2005-06-02 - 13:00
"Anayasa Mahkemesi, RTÜK, Rekabet Kurumu gibi kuruluşlarda, tarafsızlığı hiç tartışma konusu yapılmayan Noterler Birliği'nden de bir üyenin bulunması gerektiğine inanıyorum''
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Anayasa Mahkemesi, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve Rekabet Kurumu gibi kuruluşlarda Noterler Birliği'nden de bir üyenin bulunması gerektiğini söyledi.
Bülent Arınç, Türkiye Noterler Birliği'nin 34. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, noterlik mesleğinin hukuki güveni sağlamak, anlaşmazlıkları önlemek için verilen bir kamu hizmeti olduğunu söyledi.
Noterlik mesleğinin kamu yönetimiyle her zaman çok yönlü ilişkiler yaşayan bir meslek olduğunu, Adalet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı ile ilişkisi bulunduğunu, hatta Maliye Bakanlığı için adına vergi toplayan en önemli kurum olduğunu kaydetti.
Türkiye Noterler Birliği'nin, tarafsız olması, yolsuzluklara karışmaması ve asıl amacı olan hukuki güveni sağlamaktaki başarısı ile diğer kurumlara örnek olacak başarılı bir sivil toplum örgütü olduğunu ifade eden Arınç, ''Böyle sivil toplum kuruluşları çoğaldıkta hedeflediğimiz Türkiye idealine kavuşmamızın daha kolay olacağına inanıyorum'' dedi.
Dünyada siyasal, sosyal ve ekonomik alanda değişme ve gelişmelere paralel olarak, hukuki sorunlar ve uyuşmazlıkların da nitelik ve nicelik yönünden değişim gösterdiğini anlatan Arınç, bu sorunlara ve uyuşmazlıklara çözüm üretmek ve uygulamak için de yeni bilgilere
ihtiyaç bulunduğunu söyledi.
Fransa, Almanya ve İtalya gibi gelişmiş ülkelerde hukuk ve adalet hizmetlerinde görev alacakların meslek öncesi ve meslekiçi eğitim hizmetlerini yürütmek için akademi gibi kurumları bulunduğunu, Türkiye'de de bu amaçla Türkiye Adalet Akademisi'nin kurulduğunu anlatan Arınç, noterlere Türkiye Adalet Akademisi'nde başkan ve başkan yardımcısı olma imkanı tanındığını kaydetti. Arınç, ''Bu düzenleme, Türkiye'nin, AB uyum sürecinde özellikle adaletle ilgili konularda yasama ve yürütme organlarının noterler ve Noterler Birliği'ne verdiği önemi göstermektedir'' diye konuştu.
''NOTERLİK KANUNU YENİDEN DÜZENLENMELİ''
Türkiye'de 76 ilçede adli teşkilatın hiç kurulmadığını, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK), 136 ilçedeki adli teşkilatları kaldırdığını belirten Arınç, şöyle devam etti:
''Bugüne kadar hiç noterlik açılmayan ve adli teşkilatın kaldırılmasından dolayı noterlik faaliyetleri sona eren toplam 161 ilçede noterlik hizmeti verilememiştir. Yapılan kanun değişikliği ile asliye mahkemelerinin bulunmadığı ilçelerde de noterlik kurulabilmesine imkan sağlanmıştır. Bütün bu değişikliklere rağmen AB uyum sürecinde daha çağdaş ve AB ülkelerine uygun bir Noterlik Kanunu düzenlenmesi gerektiğine gönülden inanıyor ve destekliyorum. Bazı kamu kurum ve kuruluşları ile bazı sivil toplum örgütlerince seçilen üyelerden oluşan Anayasa Mahkemesi, RTÜK, Rekabet Kurumu gibi kuruluşlarda tarafsızlığı hiç tartışma konusu yapılmayan Noterler Birliği'nden de bir üyenin bulunması gerektiğine inanıyorum.''
