2004-12-13 - 20:30
Arınç, yemekte yaptığı konuşmada, "Köklü geçmişe, zengin kültüre ve geniş kaynaklara sahip olan Ortadoğu ulusları, esenlik ve refah içinde yaşamaya en az diğer uluslar kadar layıktır" dedi.
Resmi bir ziyaret için Türkiye'de bulunan Lübnan Meclis Başkanı Nabih Berry onuruna Devlet Konukevi'nde bir akşam yemeği veren TBMM Başkanı Bülent Arınç, yemekte yaptığı konuşmada; "Türkiye ve Lübnan arasında ortak tarihi ve kültürel değerlere dayalı köklü bağlar, ülkelerimiz ve uluslarımız arasındaki dostluk ve kardeşlik ilişkilerinin temelini ve parlak geleceğinin güvencesini oluşturmaktadır"dedi.
Arınç, Nabih Berry'in ziyaretinin, ülkeler ve halklar arasındaki yakın ilişkilerin geliştirilmesi yönündeki ortak iradelerinin göstergesi olduğunu belirterek, mevcut işbirliğinin daha sağlam bir zeminde yürütülmesi için halkların temsilcileri olan parlamentolara da önemli görevler düştüğünü söyledi.
Arınç konuşmasını şöyle sürdürd:
"Temaslarımızın, görüş alış verişlerimizin yoğunlaştırılması, karşılıklı dostluk ve kardeşlik duyguları besleyen halklarımızın daha da yakınlaşmasına yardımcı olacaktır. Ziyaretinizin, ikili ilişkilerimize çok anlamlı katkı ve destek sağlayacağı kuşkusuzdur
Ülkelerimiz arasında her alanda geniş işbirliği olanakları bulunmaktadır. Bu olanaklardan uluslarımızın karşılıklı yararları doğrultusunda, en geniş şekilde yararlanmamız gerektiğine inanıyoruz"
Ortadoğu bölgesindeki gelişmelerin Lübnan gibi Türkiye'yi de derinden etkilediğini ifade eden Arınç, Ortadoğu coğrafyasının, yıllardır süregelen sorunlar ve çatışmalar nedeniyle, özlenen barış, istikrar ve refaha bir türlü kavuşamadığını belirtti.
Arınç, Köklü geçmişe, zengin kültüre ve geniş kaynaklara sahip olan Ortadoğu uluslarının, esenlik ve refah içinde yaşamaya en az diğer uluslar kadar layık olduğunu belirterek, "bölgemizin bir an önce barış ve istikrara kavuşması, eldeki imkanların tüm bölge uluslarının refahının artırılması ve çağdaşlaşma amaçlarıyla kullanılması, bölge ülkeleri arasında yapıcı bir işbirliğinin ve anlayış ortamının sağlanmasıyla mümkündür. Bu amaç doğrultusunda, Türkiye ve Lübnan'ın ortaya koyacağı ortak çabalar ve işbirliği kuşkusuz ki önem taşımaktadır" dedi.
Ortadoğu'da kalıcı ve kapsamlı barışın, düzen ortamının tesis edilmesi Türk dış politikasının önceliklerinden birini oluşturduğunu söyleyen Arınç, bu yaklaşımla İsrail-Filistin ihtilafının çözümü yolunda ortaya konulan yol haritasının taraflarca kabul edilmesini memnuniyetle karşıladıklarını, ancak gerekli adımların daha fazla gecikilmeksizin atılmaya başlanmasının da en az yol haritasının benimsenmesi kadar önem taşıdığını kaydetti.
TBMM Başkanı Arınç şunları söyledi:
"Bölgede barışın ve istikrarın ancak kapsamlı olduğu takdirde kalıcı olacağını düşünüyoruz. Bu hedefe ulaşılabilmesi için Suriye ve Lübnan kanallarının da canlandırılması gerektiği inancındayız
Bugün Irak'ta süren ve kardeş ırak halkının yaşamakta olduğu ciddi sorunlar hepimizi derinden üzmekte, endişelendirmektedir. Irak'ın geleceği Türkiye'yi ve tüm bölgemizi çok yakından ilgilendirmektedir. Toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin korunması, Irak halkını oluşturan tüm kesimlerin hakça temsil edileceği demokratik ortamın sağlanabilmesi, ülkenin doğal kaynaklarının tüm Iraklılara ait olması yaşamsal önemdedir.
