2005-07-05 - 11:18
Marmara Vakfı'nın düzenlediği "8.Avrasya Ekonomi Zirvesi"nde konuşan Arınç, "kadınların, başta siyaset olmak üzere, tüm karar alma süreçlerine katılımı, hepimizin ortak arzusudur" dedi.
Konuşmasına, TBMM'nin "8.Avrasya Ekonomi Zirvesi" toplantısına katkıda bulunduğunu hatırlatarak ve bundan sonraki zirvelere desteğinin süreceğini belirterek başlayan Arınç, şöyle devam etti:
"Burada dünyanın birçok ülkesinden gelmiş değerli devlet adamları, milletvekilleri, bilim adamları, ekonomistler ve bürokratlar var. Bu değerli kişiler 3 gün boyunca enerji, KOBİ'ler ve kadın istihdamı konularında konuşacaklar, fikir alışverişince bulunacaklar.
Oldukça önemli ve anlamlı olan gündemin sonunda, eminim ki çok değerli düşünceler ortaya çıkacak. Bu düşüncelerden yararlanmak için sonuç bildirgesi ve değerlendirme raporunu bizzat takip edeceğim.
Bu zirvenin İstanbul'da yapılmasına da ayrıca önem veriyorum. Zira bu muhteşem şehir, medeniyetlerin başkenti ve dünya coğrafyasının en müstesna örneğidir. Mavi boğaz, Asya ve Avrupa kıtalarını birbirinden ayırırken; Boğaz Köprüsü de bu iki kıtayı ve kıtaların taşıdığı kültürleri birbirine bağlıyor. Yani Avrasya jeopolitiğini bu şehirde tartışmaktan daha uygun bir seçim yoktur.
Türkiye, İstanbul gibi kıtaların ve medeniyet havzalarının birleştiği yolların kesişme noktasıdır. Doğudan batıya, kuzeyden güneye ülkemiz sosyo-politik bir vadi görünümündedir. Bizim topraklarımız, Büyük İskender'in, Roma savaşçılarının, Bizans tekfurlarının, Selçuklu süvarilerinin ve Osmanlı sultanlarının iz bıraktığı topraklardır.
Şimdi bu izleri, topraklarımızda tek tek görebileceğiniz gibi aynı zamanda modern sosyo-politik oluşumların bizim ülkemizde nasıl buluştuğunu da görebilirsiniz."
Batıda, Avrupa Birliği üyeliği için müzakerelere başlandığını, ayrıca NATO, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) üyeliği ve daha birçok önemli organizasyonla ortaklığımız sayesinde, batı medeniyeti ile derin stratejik ve ekonomik işbirliği kurulduğunu belirten Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güneyimizde tarihin en eski topraklarında, yani modern deyimle, Afro-Avrasya jeopolitik ve jeokültürel hattı içinde İslam Konferansı Örgütü aracılığı ile güçlü bir şeklide ilişkideyiz.
Yakın Asya'da ECO işbirliği, Kuzey'de Karadeniz Ekonomik İşbirliği ile Avrasya zincirinin en önemli ülkeleriyle ilişkilerimiz geliştirilmiş, yine D-8 gibi bir organizasyonla İslam ülkeleri arasında Asya-Afrika bağlantısını sağlayacak temaslara sahibiz.
Tüm bunlar ve diğer sayamadığımız ilişkilerimiz gösteriyor ki, Türkiye tarihte olduğu gibi bugün yine bölgesinde, güçlü ekonomisi ve güçlü bağlantıları olan bir ülkedir."
TBMM Başkanı Arınç, kısaca KOBİ'ler olarak adlandırılan Küçük ve Orta Büyüklükteki işletmelerin Türkiye'de imalat sektöründeki işletmelerin yüzde 99.8'ni oluşturduğunu kaydetti.
Türkiye'de istihdam üreten en önemli kuruluşlar olan KOBİ'lerin geliştirilmesi, bir yandan ekonomiye canlılık kazandırırken, diğer yandan Türkiye'nin uluslararası alanda rekabet olanaklarını arttıracağını bildiren Arınç, şöyle devam etti:
"Özellikle istihdam alanında yaşanan sorunları aşma konusunda KOBİ'ler büyük öneme sahiptir. Sayıları 3,5 milyonu aşan KOBİ'ler ülkemizin kronik sorunu olan işsizliğin de ilacı durumundadır.
Nitekim ülke ekonomisine yüzde 36 civarında katma değer üreten KOBİ'ler, istihdamın yaklaşık yüzde 60'ını karşılamaktadır.
Kuşkusuz ekonomide ve siyasette yaşanan istikrar, KOBİ'leri de olumlu yönde etkilemekte, geleceğe yönelik umutları artırmaktadır.
Hükümetin KOBİ'lere yönelik çalışmalarını takdirle karşılıyorum. Ancak gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında ekonominin motoru durumunda bulunan KOBİ'lerin daha fazla desteklenmeye ihtiyacı olduğu açıktır.
