2004-05-06 - 00:00
Arınç YÖK tasarısı ile ilgili bir soruya ise "Şunun rövanşı veya bunun karşılığı gibi bir gerilim unsuru olarak göstermek bence doğru değil'' karşılığını verdi
TBMM Başkanı Bülent Arınç Irak'taki işkence olayları konusunda "çok utanç verici, çok iğrenç bir olay" dedi. Arınç, YÖK ile ilgili bir soru üzerine ise, yasama organı olan TBMM'de ele alınan tasarı ve teklifleri anlamlandırmanın, ''şunun rövanşı, bunun karşılığı'' gibi bir gerilim unsuru olarak göstermenin doğru olmadığını bildirdi.
TBMM'de Kan Haftası'nın açılışı dolayısıyla düzenlenen törende gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, YÖK tasarısına ilişkin olarak ''28 Şubat'ın rövanşı'' şeklindeki değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Anayasa'nın 7. maddesine göre yasama organı TBMM'dir. Başka hiçbir kurum, yasama ile görevli değildir. Bize gönderilen kanun tasarı ve tekliflerini, milletvekili arkadaşlarımızın katkıları ile bazen aynen bazen değiştirerek hatta bazen de reddetmek suretiyle Meclis'te değerlendiririz.
Gönderilen tasarı ve teklifleri anlamlandırmak, (şunun rövanşı veya bunun karşılığı) gibi bir gerilim unsuru olarak göstermek bence doğru değil, yasama görevine bir müdahale olarak kabul edilebilir.
Türkiye'de parlamento, hükümet, yasal kurumlar var. Ben inanıyorum ki bu konuda düşüncesi olan herkes düşüncesini özgürce ifade etmeli, bazen değişiklik önergeleriyle bazen yeni madde ilaveleriyle ki içtüzüğün imkan verdiği ölçüler içerisinde çıkacak kanunun kaliteli olması için herkes katkıda bulunmalı. Ama peşinen mahkum edecek tavırlarla davranışlarla bu yasama görevinin yerine getirilmemesi bence büyük bir eksiklik olur.
Bu konuda kamuoyunda uzun süreden beri tartışılan bazı konular var. Bu konular üzerinde Meclis'in görev yapması bence çok yararlı olacaktır."
IRAK'DA ABD'LİLERİN İŞKENCESİ
Arınç, ABD askerlerinin Iraklı tutuklulara yaptıkları işkencelere karşı TBMM'nin genel bir kınamada bulunup bulunmayacağını ilişkin soruyu yanıtlarken de yayınlanan fotoğraflara karşı herkese sorular sorulduğunu ve herkesin de cevabını verdiğini belirtti. Arınç, ''Bunun için Meclis'in ayrıca bir ortak bildiri yayınlanmasına kanaatimce gerek yok. Bu konuda da hiçbir müracaat olmadı. Ama siyasi parti grupları, komisyonlar, bireysel olarak milletvekilleri ile sivil toplum örgütleri, basın ve medya kuruluşları, herkes bu konuda kanaatini özgürce ifade edebilir. Bugüne kadar da açıklamalar yapıldı'' dedi.
Kendisine daha önce bu konuda soru sorulduğunu anımsatan Arınç, işkenceyi ''çok utanç verici, çok iğrenç bir olay'' diye nitelendirdi. Bu işin sorumlularının tespit edilmesi ve bir daha yaşanmaması için tedbir alınması gerektiğini belirten Arınç, işkenceyle itham edilen ülkelerin yöneticilerinin de bu yönde açıklamalar yaptığını kaydederek, şunları söyledi:
"Bu konuda farklı söylemler olabilir, onu da kamuoyu değerlendirir. Mesela bir kısım kişiler, (Her savaşta bu tür şeyler olabilir, bu bir abartmadır) diyebilir. Bunu o kişiye uygun bir açıklama olarak kabul edebilir, kınayabilirsiniz, yetersiz bulabilirsiniz. Ama benim kanaatimce bu bir insanlık suçudur."
TBMM Başkanı Arınç, geçen yıl ABD askerleri ve savaş malzemesinin Türkiye'de konuşlandırılmasına yönelik tezkereye karşı olduğunu hatırlatarak, ''şimdi iyi ki de karşı çıkmışım diyor musunuz?'' sorusuna da şu karşılığı verdi:
"Şüphesiz... Yani orada bu tür olayların içerisinde Türk askerinin bulunmaması sevinilecek bir olaydır ama kime karşı yapılmış olursa olsun, kim yaparsa yapsın işkence ağır insanlık suçudur. Bunun dini, ırkı, milliyeti olmaz. Irak'la ilgili davranışlarımızı biliyorsunuz, o konular zamanında tartışıldı. Meclisimiz bu konuda çok saygın bir karar aldı ve bu karardan dolayı TBMM de Hükümet ve Türk Milleti de büyük itibar kazandı. Bunu dünyanın neresine giderseniz gidin göreceksiniz. Bundan dolayı her Türk vatandaşı gibi ben de büyük bir memnuniyet duyuyorum."
