2005-03-31 - 15:06
Komisyon Başkanı Yahya Akman, yasal zorunluluklara uyulmadan toplanan tasarruflarla faaliyet gösterdiği iddia edilen bazı ticari kuruluşların, vatandaşların mağduriyetine sebep verdiği iddialarını içeren dilekçelerin birleştirildiğini bildirdi.
TBMM Dilekçe Komisyonu'na bilgi veren Endüstri Holding Mali Müşaviri Ali Özgen, holdingin borçlarını ödemeye yetecek gayrimenkulü olduğunu ancak, haciz nedeniyle bunları satamadıklarını belirterek, ''Bizden önceki yönetim, halkı dolandırmış. Şirketin yönetim kurulu üyeliğine 2'si hırsız, 1'i kaçakçılık suçundan sabıkalılar seçilmiş'' dedi.
TBMM Dilekçe Komisyonu'nda, bazı holdingler tarafından özellikle yurtdışında toplanan tasarruflarla ilgili şikayet dilekçeleri görüşüldü.
Komisyon Başkanı Yahya Akman, yasal zorunluluklara uyulmadan toplanan tasarruflarla faaliyet gösterdiği iddia edilen bazı ticari kuruluşların, vatandaşların mağduriyetine sebep verdiği iddialarını içeren dilekçelerin birleştirildiğini bildirdi.
Faaliyetleri hakkında bilgi vermek üzere verilen davet edilen 12 holdingden sadece YİMPAŞ, Kombassan, Endüstri Holding ve 21. YY Büyük Anadolu Holding temsilcileri toplantıya katıldı.
''AVUKAT TUTACAK PARAMIZ YOK''
Endüstri Holding Mali Müşaviri Ali Özgen, holdingde 2004'ten itibaren çalışmaya başladığını anımsattı. Özgen, holdingin yönetim kuruluna seçilen 7 üyenin ''2'sinin hırsızlık, 1'inin ise kaçakçılık suçundan sabıkalı olduğunu'' ifade etti.
Şirketin kar etmeden kar payı ödediğine değinen Özgen, ''Bizden önceki yönetim sahtekarlık yapmış, halkı dolandırmış... Lükse dalmış, saraylarda yaşamış. Yönetim boşluğu nedeniyle holding batma aşamasına getirilmiş'' dedi.
Holdingin borçlarını ödemeye yetecek kadar gayrimenkulü olduğunu ancak, haciz nedeniyle gayrimenkulleri satamadıklarını söyleyen Özgen, ''Şirketimizden alacağı olmayan bazı işçiler bile, 2 yıllık maaşını alamadığı gerekçesiyle mahkemeye başvuruyor. Hakkımızı savunmak için avukat tutacak paramız yok. Birçok masrafı cebimizden yapıyoruz'' diye konuştu.
Kombassan Yönetim Kurulu Üyesi Namık Güler ise holdinglerinin bünyesinde 50 işletme ile 33 anonim şirket bulunduğunu, komisyon için gerekli her türlü bilgi ve belgeyi sunacaklarını söyledi.
''YANLIŞ KARARIMIZLA FAALİYETİMİZ OLDU''
21. YY Büyük Anadolu Holdingin Yönetim Kurulu Üyesi Yakup Yöntem, 1994 krizinden sonra yurtdışından para toplamaya başladıklarını, 1996'da ise holdingleşerek SPK'ya üye olduklarını ifade etti.
Doktor olmasına rağmen ''gazete çıkarma işine de girerek bazı yanlış kararlar aldığını'' söyleyen Yöntem, şöyle dedi:
''Sigorta ve gazetecilik, anlamadığımız bir işti. Bu sektörlere girerek hata yaptığımızı anladık. O dönemlerde sistemin eksikliklerini gündeme getirdik. Bunun için de yuhalandık.
Sistemin eksik ve hatalı olduğunu gördükten sonra holding olarak bilançolu sisteme geçtik. Holdingler, birer kanayan yara... 100 binlerce mağdur var. Bu durum, banker olayından daha da kötü.''
''DOĞRU İLE EĞRİ KARIŞTIRILMAMALI''
YİMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar, 7 kişi ile 1982'de kurdukları şirketin 1984'te SPK'ya kayıt yaptırdığını; halka açık 3 şirketleri olduğunu; şimdiye kadar 10 kez sermaye artırımı yapıldığını; holding bünyesinde 40 şirket, 17 fabrika ve 40 ilde mağazaları bulunduğunu bildirdi.
Uyar, ''Enflasyon baz alınarak yapılan hesaplamaya göre, yüzde 1800 kar ettiğimiz yıl oldu. Trilyonlarca verginin yanı sıra ortaklarımıza da trilyonlarca lira kar payı ödedik. Doğru ile eğri birbirine karıştırılmamalıdır. Bizim holding tarafından din istismarcılığı veya ortakların mağduriyeti söz konusu olamaz. 120 bin ortağımız arasında her gruptan insan bulunuyor. Şimdiye kadar toplanan paraların 1.5 katı değerinde gayrimenkulümüz var'' diye konuştu.
