın gözleri önünde katledildiğini anlatarak, "Srebrenitsa insanlığın utancı, Avrupa'nın vicdan sınavı, adaletin nasıl suskun bırakıldığının en açık delilidir." yorumunu yaptı.
Dünyanın aynı utancı bugün Gazze'de tekrar yaşadığını belirten Kılıç, "Dün Boşnaklar ölüm kuyularına gömülürken susanlar bugün Filistin'de bombalarla yok edilen bebeklerin, yetim bırakılan çocukların, yurtlarından sürülen mazlumların çığlığına yine kulaklarını tıkıyor." diye konuştu.
- "İnanıyoruz ki bu Meclis, bu büyük barışı gerçekleştirecek"
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma ve kendini feshetme çağrısına ilişkin, "Kürt sorununda ve Kürt-Türk ilişkilerinde yepyeni bir sayfa açıldı, yeni bir başlangıcın önemli bir adımı atıldı." dedi.
Bu sürecin sonunda tüm toplumun kazanacağını dile getiren Koçyiğit, "Bizler DEM Parti olarak bu sabah kamuoyuyla paylaşılan sayın Öcalan'ın açıklamasını desteklediğimizi güçlü bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilan ediyoruz." diye konuştu.
Terörsüz Türkiye hedefi kapsamında Meclis'te kurulması planlanan komisyonun hızla kurulması ve yaz boyunca çalışması için harekete geçilmesi gerektiğini ifade eden Koçyiğit, "İnanıyoruz ki bu Meclis, bu büyük barışı gerçekleştirecek bir Meclis olacaktır. Meclisin bunu başaracak güce ve iradeye sahip olduğuna ilişkin güvenimiz tamdır." ifadesini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, bazı CHP'li belediye başkanları hakkında yürütülen soruşturmalara tepki gösterdi.
Günaydın, Genel Kurul'da AK Parti ve MHP sıralarına dönerek, "Belli ki karar süreçleri sizin dışınızda şekilleniyor ve siz de bu karar süreçlerini televizyonlardan izliyorsunuz. Size tavsiyem şudur; Bugün AKP, MHP milletvekilleri Antalya'da Adana'da dolaşsınlar." dedi.
Hukuka aykırı operasyonlar yapıldığını ileri süren Günaydın, "CHP zorla bir yere getirilebilecek, tehdit edilerek arkadaşlarını satacak, Genel Başkanını, milletvekilini, yolda size teslim edecek, belediye başkanını unutacak, Ankara'ya dönüp salon siyaseti yapacak, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma hedefinden vazgeçecek bir parti değildir." diye konuştu.
- "Buradaki varlığımızı seçime borçluyuz"
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca sosyal medya platformu X'in yapay zeka uygulaması "Grok" programıyla ilgili başlatılan soruşturmaya ilişkin, "Biz daha evvel TBMM'de sosyal medyayla alakalı bir düzenleme yaptık; belki zaman içerisinde bu kadar hızlı gelişen bir mecra için yine farklı düzenlemeler de yapma ihtiyacımız olabilir." şeklinde konuştu.
Grok'un kendisine öğretilenleri yansıtan bir ayna olduğunun altını çizen Zengin, "Son zamanlarda kendisine sorulan sorular üzerine Sayın Cumhurbaşkanımızla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'le ve Peygamber Efendimizle alakalı pek çok çirkin ifadeler, küfürler görüyoruz. Bu olan bitenler karşısında hiçbir şey yapmamak mümkün değil." dedi.
Zengin, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun konuyla ilgili olarak X platformuyla iletişime geçtiğini ve kötü ifadelerin yer aldığı içeriklerin engellenmesiyle alakalı girişimde bulunduğunu anlattı.
CHP Grup Başkanvekili Günaydın'ın açıklamalarına da cevap veren Zengin, "Bunlar birer yargısal süreçtir; biz burada yasamanın bir parçasıyız, yasama adına biz buradayız ve kendi bulunduğumuz yerde de bilgimizle, bildiğimiz siyaset anlayışımızla Türkiye'de hukukun işlemesi için uğraşıyoruz ve her an da burada hukuk inşa ediyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Zeydan Karalar'ın tutuklanmasına tepki gösteren CHP milletvekillerinin kürsüyü işgal ederek slogan atmasına ilişkin ise Zengin, "Genel Kurul bir eylem yeri değil. Biz sözlerimizle, kelimelerimizle buradayız." dedi.