TBMM'de Kan Haftası'nın açılışı dolayısıyla düzenlenen törende gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, YÖK tasarısına ilişkin olarak ''28 Şubat'ın rövanşı'' şeklindeki değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Anayasa'nın 7. maddesine göre yasama organı TBMM'dir. Başka hiçbir kurum, yasama ile görevli değildir. Bize gönderilen kanun tasarı ve tekliflerini, milletvekili arkadaşlarımızın katkıları ile bazen aynen bazen değiştirerek hatta bazen de reddetmek suretiyle Meclis'te değerlendiririz.
Gönderilen tasarı ve teklifleri anlamlandırmak, (şunun rövanşı veya bunun karşılığı) gibi bir gerilim unsuru olarak göstermek bence doğru değil, yasama görevine bir müdahale olarak kabul edilebilir.
Türkiye'de parlamento, hükümet, yasal kurumlar var. Ben inanıyorum ki bu konuda düşüncesi olan herkes düşüncesini özgürce ifade etmeli, bazen değişiklik önergeleriyle bazen yeni madde ilaveleriyle ki içtüzüğün imkan verdiği ölçüler içerisinde çıkacak kanunun kaliteli olması için herkes katkıda bulunmalı. Ama peşinen mahkum edecek tavırlarla davranışlarla bu yasama görevinin yerine getirilmemesi bence büyük bir eksiklik olur.
Bu konuda kamuoyunda uzun süreden beri tartışılan bazı konular var. Bu konular üzerinde Meclis'in görev yapması bence çok yararlı olacaktır."
IRAK'DA ABD'LİLERİN İŞKENCESİ
Arınç, ABD askerlerinin Iraklı tutuklulara yaptıkları işkencelere karşı TBMM'nin genel bir kınamada bulunup bulunmayacağını ilişkin soruyu yanıtlarken de yayınlanan fotoğraflara karşı herkese sorular sorulduğunu ve herkesin de cevabını verdiğini belirtti. Arınç, ''Bunun için Meclis'in ayrıca bir ortak bildiri yayınlanmasına kanaatimce gerek yok. Bu konuda da hiçbir müracaat olmadı. Ama siyasi parti grupları, komisyonlar, bireysel olarak milletvekilleri ile sivil toplum örgütleri, basın ve medya kuruluşları, herkes bu konuda kanaatini özgürce ifade edebilir. Bugüne kadar da açıklamalar yapıldı'' dedi.
Kendisine daha önce bu konuda soru sorulduğunu anımsatan Arınç, işkenceyi ''çok utanç verici, çok iğrenç bir olay'' diye nitelendirdi. Bu işin sorumlularının tespit edilmesi ve bir daha yaşanmaması için tedbir alınması gerektiğini belirten Arınç, işkenceyle itham edilen ülkelerin yöneticilerinin de bu yönde açıklamalar yaptığını kaydederek, şunları söyledi:
"Bu konuda farklı söylemler olabilir, onu da kamuoyu değerlendirir. Mesela bir kısım kişiler, (Her savaşta bu tür şeyler olabilir, bu bir abartmadır) diyebilir. Bunu o kişiye uygun bir açıklama olarak kabul edebilir, kınayabilirsiniz, yetersiz bulabilirsiniz. Ama benim kanaatimce bu bir insanlık suçudur."
TBMM Başkanı Arınç, geçen yıl ABD askerleri ve savaş malzemesinin Türkiye'de konuşlandırılmasına yönelik tezkereye karşı olduğunu hatırlatarak, ''şimdi iyi ki de karşı çıkmışım diyor musunuz?'' sorusuna da şu karşılığı verdi:
"Şüphesiz... Yani orada bu tür olayların içerisinde Türk askerinin bulunmaması sevinilecek bir olaydır ama kime karşı yapılmış olursa olsun, kim yaparsa yapsın işkence ağır insanlık suçudur. Bunun dini, ırkı, milliyeti olmaz. Irak'la ilgili davranışlarımızı biliyorsunuz, o konular zamanında tartışıldı. Meclisimiz bu konuda çok saygın bir karar aldı ve bu karardan dolayı TBMM de Hükümet ve Türk Milleti de büyük itibar kazandı. Bunu dünyanın neresine giderseniz gidin göreceksiniz. Bundan dolayı her Türk vatandaşı gibi ben de büyük bir memnuniyet duyuyorum."
