2006-04-11 - 14:50
TBMM BAŞKANI ARINÇ: "KONFERANSIMIZIN GÜNDEMİNDE 'HAMAS' DİYE ÖZEL BİR GÜNDEM MADDESİ YOKTUR"
İKÖPAB 4. Konferansına ilişkin düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan TBMM Başkanı Bülent Arınç 'Hamas' diye özel bir gündem maddesi bulunmadığını belirterek "Elbette yıllardır bizzat acısını içinde duyduğumuz Filistin konuşulacaktır" dedi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, İslam Konferansı Örgütü Parlamento Birliği (İKÖPAB) 4. Konferansı'nın gündeminde, ''Hamas'' diye özel bir gündem maddesi bulunmadığını belirterek, ''Elbette yıllardır bizzat acısını içinde duyduğumuz Filistin konuşulacaktır'' dedi.
TBMM Başkanı Arınç, Conrad Oteli'nde düzenlediği İKÖPAB 4. Konferansı'na ilişkin düzenlediği basın toplantısının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

''Filistin halkına abluka uygulanıyor, toplantıda Hamas Hükümeti'nin desteklenmesi gibi bir gelişme olabilir mi?'' sorusu üzerine Arınç, konferansa 47 ülkenin katıldığını ve dünyada Müslüman nüfusun 1.5 milyar olduğunu hatırlattı.

İslam coğrafyasının çok büyük kesiminde zor şartlarda yaşayan insanlar olduğunu ifade eden Arınç, ''Kriz bölgeleri, huzursuzluk ve çatışma bölgeleri var. Fakirlik, yoksulluk, işgal, ambargolar var. Soğuk savaş bölgeleri var. Bu coğrafyanın en önemli örgütlerinden biri buradadır'' diye konuştu.

TBMM Başkanı Arınç, aralık ayında Mekke'de İKÖ Zirve Toplantısı yapıldığını ve kendisinin de Türkiye'yi temsilen katıldığını anımsatarak, ''Tüm çalışmalarımızda bu sorunlara çare bulmak, Müslüman halklara ümit vermek, onları sadece konuşmak değil, çözmek için de bir irade ortaya koymalıyız. Sanıyorum ki bu toplantı da her toplantıda olduğu gibi Filistin konusunun önemle ele alınacağı bir toplantı olacaktır'' dedi.

Filistin'de serbest seçimlerin yapıldığını, bütün örgütlerin buna katıldığını, hem ABD, hem AB ülkeleri, hem de İsrail'in bizzat kendisinin bu seçimlerin yapılmasını desteklediğini anlatan Arınç, seçimler sonucunda sandığa gidenlerin belli bir örgütün temsilcilerini parlamentoya ağırlıklı olarak sokmayı başardıklarını kaydetti.
Bülent Arınç, bunun sonucunda da Filistin'de bir hükümet kurulduğunu ve güvenoyu aldığını hatırlatarak, ''Konferansımızın gündeminde 'Hamas' diye özel bir gündem maddesi yoktur. Elbette yıllardır bizzat acısını içinde duyduğumuz Filistin konuşulacaktır. Filistin-İsrail uyuşmazlığının barışçı yöntemlerle çözülmesi için bütün üye ülkelerin katkısı tekrar istenecektir'' diye konuştu.

TÜRKİYE HÜKÜMETİ'NİN ANLAYIŞI

Arınç, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ndeki bir komite tarafından davet edilen Filistinli iki milletvekiline Hamas üyesi oldukları gerekçesiyle Fransa tarafından vize verilmediğini belirterek, yine kurulan yeni hükümete ekonomik ve mali ambargoların uygulandığını da bildiklerini söyledi.
Bu konuda Türkiye Hükümeti'nin bir anlayış içinde olduğunu kaydeden Arınç, şöyle devam etti:
''Halkın iradesi ile parlamentoya giren hükümeti teşkil eden yönetimlere doğrudan karşı çıkılmaması gerektiğini düşünmektedir. Seçim istediniz, seçimin sonucu böyle oldu... Bu halk iradesidir. Buna karşı çıkılmamalıdır. Ancak şüphesiz meclis, bir hükümet, artık silahlı bir örgüt değildir, olmamalıdır. Her şey müzakerelerle, diplomasiyle, barışçı yöntemlerle cereyan etmelidir ve çözülmelidir.''
Bülent Arınç, Hamas örgütü liderlerinden birinin Türkiye'ye geldiğinde kendisine Türkiye'nin bu konudaki tavrının açıklıkla ifade edildiğini de vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
''(Artık silahlı bir örgüt olmamalısınız, silahı bırakmalısınız, görüşmelerinizi artık barışçı yöntemlerle yapmalısınız, İsrail gerçeğini kabul etmelisiniz, güvenli sınırlar içinde birbirine komşu olarak yaşayabilecek iki ülkenin varlığına elbette 'evet' diyoruz. Bunun yöntemlerini bulmalısınız) ve buna ilişkin dünya kamuoyunun üzerinde çok hassasiyet gösterdiği hususları hem hükümet, hem de Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Hamas yetkililerine açıklıkla ifade etti. Onlar da bu görüşmelerden duydukları memnuniyeti ifade etti.