NOTERLİK İŞLEMLERİNİN PAHALILIĞI
Noterlik işlemlerinin pahalı olmasının; gerek noterler gerekse vatandaşlar tarafından dile getirildiğini ve şikayet konusu yapıldığını belirten Arınç, şunları kaydetti:
''Gerçekten noterlik işlemlerindeki harç, vergilerin yüksek olması, noterlik dışında bazı çözümleri gündeme getirmektedir. Bu durum, 'Adalet mülkün temeliyse noterlik de bu temelin sigorta taşıdır' ilkesindeki sigortayı, noterlik kurumunu güç durumda bırakmaktadır. Bu nedenle noterlik dışı çözümlerin gözden geçirilmesi gerekiyor.
Elektronik İmza Kanunu gereği Elektronik İmza Sertifika Kurumu olarak da noterlerin hizmet vermesi gerektiği kanaatindeyim. Noterlik işlemleri uzun süre arşivde muhafaza edilmesi, bunların istendiği zaman kısa sürede bulunması, mahkemelerin ve diğer kurumların işlemlerini kolaylaştırmakta ve güvenlik içinde yapılmasını sağlamaktadır.''
Bülent Arınç, noterlik mesleğinin tarafsızlığını ve güvenilirliğini hiç bir zaman kaybetmemesi gerektiğinin altını çizerek, ''Noterlerin sadece belge onaylama makamı olmaktan çıkarılması, hukuki sorunların çözümünde de aktif olarak görev alabilmesini sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır'' dedi.
ÇİÇEK
Adalet Bakanı Cemil Çiçek noterlik müessesesinin toplum hayatının önemli bir kurumu olduğunu ve öneminin her geçen gün arttığını söyledi. Noterlik müessesesini biraz daha etkin ve verimli kılarak, yetkilerini genişleterek, toplum hayatında duyulan güvenlerini sürdürmelerini sağlamak gerektiğini dile getiren Çiçek, noterlerin Türk yargısının en büyük yardımcılarından olduğunu, noter huzurunda düzenlenen belgeler sebebiyle bir çok ihtilafın yargıya gelmeden çözümlendiğini söyledi.
YENİ'NİN KONUŞMASI
Türkiye Noterler Birliği Başkanı Hasan Yeni de konuşmasında, hukuk devletinin olmazsa olmaz koşullarının başında, bağımsız yargının geldiğini söyledi. Törene, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Danıştay Başkanı Ender Çetinkaya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok da katıldı.
Bülent Arınç, Türkiye Noterler Birliği'nin 34. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, noterlik mesleğinin hukuki güveni sağlamak, anlaşmazlıkları önlemek için verilen bir kamu hizmeti olduğunu söyledi.
Noterlik mesleğinin kamu yönetimiyle her zaman çok yönlü ilişkiler yaşayan bir meslek olduğunu, Adalet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı ile ilişkisi bulunduğunu, hatta Maliye Bakanlığı için adına vergi toplayan en önemli kurum olduğunu kaydetti.
Türkiye Noterler Birliği'nin, tarafsız olması, yolsuzluklara karışmaması ve asıl amacı olan hukuki güveni sağlamaktaki başarısı ile diğer kurumlara örnek olacak başarılı bir sivil toplum örgütü olduğunu ifade eden Arınç, ''Böyle sivil toplum kuruluşları çoğaldıkta hedeflediğimiz Türkiye idealine kavuşmamızın daha kolay olacağına inanıyorum'' dedi.
Dünyada siyasal, sosyal ve ekonomik alanda değişme ve gelişmelere paralel olarak, hukuki sorunlar ve uyuşmazlıkların da nitelik ve nicelik yönünden değişim gösterdiğini anlatan Arınç, bu sorunlara ve uyuşmazlıklara çözüm üretmek ve uygulamak için de yeni bilgilere
ihtiyaç bulunduğunu söyledi.
Fransa, Almanya ve İtalya gibi gelişmiş ülkelerde hukuk ve adalet hizmetlerinde görev alacakların meslek öncesi ve meslekiçi eğitim hizmetlerini yürütmek için akademi gibi kurumları bulunduğunu, Türkiye'de de bu amaçla Türkiye Adalet Akademisi'nin kurulduğunu anlatan Arınç, noterlere Türkiye Adalet Akademisi'nde başkan ve başkan yardımcısı olma imkanı tanındığını kaydetti. Arınç, ''Bu düzenleme, Türkiye'nin, AB uyum sürecinde özellikle adaletle ilgili konularda yasama ve yürütme organlarının noterler ve Noterler Birliği'ne verdiği önemi göstermektedir'' diye konuştu.