Girdi maliyetlerini düşürerek, teşvik ve vergi uygulamalarıyla desteklenmesi halinde KOBİ'lerin rekabet gücü artacaktır."
Konuşmasında, ekonomide kadın istihdamı konusuna da değinen TBMM Başkanı Arınç, "kadınlarımızın artık ekonomiden eğitime, sağlıktan sanata kadar bir çok alanda önemli başarılar kazandığını memnuniyetle görüyoruz" dedi.
Arınç, şunları söyledi:
"Tarihsel süreç içerisinde okuma yazma oranının yüzde 10'lardan yüzde 80'lere ulaşması kadınların iş hayatına aktif katılımlarını da artırdı.
Ülkemizdeki mimarların yüzde 30'u, Eczacıların yüzde 51'i, Doktorların yüzde 29'u, Avukatların yüzde 26'sı, Yurt dışında görev yapan kamu görevlilerin yüzde 18'i Üniversite öğretim elemanlarının yüzde 36'sı kadınlardan oluşmaktadır.
Bu tablo, Türkiye'deki bazı meslek gruplarında kadınların temsil oranlarının, Avrupa ülkelerine göre daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Ancak buna rağmen Türkiye'de genel olarak kadın istihdamı, arzu edilen düzeyde değildir. Erkekler işgücüne yüzde 69 oranında katılırken, kadınlarda bu oran yüzde 28 civarında kalmaktadır.
Kadınların başta siyaset olmak üzere tüm karar alma süreçlerine aktif katılımı hepimizin ortak arzusudur."
"Türkiye, sahip olduğu potansiyel, ilişkiler ve jeopolitik konumu itibari ile Avrasya yüzyılının en önemli ülkesi olacaktır" diyen TBMM Başkanı Arınç, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Dünyada, yeni jeopolitik düzende yer almak isteyen herkesin, bölgenin en güçlü ve kadim ülkesi Türkiye ile ilişkiye girmesi, karşılıklı çıkar ilişkileri açısından son derece önemlidir.
Son iki yılda; Meclisimizin, hükümetimizin ve sivil girişimcilerimizin gerçekleştirdiği reformlar, yenilikler ve yatırımlar sayesinde ülkemiz adeta şaha kalkmıştır.
Ekonomik göstergelerimiz, uluslararası ilişkilerimiz ve hızla büyüyen ticaret potansiyelimiz ülkemizi bir çekim merkezi haline getirmiştir.
Tüm bu nedenlerden dolayı doğru bir ülkede, doğru bir toplantıda bulunuyorsunuz."
Bu toplantıdan, her ülkenin ve her ülke halkının faydalanmasını diliyor, dostluk, ekonomik ilişkiler ve karşılıklı iyi niyetlerin gelişmesini güçlendirecek sonuçların çıkmasını temenni ediyorum.
"Burada dünyanın birçok ülkesinden gelmiş değerli devlet adamları, milletvekilleri, bilim adamları, ekonomistler ve bürokratlar var. Bu değerli kişiler 3 gün boyunca enerji, KOBİ'ler ve kadın istihdamı konularında konuşacaklar, fikir alışverişince bulunacaklar.
Oldukça önemli ve anlamlı olan gündemin sonunda, eminim ki çok değerli düşünceler ortaya çıkacak. Bu düşüncelerden yararlanmak için sonuç bildirgesi ve değerlendirme raporunu bizzat takip edeceğim.
Bu zirvenin İstanbul'da yapılmasına da ayrıca önem veriyorum. Zira bu muhteşem şehir, medeniyetlerin başkenti ve dünya coğrafyasının en müstesna örneğidir. Mavi boğaz, Asya ve Avrupa kıtalarını birbirinden ayırırken; Boğaz Köprüsü de bu iki kıtayı ve kıtaların taşıdığı kültürleri birbirine bağlıyor. Yani Avrasya jeopolitiğini bu şehirde tartışmaktan daha uygun bir seçim yoktur.
Türkiye, İstanbul gibi kıtaların ve medeniyet havzalarının birleştiği yolların kesişme noktasıdır. Doğudan batıya, kuzeyden güneye ülkemiz sosyo-politik bir vadi görünümündedir. Bizim topraklarımız, Büyük İskender'in, Roma savaşçılarının, Bizans tekfurlarının, Selçuklu süvarilerinin ve Osmanlı sultanlarının iz bıraktığı topraklardır.
Şimdi bu izleri, topraklarımızda tek tek görebileceğiniz gibi aynı zamanda modern sosyo-politik oluşumların bizim ülkemizde nasıl buluştuğunu da görebilirsiniz."
Batıda, Avrupa Birliği üyeliği için müzakerelere başlandığını, ayrıca NATO, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) üyeliği ve daha birçok önemli organizasyonla ortaklığımız sayesinde, batı medeniyeti ile derin stratejik ve ekonomik işbirliği kurulduğunu belirten Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güneyimizde tarihin en eski topraklarında, yani modern deyimle, Afro-Avrasya jeopolitik ve jeokültürel hattı içinde İslam Konferansı Örgütü aracılığı ile güçlü bir şeklide ilişkideyiz.