''MAĞDUR SAYISI BELİRSİZ''
SPK Başkanlığı Ortaklık Finans Daire Başkanı Vahdettin Ertaş, 5 kişi tarafından şirket kurulup, yurtdışında para toplanabildiğini, çok sayıda vatandaşın parasını kimlere verdiğini dahi bilmediğini söyledi.
Söz konusu holdinglerin, 2001 krizinden sonra yurtdışından çok fazla para toplayamadıklarının gözlendiğini kaydeden Ertaş, şöyle devam etti:
''Holdingler tarafından para toplanması 2 kişi arasındaki sözleşmedir. Mağduriyet de holding ile para veren arasında... Bu mağduriyetler SPK'ya bildirilmediğinden mağdur sayısı belirsiz; işletme ile ortağı arasında kalıyor. 300 bin mağdur olduğunu tahmin ediyoruz. Ama bu sayı, sadece tahmin...
Toplanan paraların tamamı şirketin kasasına gitmiyor. 100 lira toplanıyor, 10 lira kasaya giriyor. Paranın çoğu temsilcilere, aracılara, başka şirketlere gidiyor. Mahkemelerin bilirkişileri bile şirketlerin ortaklık yapısını ve toplanan parayı tespit edemiyor. Envanter çıkarılıp, yeniden düzenlenmeli. Sorunun çözümü için özel bir kanuna ihtiyaç var.''
İHLAS FİNANS'IN BORÇLARI...
Vahdettin Ertaş, faaliyeti durdurulan İhlas Finans'ın borç ödemeleri konusunda da komisyona bilgi verdi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından 2001'de faaliyet izni kaldırılan İhlas Finans'ın 222 bin 333 hesabından 113 bininin bakiyesinin ödenerek kapatıldığı, 108 bine yakın hesaba ise ödeme yapılmaya devam edildiğini bildirildi.
İhlas Finans mağdurlarına şimdiye kadar 217 trilyon lira ödeme yapıldığı, halen 106 trilyon lira borcu kaldığı kaydedildi.
''BANKER KRİZİNE DÖNÜŞMEK ÜZERE''
Komisyonda görüşlerine başvurulan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün ise konunun, sadece holdinglere ortak olduğu için mağdur vatandaşlar yönünden ele alınmaması gerektiğini, bu holdinglerin çok sayıda tüccara olan borçlarını da ödeyemez hale geldiğini söyledi.
Holdinglerin, alışveriş yaptıkları 200'e yakın büyük firmayı mali sıkıntıya soktuğunu ileri süren Aygün, yüzlerce firmanın büyük holdinglerden alacağını tahsil edemediği için iflasın eşiğinde olduğuna dikkati çekti.
''Bazı holdinglerin işi dolandırıcılığa dönüştürdüğünü'' ifade eden Aygün, ''Sahte çek ve hisse senedi ile para topluyorlar. Banker krizine dönüşmek üzere. Bir an önce tedbir alınmalı'' dedi.
TBMM Dilekçe Komisyonu'nda, bazı holdingler tarafından özellikle yurtdışında toplanan tasarruflarla ilgili şikayet dilekçeleri görüşüldü.
Komisyon Başkanı Yahya Akman, yasal zorunluluklara uyulmadan toplanan tasarruflarla faaliyet gösterdiği iddia edilen bazı ticari kuruluşların, vatandaşların mağduriyetine sebep verdiği iddialarını içeren dilekçelerin birleştirildiğini bildirdi.
Faaliyetleri hakkında bilgi vermek üzere verilen davet edilen 12 holdingden sadece YİMPAŞ, Kombassan, Endüstri Holding ve 21. YY Büyük Anadolu Holding temsilcileri toplantıya katıldı.
''AVUKAT TUTACAK PARAMIZ YOK''
Endüstri Holding Mali Müşaviri Ali Özgen, holdingde 2004'ten itibaren çalışmaya başladığını anımsattı. Özgen, holdingin yönetim kuruluna seçilen 7 üyenin ''2'sinin hırsızlık, 1'inin ise kaçakçılık suçundan sabıkalı olduğunu'' ifade etti.
Şirketin kar etmeden kar payı ödediğine değinen Özgen, ''Bizden önceki yönetim sahtekarlık yapmış, halkı dolandırmış... Lükse dalmış, saraylarda yaşamış. Yönetim boşluğu nedeniyle holding batma aşamasına getirilmiş'' dedi.
Holdingin borçlarını ödemeye yetecek kadar gayrimenkulü olduğunu ancak, haciz nedeniyle gayrimenkulleri satamadıklarını söyleyen Özgen, ''Şirketimizden alacağı olmayan bazı işçiler bile, 2 yıllık maaşını alamadığı gerekçesiyle mahkemeye başvuruyor. Hakkımızı savunmak için avukat tutacak paramız yok. Birçok masrafı cebimizden yapıyoruz'' diye konuştu.
Kombassan Yönetim Kurulu Üyesi Namık Güler ise holdinglerinin bünyesinde 50 işletme ile 33 anonim şirket bulunduğunu, komisyon için gerekli her türlü bilgi ve belgeyi sunacaklarını söyledi.
