2004-09-14 - 15:30
BAYKAL: ''TARIM SEKTÖRÜNDE YARATILAN SIKINTILAR BU HÜKÜMETİN BAŞINI YİYECEK"
Partisinin Grup Toplantısında konuşan Baykal, iktidarın yanlış tarım politikaları uyguladığını, bu nedenle de üretici ve tarım kesiminin perişan olduğunu ileri sürdü.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, iktidarın yanlış tarım politikaları uyguladığını, bu nedenle de üretici ve tarım kesiminin perişan olduğunu ileri sürerek, ''Tarım sektöründe yaratılan sıkıntılar bu hükümetin başını yiyecek. O mazlum çiftçi bu iktidara haddini bildirecektir'' dedi.

Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, toplum tarafından hükümete açılan kredinin tükendiğini ve iktidarın artık bir kırılma noktası ile karşı karşıya kaldığını savundu. Yaz döneminde CHP milletvekillerinin Türkiye'nin her bölgesinde çiftçi ve
üreticilerle görüştüğünü ve ortaya çıkan manzaranın çiftçiler ve tarım sektörü açısından inanılmaz derecede kötü olduğunu kaydeden Baykal, ''Bu sıkıntılar hükümetin başını yiyecek. O mazlum çiftçi bu iktidara haddini bildirecektir'' diye konuştu.

Geçtiğimiz üç ay içinde meydana gelen, Sakarya'daki tren kazası, Van olayları ve Yargıtay-Çakıcı-MİT ilişkilerinin Türkiye'nin siyasi röntgenini ortaya koyduğunu belirten Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Sakarya'daki tren kazası bu hükümetin olaylara bakış açısını ortaya koydu ve bunun sonucunda çok ağır bir insani bedel ödedik.

İktidar, bilirkişi raporlarına ve toplumdaki tepkiye karşın umursamaz tavrını hala sürdürmektedir. İki zavallı makinist içerde ama genel müdür ve bakan koltuğunda oturuyor. Bu yaklaşım toplumun yargıya güvenini sarsmaktadır. O 38 cenazenin hesabını CHP olarak sorgulamaya devam etmeliyiz.''

Baykal, CHP milletvekillerinin BDDK ve TMSF yetkililerine batan bankalar nedeniyle kamu kaybının telafi edilip edilemeyeceğini sorduklarını ve yetkililerin batan bankalar nedeniyle ortaya çıkan zarardan 37 milyar doların tahsil edilemeyeceğini kendilerine ilettiğini kaydetti.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, konuşmada, TCK Tasarısı konusunda yaşanan tartışmaları değerlendirdi. Tasarının herkesi tatmin ettiğini söylemenin mümkün olmadığını kaydeden Baykal, düzenlemenin ''Olabildiğince kabul edilebilir bir metne dönüşmesini sağlamanın tüm kesimlerin görevi olduğunu'' söyledi. Tartışmaların, zinanın suç olup olmayacağı konusunda yoğunlaştığını belirten Baykal, buna gerekçe olarak da AK Parti'nin ''Ailenin korunması, kadının onurunun yükseltilmesini'' gerekçe olarak gösterdiğini ifade etti.

AK Partilileri yeniden değerlendirme yapmaya çağıran Baykal, istedikleri her türlü düzenlemeyi kendilerine sunabileceklerini, uzlaşma sağlanması durumunda değişiklik önerilerini ortak olarak getirmeyi istediklerini söyledi. Baykal, iki partinin tasarı üzerinde
büyük oranda uzlaşma sağladığını, bunu sürdürmeyi arzu ettiklerini bildirerek, ''Getirsinler önerilerini konuşalım. Anlaştıklarımızı verelim, yeni birşey getirmeyeceklerini de taahhüt etsinler. Görüşmeleri Meclis'i tıkayacak bir noktaya getirmemeye çalışıyoruz. Katkı vermeye açığız. Ama inat içinde olurlarsa takdir kendilerinin. Biz de görevimizi yaparız'' dedi.

Deniz Baykal, Hükümet'in Irak politikasını da eleştirerek, ''Türkiye, Irak'ta olanları sözlü açıklamalarla izleme noktasına geldi. Bu, acı bir tablodur'' dedi.

Telafer'de acı olayların yaşandığını, onbinlerce insanın kent dışında çadırlarda yaşam
mücadelesi verdiğini, mülteci durumuna düştüğünü bildiren Baykal, ''Kimilerinin söylediğine göre 60 bin, kimilerinin söylediğine göre de100 bin kişi bir büyük facia yaşıyor'' dedi. Baykal, ayrım yapılmadan herkesin bombalanmasını mazur göstermenin, bunun siyasal amaçlarla
yapıldığını söylemenin mümkün olmadığını ifade etti.