Dolayısıyla artık karşımızda Filistin Ulusal Meclisi ve o Meclis'in içinden çıkan bir hükümet bulunmaktadır. Bunu ayrıca Hamas diye bir kenara koymak ve onun üzerinde konuşmak durumunda değiliz. Hamas, daha düne kadar eylemleriyle, silahıyla, örgüt statüsüyle vardı. Artık bundan sonra bunu kabullenmek mümkün değildir. Hamaslı ve El Fetihli milletvekillerinin oluşturduğu bir parlamento ve onun denetimindeki bir Meclis'in, bir ülkeyi temsil ettiğinin bilinci içerisinde olmalıdır. Filistin konusu eminim ki hem komite toplantısında, hem de genel kurul çalışmaları sırasında mutlaka gündeme gelecektir. Bu konuda neler yapılması gerektiği üzerinde tekrar vurucu cümlelerle duracağız.''

TERÖR TEHDİDİ?

TBMM Başkanı Arınç, ''Terör, Türkiye'yi rahatsız ettiği gibi dünyanın bir başka köşesindeki ülkeyi de, orada yaşayan masum insanları da tehdit etmektedir'' dedi.

''Terörle mücadelenin BM şemsiyesi altında yürütülmesine ilişkin'' bir soru üzerine, Arınç demokrasinin, özgürlüklerin asıl olduğunu ama terörizmle mücadelede terörizmin tanımının ve bunun bu boyutta ele alınmasının farklı bir konu olduğunu dile getirdi.

''Teröristler sınırlıdır, sayıca da, örgütçe de...'' diyen Arınç, dünyada 6 milyar insanın yaşadığını ifade ederek, şunları kaydetti: ''Terör, Türkiye'yi rahatsız ettiği gibi dünyanın bir başka köşesindeki ülkeyi de, orada yaşayan masum insanları da tehdit etmektedir. 'Terörizme karşı uluslararası boyutta hangi tedbirler alınmalıdır, nasıl bir işbirliği yapılmalıdır' konusu, bu konferansın gündemindeki önemli konulardan bir tanesidir. Türkiye olarak medeniyetler arasındaki çatışmayı ve onu destekleyen tezleri kabul etmediğimizi, bilakis medeniyetler arasında diyalog ve işbirliği, karşılıklı anlayış nasıl olabilir, farklılıklar nasıl zenginlik olarak
tanımlanabilir, çokluk içindeki birliği nasıl temin edebiliriz, bir arada yaşama iradesini nasıl ortaya koyabiliriz, bunu savunmak çok önemlidir.''
Arınç, Türkiye'nin, BM'nin desteklediği bir projeyle ilgili İspanya ile işbirliği yaptığını ve her iki ülke başbakanının ''medeniyetler arası ittifak projesi'' üzerinde çalıştığını hatırlatarak, ayrıca Avrupa Akdeniz Parlamento Başkanları Toplantısı'nda da ''Kültürlerarası Diyalog'' adıyla bir çalışma yürütüldüğünü söyledi.

Arınç, bu konuya İKÖPAB üyesi ülkelerin de büyük destek verdiğini, oralarda da terörist eylemler olduğunu söyledi ve Mısır'ı örnek gösterdi.

Bunun dışında pek çok İslam ülkesinde terörizm faaliyetlerinin bulunduğunu belirten Arınç, ''Bunların önlenmesi konusunda konferansta önemli görüşmeler yapılacağını ve sonuç bildirgesinde önemli yer tutacağını ümit ediyorum'' dedi.

KIBRIS KONUSU...

TBMM Başkanı Bülent Arınç, konferansa Kıbrıs Müslüman Türk Toplumu adıyla gözlemci olarak katılan KKTC'nin isminin ''Kıbrıs Türk Devleti'' olarak değiştirilmesine yönelik girişimlerin sorulması üzerine de, yarın ve perşembe günü yapılacak genel kurul çalışmaları sonucu alınacak kararların, topluma açıklanacağını ve bu çalışmaların ön hazırlığı olan icra komitesi ve konsey toplantılarında bu akşam sonuç alacaklarını söyledi.
Bu konudaki tekliflerinin anlayışla karşılandığını ve bir düşünce birliği olduğunu gözlemlediklerini ifade eden Arınç, ''Ancak henüz konferans sonuçlanmadan 'Bu konuda şu sonuca vardığımız' diye bir karar açıklama durumunda değiliz. Bu asambleye katılan üye ülkeler açısından doğru olmayabilir'' diye konuştu.

Arınç, ancak başından bu yana, ''Müslüman Türk toplumu'' sıfatıyla gözlemci olarak kabul edilen KKTC'de yaşayan soydaşlara ilişkin üye ülkelerin delegasyonlara ilişkin bir anlayış birliği olduğunu gördüklerini ve bundan büyük bir memnuniyet duyduklarını söyledi.
Komite toplantısındaki kararların genel kurulda benimseneceğini ve Türkiye'nin talebinin kabul göreceğini ümit ettiğini belirten Arınç, ''Bizim bu konudaki bütün çabalarımız Kuzey Kıbrıs'a yıllardan beri uygulanan haksız, hukuka aykırı, insan haklarını hiçe sayan izolasyon ve ambargoların kaldırılması yönündedir'' dedi.

