2005-06-13 - 19:08
Resmi konuğu olarak Türkiye'de bulunan Hindistan Halk Temsilcileri Meclis Başkanı Chatterjee'nin onuruna verdiği yemekte konuşan Arınç, "Hindistan halkının Kurtuluş Savaşımıza verdiği maddi ve manevi desteği, ortak tarihimizin en önemli anıları olarak koruyor, genç kuşaklara aktarıyoruz" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Bülent Arınç, "Hindistan, demokrasinin çok uluslu, çok kültürlü ve çok dinli toplumlarda başarıyla uygulanabileceğini tüm dünyaya kanıtlamıştır" dedi.
Resmi konuğu olarak Türkiye'de bulunan Hindistan Halk Temsilcileri Meclis Başkanı Somnath Chatterjee ve beraberindeki heyet onuruna verdiği akşam yemeğinde konuşan Arınç, "Hindistan halkının Kurtuluş Savaşımıza verdiği maddi ve manevi desteği, ortak tarihimizin en önemli anıları olarak koruyor, genç kuşaklara aktarıyoruz" diye konuştu.
Arınç, TBMM Başkanı olarak göreve başladığı günlerin hemen akabinde, Hindistan'a yaptığı ziyaretin unutulmaz anılarının yüreğinde sıcaklığını koruduğunu belirterek başladığı konuşmasında, şunları kaydetti:
"Halklarımız arasındaki ilişkiler çok köklü geçmişe dayanmaktadır. Birbirimizin kültürlerinden, geleneklerinden karşılıklı etkileşim olmuştur.
Türk ve Hint halkları arasında tarih boyunca oluşup, gelişen sevgi ve dostluk en anlamlı tezahürünü, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki Kurtuluş Savaşımızda bulmuştur.
Hindistan halkının Kurtuluş Savaşımıza verdiği maddi ve manevi desteği, ortak tarihimizin en önemli anıları olarak koruyor, genç kuşaklara aktarıyoruz.
Kurtuluş Savaşımızın zaferle sonuçlanıp, Cumhuriyetimizin ilanının Hint halkı için örnek olduğunu, Hindistan'ın kurucularından Nehru ve arkadaşlarının o tarihlerde tutsak bulundukları hapishanede ulusumuzun başarılarını sevinçle kutladıklarını Pandit Nehru'nun anılarından biliyoruz."
Türk halkının da Hindistan halkının büyük devlet adamı, Mahatma Gandi'nin önderliğinde sürdürdüğü ve başarıya ulaştığı bağımsızlık mücadelesine gönülden destek verdiğini ifade eden Arınç, bilge önder Gandhi'nin "Evrim, geçmişi yaşamamaya bağlıdır. Gelişmek istiyorsak tarihi tekrarlamayıp, yeniden yazmalıyız" dediğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Dost Hindistan'ın bu yaklaşımla, gurur duymakta haklı olduğu derin kültürü üzerinde, çağdaş teknolojiyi yakalayarak daima gelişmekte olmasını takdirle izliyoruz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk ile Hint halkının babası Gandhi, ülkelerinin de ötesinde dünya barışı için örnek devlet adamları nitelikleriyle, aramızdaki manevi bağların özünü oluşturmaktadırlar.
Modern Türkiye ve Hindistan'ın devlet yapılarının temel taşları olan demokrasi, laiklik, hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı ilkeleridir. Bu ortak değerler ve paylaşılan ilkeler, tarihi ve kültürel bağlarımızla birlikte ilişkilerimizin daima gelişebilmesinde sağlam zemin oluşturmaktadır.
Dünyanın en büyük demokrasisi niteliğiyle Hindistan, demokrasinin çok uluslu, çok kültürlü ve çok dinli toplumlarda başarıyla uygulanabileceğini tüm dünyaya kanıtlamıştır. Bununla ne kadar gururlansanız azdır.
Bu yıl TBMM, açılışının 85. yılını kutlamakta. Biz de demokrasimizin mabedi, halkımızın sesi Meclisimizle, laik, demokratik, hukuka, insan haklarına saygılı çağdaşlaşmak yolunda daima atılım yapan Cumhuriyetimizle gurur duyuyoruz.