Yakın Asya'da ECO işbirliği, Kuzey'de Karadeniz Ekonomik İşbirliği ile Avrasya zincirinin en önemli ülkeleriyle ilişkilerimiz geliştirilmiş, yine D-8 gibi bir organizasyonla İslam ülkeleri arasında Asya-Afrika bağlantısını sağlayacak temaslara sahibiz.
Tüm bunlar ve diğer sayamadığımız ilişkilerimiz gösteriyor ki, Türkiye tarihte olduğu gibi bugün yine bölgesinde, güçlü ekonomisi ve güçlü bağlantıları olan bir ülkedir."
TBMM Başkanı Arınç, kısaca KOBİ'ler olarak adlandırılan Küçük ve Orta Büyüklükteki işletmelerin Türkiye'de imalat sektöründeki işletmelerin yüzde 99.8'ni oluşturduğunu kaydetti.
Türkiye'de istihdam üreten en önemli kuruluşlar olan KOBİ'lerin geliştirilmesi, bir yandan ekonomiye canlılık kazandırırken, diğer yandan Türkiye'nin uluslararası alanda rekabet olanaklarını arttıracağını bildiren Arınç, şöyle devam etti:
"Özellikle istihdam alanında yaşanan sorunları aşma konusunda KOBİ'ler büyük öneme sahiptir. Sayıları 3,5 milyonu aşan KOBİ'ler ülkemizin kronik sorunu olan işsizliğin de ilacı durumundadır.
Nitekim ülke ekonomisine yüzde 36 civarında katma değer üreten KOBİ'ler, istihdamın yaklaşık yüzde 60'ını karşılamaktadır.
Kuşkusuz ekonomide ve siyasette yaşanan istikrar, KOBİ'leri de olumlu yönde etkilemekte, geleceğe yönelik umutları artırmaktadır.
Hükümetin KOBİ'lere yönelik çalışmalarını takdirle karşılıyorum. Ancak gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında ekonominin motoru durumunda bulunan KOBİ'lerin daha fazla desteklenmeye ihtiyacı olduğu açıktır.
Girdi maliyetlerini düşürerek, teşvik ve vergi uygulamalarıyla desteklenmesi halinde KOBİ'lerin rekabet gücü artacaktır."
Konuşmasında, ekonomide kadın istihdamı konusuna da değinen TBMM Başkanı Arınç, "kadınlarımızın artık ekonomiden eğitime, sağlıktan sanata kadar bir çok alanda önemli başarılar kazandığını memnuniyetle görüyoruz" dedi.
Arınç, şunları söyledi:
"Tarihsel süreç içerisinde okuma yazma oranının yüzde 10'lardan yüzde 80'lere ulaşması kadınların iş hayatına aktif katılımlarını da artırdı.
Ülkemizdeki mimarların yüzde 30'u, Eczacıların yüzde 51'i, Doktorların yüzde 29'u, Avukatların yüzde 26'sı, Yurt dışında görev yapan kamu görevlilerin yüzde 18'i Üniversite öğretim elemanlarının yüzde 36'sı kadınlardan oluşmaktadır.
Bu tablo, Türkiye'deki bazı meslek gruplarında kadınların temsil oranlarının, Avrupa ülkelerine göre daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Ancak buna rağmen Türkiye'de genel olarak kadın istihdamı, arzu edilen düzeyde değildir. Erkekler işgücüne yüzde 69 oranında katılırken, kadınlarda bu oran yüzde 28 civarında kalmaktadır.
Kadınların başta siyaset olmak üzere tüm karar alma süreçlerine aktif katılımı hepimizin ortak arzusudur."
"Türkiye, sahip olduğu potansiyel, ilişkiler ve jeopolitik konumu itibari ile Avrasya yüzyılının en önemli ülkesi olacaktır" diyen TBMM Başkanı Arınç, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Dünyada, yeni jeopolitik düzende yer almak isteyen herkesin, bölgenin en güçlü ve kadim ülkesi Türkiye ile ilişkiye girmesi, karşılıklı çıkar ilişkileri açısından son derece önemlidir.
Son iki yılda; Meclisimizin, hükümetimizin ve sivil girişimcilerimizin gerçekleştirdiği reformlar, yenilikler ve yatırımlar sayesinde ülkemiz adeta şaha kalkmıştır.
Ekonomik göstergelerimiz, uluslararası ilişkilerimiz ve hızla büyüyen ticaret potansiyelimiz ülkemizi bir çekim merkezi haline getirmiştir.
Tüm bu nedenlerden dolayı doğru bir ülkede, doğru bir toplantıda bulunuyorsunuz."
Bu toplantıdan, her ülkenin ve her ülke halkının faydalanmasını diliyor, dostluk, ekonomik ilişkiler ve karşılıklı iyi niyetlerin gelişmesini güçlendirecek sonuçların çıkmasını temenni ediyorum.