TBMM Başkanı Arınç, hükümetin Ocak ayında önemli bir karar alarak Kıbrıs'a yönelik planını açıkladığını hatırlatarak, bu planda adadaki ambargoların karşılıklı olarak eşzamanlı kaldırılması konusunda tüm dünyaya bir çağrıda bulunulduğunu ve bu çağrının kabul ve anlayış gördüğünü söyledi.

Arınç, ''Bizim burada arzumuz; Kıbrıs'ta yaşayan Müslüman Türkler'in bir arada huzur, mutluluk, istikrar içinde yaşaması iradesinin tanınmasıdır. Ben genel kurul çalışmaları içinde böyle bir kararın çıkacağını düşünüyorum'' diye konuştu.

KKTC'nin gözlemci statüsünden asil üye ülke statüsüne gelme konusunun ise henüz gündemde bulunmadığını anlatan Arınç, İKÖPAB'ın bir tüzüğü bulunduğunu ve bu tüzük çerçevesinde alınacak kararların da belli olduğunu söyledi.

Arınç, ''Bizim arzumuz şimdi ilk aşamada Kıbrıs Türk Devleti isminin tanınmış, kabul görmüş olmasıdır. Bu amaca ulaştığımız takdirde bundan sonraki gelişmeler elbette yine konferansın tüzüğü içinde değerlendirilir'' dedi.

İRAN

TBMM Başkanı Bülent Arınç, İran'ın barışçıl amaçlarla nükleer enerji üretmek istemesini Türkiye ve konferansa dahil olan tüm üye ülkelerin de anlayışla karşıladığını belirterek, ''Türkiye'nin de, pek çok ülkenin de gündeme getirmek istediği, bu konuda uluslararası kuruluşlarla da işbirliği yapılması'' dedi.

Arınç, konferansta, ''İran'ın nükleer enerji üretmek istemesi'' konusunun ele alınıp alınmayacağına ilişkin soru üzerine, ''İran'ın barışçıl amaçlarla nükleer enerji üretmek istemesini Türkiye de, konferansa dahil olan tüm üye ülkeler de anlayışla karşılamaktadır'' diye konuştu.

Bu konuda hiçbir sorun bulanmadığını belirten Arınç, şöyle devam etti:
''Türkiye'nin de, pek çok ülkenin de gündeme getirmek istediği, bu konuda uluslararası kuruluşlarla da işbirliği yapılması. İster adına 'denetim' diyelim, ister 'kontrol' diyelim, bu konuyla ilgili uluslararası kuruluşlarla hem şeffaf olunması, hem denetime açık olunması, hem de bu konunun tüm dünyanın gözleri önüne rahatlıkla serilebilmesidir. Komite toplantılarında kısmen bu konu üzerinde görüşmeler yapıldığını biliyorum.''

Bülent Arınç, Genel Kurul'a bununla ilgili bir teklif sunulabileceğini de anlatarak, ''Bu üzerinde hiç konuşulmayan, tartışılmayan bir konu değildir. Gerek İran delegasyonunun, gerek bu konuya ilgi duyan üye ülkelerin bu konuda birkaç cümleyi deklarasyona koyma arzusu olduğunu biliyorum'' dedi.

KONFERANSTA IRAK TEMSİL EDİLMEYECEK

Arınç, toplantıda ''Irak'taki iç savaşın ele alınıp alınmayacağına'' ilişkin soruya karşılık da, konferansta Irak'ın temsil edilmediğini söyledi.

Orada yönetimde bir boşluk olduğunu ve bir karışıklık yaşandığını kaydeden Arınç, ''Irak parlamentosunu davet ettik. Bu daveti memnuniyetle karşıladıklarını ifade ettiler. Fakat mevcut durum karşısında konferansa katılamayacaklarını bildirdiler. Toplantıya Ankara büyükelçileri katılacak'' diye konuştu.

Arınç, konferansın ''Kutlu Doğum Haftası'na denk geldiğinin'' hatırlatılması üzerine de, tarihi belirlerken buna dikkat etmediklerini, ama toplantının hem İstanbul'da yapılması, hem de Kutlu Doğum Haftası başlangıcına denk gelmesinin çok sevindirici olduğunu bildirdi.
Bülent Arınç, ''Çünkü Hazreti Muhammed hepimizin peygamberi. O'nun doğum günlerinde böyle güzel düşüncelerle bu güzel toplantının yapılması, herhalde Türkiye açısından mutlu bir tesadüftür'' dedi.
Türkiye'nin İKÖ'ye çok önem verdiğini de vurgulayan TBMM Başkanı Arınç, ''Bu örgüt Müslüman dünyasının gözbebeğidir'' diye konuştu.

Arınç'ın basın toplantısına, İKÖPAB Türk Grubu Başkanı Ankara Milletvekili Prof. Dr. Said Yazıcıoğlu ve Türk Grubu Üyesi Hatay Milletvekili Abdulaziz Yazar da katıldı.