AB ile bu yıl katılım müzakerelerine başlayacak, yüzü hep Avrupa'ya dönük, ancak aynı zamanda Asyalı kimliğini ulusal karakterinin belirleyici vasfı sayan Türkiye için, Hindistan'ın Asyalı dostlarımız arasında öncelikli ve önemli yeri vardır. Bu gerçeği bir kez daha bu vesileyle belirtmeyi görev biliyorum."
Chatterjee ile bu sabah yaptıkları görüşmelerde, iki ülke ikili ilişkilerinde bir sorun bulunmadığını, Türkiye-Hindistan işbirliğinin gelişerek sürdürülmesini kararlaştırdıklarını, terörizmle mücadele dahil, bölgesel ve uluslararası konularda benzer görüşleri paylaştıklarını karşılıklı olarak teyid ettiklerini açıklayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dostane ve yararlı biçimde seyreden çok yönlü ilişkilerimizin, Parlamentolarımız arasındaki yakın işbirliğiyle daha da gelişeceğine inancımız da müşterek.
Bizi mutlu eden bu ziyaretinizin ilişkilerimize güç katacağına olan inancımı tekrar vurgulamak isterim."
Konuşmasının son bölümünde, Hint kültürünün seçkin renklerinden, büyük yazar, şair, düşünür Tagor'un başyapıtı Gitanjali'de yer alan: "Işık, benim ışığım, dünyayı dolduran ışık, göz öpen ışık, kalp tatlılaştıran ışık. Kelebekler yelkenlerini ışık denizine doğru açıyorlar. Zambak ve yaseminler ışık dalgalarının üzerinde yükseliyor" deyişlerini okuyan ve bu deyişin kendisine ilham verdiğini belirten TBMM Başkanı Arınç, şunları kaydetti:
"Ülkelerimizin bugünü ve geleceği sonsuza kadar daima aydınlık, parlak, mutlu, sevgi ve barış dolu, refah içerisinde olsun. Işık denizleri ülkelerimize bolluk, kelebekler mutluluk, daima ileriye güvenle yürüyeceğimiz gelişim yollarımızda hiç solmayacak zambak ve yaseminler halklarımıza barış, sağlam dostluğumuza güç yansıtsınlar."
TBMM Başkanı Arınç, konuşmasını, "Cey Turki, Cey Hind" (Türkiye ve Hindistan için zafer) sözleriyle tamamladı.
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee ise Arınç'a gösterdiği konukseverlik için teşekkür etti. İki ülke arasında tarihi bağlar bulunduğunu kaydeden Chatterjee, Atatürk'ün verdiği mesajlar ve misyonunun, Hindistan'ın kurtuluş mücadelesinde de rehberlik ettiğini belirtti. Chatterjee, bugün Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'e saygı sunma fırsatı buldukları için mutlu olduklarını söyledi.
Chatterjee, Ulu Önder Atatürk'ün verdiği ''Yurtta sulh, cihanda sulh'' mesajının, bugün çağdaş dünya için de hala geçerli olduğunu ifade etti.
Türkiye ile Hindistan'ın, ''parlamenter demokrasi, hukukun üstünlüğü ve özgürlük'' gibi aynı değerlere sıkı sıkıya bağlı olduğunu kaydeden Chatterjee, ''demokrasi mesajını dünyanın her yerine yaymak üzere'' bu dostluğun sürdürülmesini istedi.
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee, konuşmasının sonunda, Türkiye'den çok daha fazla nüfusu bulunan Hindistan'da, 34 partili halk meclisinde 545 milletvekili varken, Türkiye'de 550 milletvekili bulunduğunu vurguladı ve bunun kendisini ''şaşırttığını'' söyledi.
HALKLARINI TEMSİL EDEN PARLAMENTOLAR
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee, iki ülke arasında çok köklü ilişkiler bulunduğunu ve uygarlık olarak da çok benzeştiklerini söyledi. Ayrıca Türkiye ile aynı fikir ve görüşleri paylaştıklarını belirten Chatterjee, ''Parlamentolarımızın halklarını temsil ettiklerine dair görüşü de paylaşıyoruz. Bu noktada İki parlamento arasındaki temas ne kadar güçlü olursa iki ülke arasındaki halihazırdaki dostane ilişkiler daha da güçlenecektir'' dedi.