Milletvekillerinin, TBMM'ye genel seçim sonuçlarına göre geldiğini hatırlatan Zengin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugüne kadar buradaki varlığımızı seçime borçluyuz ve buradaki seçimler yerel seçimler değil, burası genel seçim sonucu gelinen bir yer. Bunun tekrar hatırlanmasında fayda var, hepimizin dağılımını sağlayan şey budur. Bugüne kadar defaatle seçime girdik, Cumhurbaşkanımız da seçilerek buraya geldi fakat siz bunları unutuyorsunuz. Sadece ve sadece kendi başardığınız seçimleri geçerli, kendi başardıklarınızı haklı bir seçim sayıp diğerlerini reddediyorsunuz; şu anki tavrınız onu gösteriyor.
Sayın Devlet Bahçeli de dün konuşmasında ifade ettiler, bir an evvel iddianamenin yazılmasını çok önemsiyoruz. Bu iddianameler bir an evvel yazılmalı, yazıldığı takdirde biz de bunları daha yakından görme ve takip etme imkanına sahip olacağız ve bu yargılama süreçleri de en hızlı şekilde tamamlanmalı. Hiçbir olay da birbirine benzemiyor aslında. Manavgat'ta yaşananı hiç anmıyorsunuz, o söylendiği zaman, 'Evet, olabilir, biz de onu atacağız, dışlayacağız' diyorsunuz. İzmir'de yaşanan konularla alakalı, konut problemiyle alakalı, bunlar birbiriyle aynı şeyler değil, birbirinden farklı."
Genel Kurulda, Yeni Yol Partisinin "Olağanüstü kanun hükmünde kararname (KHK) ile ihraç edilenler", İYİ Parti'nin "tarım sektörü", DEM Parti'nin "yargı" ve CHP'nin "yerel yönetimler"e ilişkin grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerinde söz alan Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ilan edilen olağanüstü hal kapsamında çıkarılan KHK'lerin başlangıçta darbe girişimine karışan unsurlarla mücadele amacı taşıdığını ancak daha sonra kalıcı mağduriyetlere yol açtığını savundu.
KHK'lerin zamanla darbe teşebbüsü ya da söz konusu teşebbüs içerisinde rol oynayan kişilerle ilişkisi bulunmayanları da kapsar hale geldiğini ileri süren Şahin, KHK mağdurlarının TBMM'den adalet beklediğini söyledi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, bölücü terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'ın görüntülü mesajına tepki göstererek, şunları kaydetti:
"Sözcü televizyonu karartılıyor, teröristbaşı bu sabah İmralı'da neredeyse basın toplantısı düzenliyor, talimatlar yağdırıyor. Diyor ki; 'Meclis'te komisyon kurulsun, bu komisyon yasayla kurulsun, bütün partiler katılsın.' Dünyanın hangi ülkesinde, terör örgütünün elebaşı, millet iradesinin tecelligahı bir çatıya talimat vermiştir, şiddetle reddediyorum. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti devletini bir alçağın önünde diz çökecek bir görüntüye layık görenleri de reddediyorum. Evet, bu ülkede barış, huzur, dostluk, kardeşlik, refah olmalı, demokrasinin kurumları çalışmalı ama ülkede eğer iktidar bunu beceremediyse ve son çare terör örgütünden veya onun elebaşından talimat almayı uygun gördüyse onları da reddediyorum."
İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, partisinin grup önerisine ilişkin yaptığı konuşmada, çiftçilerin yüksek borçlara sahip olduğunu belirterek, verilen destekleri yetersiz olduğu gerekçesiyle eleştirdi.
Usta, "Tarımı sadece tarımdan ibaret zannetmemek lazım, tarım aynı zamanda gıda enflasyonu demektir, tarım aynı zamanda kentleşme sorunu, çocukların eğitimi sorunu, beslenme sorunu demektir. Dolayısıyla madem 'öncelikli sektör' diyorsunuz, o zaman tarım sektörünü desteklemeniz lazım. Araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin önergemize sizlerden destek bekliyoruz." dedi.
Partisinin grup önerisi üzerine söz alan DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, Kobani davasının yargı ve siyaset tarihinde kara bir leke olduğunu ve artık bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini savundu.
CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, partisinin grup önerisine ilişkin yaptığı konuşmada, tutuklama işleminin "cezalandırma ve kan gütme" gayesi olan bir işlem haline getirildiğini ileri sürdü.
Bayraktutan, CHP'li belediyelere yönelik operasyonları eleştirerek, "Ben 25 yıl ceza avukatlığı yaptım. Bu ülkede hukukun bağımsız olduğunu, yargının bağımsız olduğunu kime yutturacaksınız arkadaşlar? Talimat üzerine yapılıyor bütün bunlar." dedi.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Yeni Yol Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda daha sonra en düşük emekli aylığının artırılmasına yönelik düzenlemeyi de içeren kanun teklifinin görüşmelerine geçildi.