Irak'ın tüm vatandaşlarıyla ve komşularıyla barışık, dirlik ve düzen içerisinde, hür ve egemen, demokratik sistemi işleyen bir devlet olarak uluslararası toplum içinde hak ettiği yeri en kısa sürede alması ortak amacımızdır"
Konuşmasının son bölümünde Lübnan ile ikili ilişkilere değinen Arınç, "Lübnan ile gelişmekte olan ilişkilerimizi, uluslarımızın ortak yararına olacak şekilde daha da ileriye götürmeye kararlıyız. Bu çerçevede, ziyaretinizin, ilişkilerimize yaptığı katkıdan, şu an sizlerle birlikte olmaktan duyduğumuz mutluluğu özellikle vurgulamak istiyorum" dedi.
Arınç, Nabih Berry'in ziyaretinin, ülkeler ve halklar arasındaki yakın ilişkilerin geliştirilmesi yönündeki ortak iradelerinin göstergesi olduğunu belirterek, mevcut işbirliğinin daha sağlam bir zeminde yürütülmesi için halkların temsilcileri olan parlamentolara da önemli görevler düştüğünü söyledi.
Arınç konuşmasını şöyle sürdürd:
"Temaslarımızın, görüş alış verişlerimizin yoğunlaştırılması, karşılıklı dostluk ve kardeşlik duyguları besleyen halklarımızın daha da yakınlaşmasına yardımcı olacaktır. Ziyaretinizin, ikili ilişkilerimize çok anlamlı katkı ve destek sağlayacağı kuşkusuzdur
Ülkelerimiz arasında her alanda geniş işbirliği olanakları bulunmaktadır. Bu olanaklardan uluslarımızın karşılıklı yararları doğrultusunda, en geniş şekilde yararlanmamız gerektiğine inanıyoruz"
Ortadoğu bölgesindeki gelişmelerin Lübnan gibi Türkiye'yi de derinden etkilediğini ifade eden Arınç, Ortadoğu coğrafyasının, yıllardır süregelen sorunlar ve çatışmalar nedeniyle, özlenen barış, istikrar ve refaha bir türlü kavuşamadığını belirtti.
Arınç, Köklü geçmişe, zengin kültüre ve geniş kaynaklara sahip olan Ortadoğu uluslarının, esenlik ve refah içinde yaşamaya en az diğer uluslar kadar layık olduğunu belirterek, "bölgemizin bir an önce barış ve istikrara kavuşması, eldeki imkanların tüm bölge uluslarının refahının artırılması ve çağdaşlaşma amaçlarıyla kullanılması, bölge ülkeleri arasında yapıcı bir işbirliğinin ve anlayış ortamının sağlanmasıyla mümkündür. Bu amaç doğrultusunda, Türkiye ve Lübnan'ın ortaya koyacağı ortak çabalar ve işbirliği kuşkusuz ki önem taşımaktadır" dedi.
Ortadoğu'da kalıcı ve kapsamlı barışın, düzen ortamının tesis edilmesi Türk dış politikasının önceliklerinden birini oluşturduğunu söyleyen Arınç, bu yaklaşımla İsrail-Filistin ihtilafının çözümü yolunda ortaya konulan yol haritasının taraflarca kabul edilmesini memnuniyetle karşıladıklarını, ancak gerekli adımların daha fazla gecikilmeksizin atılmaya başlanmasının da en az yol haritasının benimsenmesi kadar önem taşıdığını kaydetti.
TBMM Başkanı Arınç şunları söyledi:
"Bölgede barışın ve istikrarın ancak kapsamlı olduğu takdirde kalıcı olacağını düşünüyoruz. Bu hedefe ulaşılabilmesi için Suriye ve Lübnan kanallarının da canlandırılması gerektiği inancındayız
Bugün Irak'ta süren ve kardeş ırak halkının yaşamakta olduğu ciddi sorunlar hepimizi derinden üzmekte, endişelendirmektedir. Irak'ın geleceği Türkiye'yi ve tüm bölgemizi çok yakından ilgilendirmektedir. Toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin korunması, Irak halkını oluşturan tüm kesimlerin hakça temsil edileceği demokratik ortamın sağlanabilmesi, ülkenin doğal kaynaklarının tüm Iraklılara ait olması yaşamsal önemdedir.
Irak'ın tüm vatandaşlarıyla ve komşularıyla barışık, dirlik ve düzen içerisinde, hür ve egemen, demokratik sistemi işleyen bir devlet olarak uluslararası toplum içinde hak ettiği yeri en kısa sürede alması ortak amacımızdır"
Konuşmasının son bölümünde Lübnan ile ikili ilişkilere değinen Arınç, "Lübnan ile gelişmekte olan ilişkilerimizi, uluslarımızın ortak yararına olacak şekilde daha da ileriye götürmeye kararlıyız. Bu çerçevede, ziyaretinizin, ilişkilerimize yaptığı katkıdan, şu an sizlerle birlikte olmaktan duyduğumuz mutluluğu özellikle vurgulamak istiyorum" dedi.