Eğitim, kültür, turizm, ticaret ve iş dünyası arasındaki ilişkilerin daha da arttırılması gerektiği konusunda da görüş birliği oluştuğunu ifade eden konuk Meclis Başkanı Chatterjee, Türkiye'nin ekonomik alandaki başarısını, yüzde 10'luk büyümeyi de takdirle karşıladıklarını söyledi. ''Biz de bu orana yetişmeye çalışıyoruz'' diyen Chatterjee, iki ülke arasındaki ticaret hacminin artışından da memnunluk duyduklarını ifade etti. Chatterjee, son bir yılda iki ülke arasındaki ticaret hacminin 1 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
GANDİ VE ATATÜRK
TBMM Başkanı Arınç'ın çok isabetli olarak Mahadma Gandi ve Atatürk'ün ülkelerinin kurtuluş mücadelelerindeki önderliğine değindiğini belirten Chatterjee, bu iki önderin zamanında birbirlerini de desteklediklerini ifade etti. Chatterjee, şöyle konuştu:
''Bu iki liderin birbirine verdiği destek sayesinde iki ülke arasında güçlü bir dostluk tesis edilmiş oldu. Dostlarımla ben ülkenize karşı duyduğumuz dayanışma hissini açıklayabilmek için ülkenize gelmek istedik. Geldiğimiz zaman da bu dost ülke, dost parlamento ve dost halk ile tanışma fırsatı bulduğumuz için çok mutluyuz. Eminim ki Türkiye ve Hindistan arasındaki ilişki sonsuza kadar sürecektir ve önümüzdeki yıllarda daha da güçlenerek devam edecektir.''
KEŞMİR SORUNU
Konuk Meclis Başkanı Chatterjee, Keşmir sorunu ile ilgili bir gelişme olup olmadığı yönündeki bir soruya da şu karşılığı verdi:
''Hindistan ve Pakistan arasındaki senaryo, yakın dönemde tamamen değişti. Önceleri meclislerimiz ve akademik dünya arasında karşılıklı ziyaretlerimiz vardı. Ancak, son dönemde eyalet temsilcileri düzeyinde de karşılıklı ziyaretler var. Daha da önemlisi bu ziyaretler giderek artıyor ve daha çok önem içeriyor. Durumun normalleştiğini söylemek mümkün. Er geç bölgede tam bir huzura ulaşılacaktır. Halihazırda iki ülke halkları birbirini sevmekte... Sanırım bu durum bölgeye de yansıyabilecek.''
Resmi konuğu olarak Türkiye'de bulunan Hindistan Halk Temsilcileri Meclis Başkanı Somnath Chatterjee ve beraberindeki heyet onuruna verdiği akşam yemeğinde konuşan Arınç, "Hindistan halkının Kurtuluş Savaşımıza verdiği maddi ve manevi desteği, ortak tarihimizin en önemli anıları olarak koruyor, genç kuşaklara aktarıyoruz" diye konuştu.
Arınç, TBMM Başkanı olarak göreve başladığı günlerin hemen akabinde, Hindistan'a yaptığı ziyaretin unutulmaz anılarının yüreğinde sıcaklığını koruduğunu belirterek başladığı konuşmasında, şunları kaydetti:
"Halklarımız arasındaki ilişkiler çok köklü geçmişe dayanmaktadır. Birbirimizin kültürlerinden, geleneklerinden karşılıklı etkileşim olmuştur.
Türk ve Hint halkları arasında tarih boyunca oluşup, gelişen sevgi ve dostluk en anlamlı tezahürünü, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki Kurtuluş Savaşımızda bulmuştur.
Hindistan halkının Kurtuluş Savaşımıza verdiği maddi ve manevi desteği, ortak tarihimizin en önemli anıları olarak koruyor, genç kuşaklara aktarıyoruz.
Kurtuluş Savaşımızın zaferle sonuçlanıp, Cumhuriyetimizin ilanının Hint halkı için örnek olduğunu, Hindistan'ın kurucularından Nehru ve arkadaşlarının o tarihlerde tutsak bulundukları hapishanede ulusumuzun başarılarını sevinçle kutladıklarını Pandit Nehru'nun anılarından biliyoruz."