''YANLIŞ KARARIMIZLA FAALİYETİMİZ OLDU''
21. YY Büyük Anadolu Holdingin Yönetim Kurulu Üyesi Yakup Yöntem, 1994 krizinden sonra yurtdışından para toplamaya başladıklarını, 1996'da ise holdingleşerek SPK'ya üye olduklarını ifade etti.
Doktor olmasına rağmen ''gazete çıkarma işine de girerek bazı yanlış kararlar aldığını'' söyleyen Yöntem, şöyle dedi:
''Sigorta ve gazetecilik, anlamadığımız bir işti. Bu sektörlere girerek hata yaptığımızı anladık. O dönemlerde sistemin eksikliklerini gündeme getirdik. Bunun için de yuhalandık.
Sistemin eksik ve hatalı olduğunu gördükten sonra holding olarak bilançolu sisteme geçtik. Holdingler, birer kanayan yara... 100 binlerce mağdur var. Bu durum, banker olayından daha da kötü.''
''DOĞRU İLE EĞRİ KARIŞTIRILMAMALI''
YİMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar, 7 kişi ile 1982'de kurdukları şirketin 1984'te SPK'ya kayıt yaptırdığını; halka açık 3 şirketleri olduğunu; şimdiye kadar 10 kez sermaye artırımı yapıldığını; holding bünyesinde 40 şirket, 17 fabrika ve 40 ilde mağazaları bulunduğunu bildirdi.
Uyar, ''Enflasyon baz alınarak yapılan hesaplamaya göre, yüzde 1800 kar ettiğimiz yıl oldu. Trilyonlarca verginin yanı sıra ortaklarımıza da trilyonlarca lira kar payı ödedik. Doğru ile eğri birbirine karıştırılmamalıdır. Bizim holding tarafından din istismarcılığı veya ortakların mağduriyeti söz konusu olamaz. 120 bin ortağımız arasında her gruptan insan bulunuyor. Şimdiye kadar toplanan paraların 1.5 katı değerinde gayrimenkulümüz var'' diye konuştu.
''MAĞDUR SAYISI BELİRSİZ''
SPK Başkanlığı Ortaklık Finans Daire Başkanı Vahdettin Ertaş, 5 kişi tarafından şirket kurulup, yurtdışında para toplanabildiğini, çok sayıda vatandaşın parasını kimlere verdiğini dahi bilmediğini söyledi.
Söz konusu holdinglerin, 2001 krizinden sonra yurtdışından çok fazla para toplayamadıklarının gözlendiğini kaydeden Ertaş, şöyle devam etti:
''Holdingler tarafından para toplanması 2 kişi arasındaki sözleşmedir. Mağduriyet de holding ile para veren arasında... Bu mağduriyetler SPK'ya bildirilmediğinden mağdur sayısı belirsiz; işletme ile ortağı arasında kalıyor. 300 bin mağdur olduğunu tahmin ediyoruz. Ama bu sayı, sadece tahmin...
Toplanan paraların tamamı şirketin kasasına gitmiyor. 100 lira toplanıyor, 10 lira kasaya giriyor. Paranın çoğu temsilcilere, aracılara, başka şirketlere gidiyor. Mahkemelerin bilirkişileri bile şirketlerin ortaklık yapısını ve toplanan parayı tespit edemiyor. Envanter çıkarılıp, yeniden düzenlenmeli. Sorunun çözümü için özel bir kanuna ihtiyaç var.''
İHLAS FİNANS'IN BORÇLARI...
Vahdettin Ertaş, faaliyeti durdurulan İhlas Finans'ın borç ödemeleri konusunda da komisyona bilgi verdi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından 2001'de faaliyet izni kaldırılan İhlas Finans'ın 222 bin 333 hesabından 113 bininin bakiyesinin ödenerek kapatıldığı, 108 bine yakın hesaba ise ödeme yapılmaya devam edildiğini bildirildi.
İhlas Finans mağdurlarına şimdiye kadar 217 trilyon lira ödeme yapıldığı, halen 106 trilyon lira borcu kaldığı kaydedildi.
''BANKER KRİZİNE DÖNÜŞMEK ÜZERE''
Komisyonda görüşlerine başvurulan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün ise konunun, sadece holdinglere ortak olduğu için mağdur vatandaşlar yönünden ele alınmaması gerektiğini, bu holdinglerin çok sayıda tüccara olan borçlarını da ödeyemez hale geldiğini söyledi.
Holdinglerin, alışveriş yaptıkları 200'e yakın büyük firmayı mali sıkıntıya soktuğunu ileri süren Aygün, yüzlerce firmanın büyük holdinglerden alacağını tahsil edemediği için iflasın eşiğinde olduğuna dikkati çekti.
''Bazı holdinglerin işi dolandırıcılığa dönüştürdüğünü'' ifade eden Aygün, ''Sahte çek ve hisse senedi ile para topluyorlar. Banker krizine dönüşmek üzere. Bir an önce tedbir alınmalı'' dedi.