''NOTERLİK KANUNU YENİDEN DÜZENLENMELİ''
Türkiye'de 76 ilçede adli teşkilatın hiç kurulmadığını, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK), 136 ilçedeki adli teşkilatları kaldırdığını belirten Arınç, şöyle devam etti:
''Bugüne kadar hiç noterlik açılmayan ve adli teşkilatın kaldırılmasından dolayı noterlik faaliyetleri sona eren toplam 161 ilçede noterlik hizmeti verilememiştir. Yapılan kanun değişikliği ile asliye mahkemelerinin bulunmadığı ilçelerde de noterlik kurulabilmesine imkan sağlanmıştır. Bütün bu değişikliklere rağmen AB uyum sürecinde daha çağdaş ve AB ülkelerine uygun bir Noterlik Kanunu düzenlenmesi gerektiğine gönülden inanıyor ve destekliyorum. Bazı kamu kurum ve kuruluşları ile bazı sivil toplum örgütlerince seçilen üyelerden oluşan Anayasa Mahkemesi, RTÜK, Rekabet Kurumu gibi kuruluşlarda tarafsızlığı hiç tartışma konusu yapılmayan Noterler Birliği'nden de bir üyenin bulunması gerektiğine inanıyorum.''
NOTERLİK İŞLEMLERİNİN PAHALILIĞI
Noterlik işlemlerinin pahalı olmasının; gerek noterler gerekse vatandaşlar tarafından dile getirildiğini ve şikayet konusu yapıldığını belirten Arınç, şunları kaydetti:
''Gerçekten noterlik işlemlerindeki harç, vergilerin yüksek olması, noterlik dışında bazı çözümleri gündeme getirmektedir. Bu durum, 'Adalet mülkün temeliyse noterlik de bu temelin sigorta taşıdır' ilkesindeki sigortayı, noterlik kurumunu güç durumda bırakmaktadır. Bu nedenle noterlik dışı çözümlerin gözden geçirilmesi gerekiyor.
Elektronik İmza Kanunu gereği Elektronik İmza Sertifika Kurumu olarak da noterlerin hizmet vermesi gerektiği kanaatindeyim. Noterlik işlemleri uzun süre arşivde muhafaza edilmesi, bunların istendiği zaman kısa sürede bulunması, mahkemelerin ve diğer kurumların işlemlerini kolaylaştırmakta ve güvenlik içinde yapılmasını sağlamaktadır.''
Bülent Arınç, noterlik mesleğinin tarafsızlığını ve güvenilirliğini hiç bir zaman kaybetmemesi gerektiğinin altını çizerek, ''Noterlerin sadece belge onaylama makamı olmaktan çıkarılması, hukuki sorunların çözümünde de aktif olarak görev alabilmesini sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır'' dedi.
ÇİÇEK
Adalet Bakanı Cemil Çiçek noterlik müessesesinin toplum hayatının önemli bir kurumu olduğunu ve öneminin her geçen gün arttığını söyledi. Noterlik müessesesini biraz daha etkin ve verimli kılarak, yetkilerini genişleterek, toplum hayatında duyulan güvenlerini sürdürmelerini sağlamak gerektiğini dile getiren Çiçek, noterlerin Türk yargısının en büyük yardımcılarından olduğunu, noter huzurunda düzenlenen belgeler sebebiyle bir çok ihtilafın yargıya gelmeden çözümlendiğini söyledi.
YENİ'NİN KONUŞMASI
Türkiye Noterler Birliği Başkanı Hasan Yeni de konuşmasında, hukuk devletinin olmazsa olmaz koşullarının başında, bağımsız yargının geldiğini söyledi. Törene, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Danıştay Başkanı Ender Çetinkaya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok da katıldı.