Türk halkının da Hindistan halkının büyük devlet adamı, Mahatma Gandi'nin önderliğinde sürdürdüğü ve başarıya ulaştığı bağımsızlık mücadelesine gönülden destek verdiğini ifade eden Arınç, bilge önder Gandhi'nin "Evrim, geçmişi yaşamamaya bağlıdır. Gelişmek istiyorsak tarihi tekrarlamayıp, yeniden yazmalıyız" dediğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Dost Hindistan'ın bu yaklaşımla, gurur duymakta haklı olduğu derin kültürü üzerinde, çağdaş teknolojiyi yakalayarak daima gelişmekte olmasını takdirle izliyoruz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk ile Hint halkının babası Gandhi, ülkelerinin de ötesinde dünya barışı için örnek devlet adamları nitelikleriyle, aramızdaki manevi bağların özünü oluşturmaktadırlar.
Modern Türkiye ve Hindistan'ın devlet yapılarının temel taşları olan demokrasi, laiklik, hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı ilkeleridir. Bu ortak değerler ve paylaşılan ilkeler, tarihi ve kültürel bağlarımızla birlikte ilişkilerimizin daima gelişebilmesinde sağlam zemin oluşturmaktadır.
Dünyanın en büyük demokrasisi niteliğiyle Hindistan, demokrasinin çok uluslu, çok kültürlü ve çok dinli toplumlarda başarıyla uygulanabileceğini tüm dünyaya kanıtlamıştır. Bununla ne kadar gururlansanız azdır.
Bu yıl TBMM, açılışının 85. yılını kutlamakta. Biz de demokrasimizin mabedi, halkımızın sesi Meclisimizle, laik, demokratik, hukuka, insan haklarına saygılı çağdaşlaşmak yolunda daima atılım yapan Cumhuriyetimizle gurur duyuyoruz.
AB ile bu yıl katılım müzakerelerine başlayacak, yüzü hep Avrupa'ya dönük, ancak aynı zamanda Asyalı kimliğini ulusal karakterinin belirleyici vasfı sayan Türkiye için, Hindistan'ın Asyalı dostlarımız arasında öncelikli ve önemli yeri vardır. Bu gerçeği bir kez daha bu vesileyle belirtmeyi görev biliyorum."
Chatterjee ile bu sabah yaptıkları görüşmelerde, iki ülke ikili ilişkilerinde bir sorun bulunmadığını, Türkiye-Hindistan işbirliğinin gelişerek sürdürülmesini kararlaştırdıklarını, terörizmle mücadele dahil, bölgesel ve uluslararası konularda benzer görüşleri paylaştıklarını karşılıklı olarak teyid ettiklerini açıklayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dostane ve yararlı biçimde seyreden çok yönlü ilişkilerimizin, Parlamentolarımız arasındaki yakın işbirliğiyle daha da gelişeceğine inancımız da müşterek.
Bizi mutlu eden bu ziyaretinizin ilişkilerimize güç katacağına olan inancımı tekrar vurgulamak isterim."
Konuşmasının son bölümünde, Hint kültürünün seçkin renklerinden, büyük yazar, şair, düşünür Tagor'un başyapıtı Gitanjali'de yer alan: "Işık, benim ışığım, dünyayı dolduran ışık, göz öpen ışık, kalp tatlılaştıran ışık. Kelebekler yelkenlerini ışık denizine doğru açıyorlar. Zambak ve yaseminler ışık dalgalarının üzerinde yükseliyor" deyişlerini okuyan ve bu deyişin kendisine ilham verdiğini belirten TBMM Başkanı Arınç, şunları kaydetti:
"Ülkelerimizin bugünü ve geleceği sonsuza kadar daima aydınlık, parlak, mutlu, sevgi ve barış dolu, refah içerisinde olsun. Işık denizleri ülkelerimize bolluk, kelebekler mutluluk, daima ileriye güvenle yürüyeceğimiz gelişim yollarımızda hiç solmayacak zambak ve yaseminler halklarımıza barış, sağlam dostluğumuza güç yansıtsınlar."
TBMM Başkanı Arınç, konuşmasını, "Cey Turki, Cey Hind" (Türkiye ve Hindistan için zafer) sözleriyle tamamladı.
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee ise Arınç'a gösterdiği konukseverlik için teşekkür etti. İki ülke arasında tarihi bağlar bulunduğunu kaydeden Chatterjee, Atatürk'ün verdiği mesajlar ve misyonunun, Hindistan'ın kurtuluş mücadelesinde de rehberlik ettiğini belirtti. Chatterjee, bugün Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'e saygı sunma fırsatı buldukları için mutlu olduklarını söyledi.
Chatterjee, Ulu Önder Atatürk'ün verdiği ''Yurtta sulh, cihanda sulh'' mesajının, bugün çağdaş dünya için de hala geçerli olduğunu ifade etti.
Türkiye ile Hindistan'ın, ''parlamenter demokrasi, hukukun üstünlüğü ve özgürlük'' gibi aynı değerlere sıkı sıkıya bağlı olduğunu kaydeden Chatterjee, ''demokrasi mesajını dünyanın her yerine yaymak üzere'' bu dostluğun sürdürülmesini istedi.
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee, konuşmasının sonunda, Türkiye'den çok daha fazla nüfusu bulunan Hindistan'da, 34 partili halk meclisinde 545 milletvekili varken, Türkiye'de 550 milletvekili bulunduğunu vurguladı ve bunun kendisini ''şaşırttığını'' söyledi.
HALKLARINI TEMSİL EDEN PARLAMENTOLAR
Hindistan Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Chatterjee, iki ülke arasında çok köklü ilişkiler bulunduğunu ve uygarlık olarak da çok benzeştiklerini söyledi. Ayrıca Türkiye ile aynı fikir ve görüşleri paylaştıklarını belirten Chatterjee, ''Parlamentolarımızın halklarını temsil ettiklerine dair görüşü de paylaşıyoruz. Bu noktada İki parlamento arasındaki temas ne kadar güçlü olursa iki ülke arasındaki halihazırdaki dostane ilişkiler daha da güçlenecektir'' dedi.
Eğitim, kültür, turizm, ticaret ve iş dünyası arasındaki ilişkilerin daha da arttırılması gerektiği konusunda da görüş birliği oluştuğunu ifade eden konuk Meclis Başkanı Chatterjee, Türkiye'nin ekonomik alandaki başarısını, yüzde 10'luk büyümeyi de takdirle karşıladıklarını söyledi. ''Biz de bu orana yetişmeye çalışıyoruz'' diyen Chatterjee, iki ülke arasındaki ticaret hacminin artışından da memnunluk duyduklarını ifade etti. Chatterjee, son bir yılda iki ülke arasındaki ticaret hacminin 1 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
GANDİ VE ATATÜRK
TBMM Başkanı Arınç'ın çok isabetli olarak Mahadma Gandi ve Atatürk'ün ülkelerinin kurtuluş mücadelelerindeki önderliğine değindiğini belirten Chatterjee, bu iki önderin zamanında birbirlerini de desteklediklerini ifade etti. Chatterjee, şöyle konuştu:
''Bu iki liderin birbirine verdiği destek sayesinde iki ülke arasında güçlü bir dostluk tesis edilmiş oldu. Dostlarımla ben ülkenize karşı duyduğumuz dayanışma hissini açıklayabilmek için ülkenize gelmek istedik. Geldiğimiz zaman da bu dost ülke, dost parlamento ve dost halk ile tanışma fırsatı bulduğumuz için çok mutluyuz. Eminim ki Türkiye ve Hindistan arasındaki ilişki sonsuza kadar sürecektir ve önümüzdeki yıllarda daha da güçlenerek devam edecektir.''
KEŞMİR SORUNU
Konuk Meclis Başkanı Chatterjee, Keşmir sorunu ile ilgili bir gelişme olup olmadığı yönündeki bir soruya da şu karşılığı verdi:
''Hindistan ve Pakistan arasındaki senaryo, yakın dönemde tamamen değişti. Önceleri meclislerimiz ve akademik dünya arasında karşılıklı ziyaretlerimiz vardı. Ancak, son dönemde eyalet temsilcileri düzeyinde de karşılıklı ziyaretler var. Daha da önemlisi bu ziyaretler giderek artıyor ve daha çok önem içeriyor. Durumun normalleştiğini söylemek mümkün. Er geç bölgede tam bir huzura ulaşılacaktır. Halihazırda iki ülke halkları birbirini sevmekte... Sanırım bu durum bölgeye de yansıyabilecek.''
