2005-04-12 - 16:35
Dinçer kabulde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AB üyesi olmak istediğini, bunun da Avrupa standardında bir ülke olmayı gerektirdiğini söyledi.
TBMM Başkanvekili Ali Dinçer, ''Tiyatroya, operaya, baleye gitmeyen, onları kendi inanç dünyasının dışında gören insanlar yönetiyor ülkeyi'' dedi.
Ali Dinçer, Kamu Kültür ve Sanat Platformu temsilcilerini TBMM'deki makamında kabul etti. Kabul sırasında konuşan Dinçer, Türkiye'nin AB üyesi olmak istediğini, bunun da Avrupa standardında bir ülke olmayı gerektirdiğini söyledi. Türkiye'nin, Cumhuriyetin başlangıcından bu yana bu projeyi gerçekleştirmek için çalıştığını kaydeden Dinçer, Köy Enstitüleri'nin, Türkiye'nin en ücra köşelerine kadar kurulan sanat kurumlarının bu amaca yönelik olduğunu dile getirdi.
Bu çabaların daha da ileriye götürülmesi gerektiğini ifade eden Dinçer, yeni senfoni orkestraları yeni tiyatrolar kurulması ve özel sektörün desteklenmesi gerekirken bunun tam tersinin yapıldığını öne sürdü. Kültür Bakanlığı'nın, Turizm Bakanlığı ile birleştirilerek ''gölgede bırakıldığını'' iddia eden Dinçer, ''İnsan inanamıyor; bu hükümet gerçekten AB'den yana mı yoksa kendi emellerini gerçekleştirmek için mi AB'den yana görünüyor?'' diye sordu.
Ali Dinçer, Türkiye'yi, tiyatroya, operaya, baleye gitmeyen, onları kendi inanç dünyasının dışında gören insanların yönettiğini iddia etti. Türkiye koşullarında sanat kurumlarının ancak devletin ciddi desteği ile ayakta durabileceğini ifade eden Dinçer, ''Türkiye eğer AB'ye girmek istiyorsa, kültür ve sanat kurumlarında da AB standartlarını yakalaması gerekiyor. Bunu da hükümet yetkililerine anlatmak, onları ikna etmek gerekiyor'' dedi.
Kültür Sanat Sen Genel Başkanı Bilal Şimşir, çıkarılan yasalarla sanat kurumlarının işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Şimşir, ''Irak'ta silahlarla yapılanlar ülkemizde maalesef yasalarla yapılıyor'' dedi.
Şimşir, CHP'yi de Kültür Bakanlığı'nın Turizm Bakanlığı ile birleştirilmesi sırasında yeterli muhalefeti yapmamakla eleştirdi.
Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışmaları Vakfı (TOBAV) GenelSekreteri Nilgün Fıratlı da çıkarılmak istenen yasalarla sanat kurumlarının yok edileceğini ifade etti.
Ali Dinçer, Kamu Kültür ve Sanat Platformu temsilcilerini TBMM'deki makamında kabul etti. Kabul sırasında konuşan Dinçer, Türkiye'nin AB üyesi olmak istediğini, bunun da Avrupa standardında bir ülke olmayı gerektirdiğini söyledi. Türkiye'nin, Cumhuriyetin başlangıcından bu yana bu projeyi gerçekleştirmek için çalıştığını kaydeden Dinçer, Köy Enstitüleri'nin, Türkiye'nin en ücra köşelerine kadar kurulan sanat kurumlarının bu amaca yönelik olduğunu dile getirdi.
Bu çabaların daha da ileriye götürülmesi gerektiğini ifade eden Dinçer, yeni senfoni orkestraları yeni tiyatrolar kurulması ve özel sektörün desteklenmesi gerekirken bunun tam tersinin yapıldığını öne sürdü. Kültür Bakanlığı'nın, Turizm Bakanlığı ile birleştirilerek ''gölgede bırakıldığını'' iddia eden Dinçer, ''İnsan inanamıyor; bu hükümet gerçekten AB'den yana mı yoksa kendi emellerini gerçekleştirmek için mi AB'den yana görünüyor?'' diye sordu.
Ali Dinçer, Türkiye'yi, tiyatroya, operaya, baleye gitmeyen, onları kendi inanç dünyasının dışında gören insanların yönettiğini iddia etti. Türkiye koşullarında sanat kurumlarının ancak devletin ciddi desteği ile ayakta durabileceğini ifade eden Dinçer, ''Türkiye eğer AB'ye girmek istiyorsa, kültür ve sanat kurumlarında da AB standartlarını yakalaması gerekiyor. Bunu da hükümet yetkililerine anlatmak, onları ikna etmek gerekiyor'' dedi.
Kültür Sanat Sen Genel Başkanı Bilal Şimşir, çıkarılan yasalarla sanat kurumlarının işlevsiz hale getirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Şimşir, ''Irak'ta silahlarla yapılanlar ülkemizde maalesef yasalarla yapılıyor'' dedi.
Şimşir, CHP'yi de Kültür Bakanlığı'nın Turizm Bakanlığı ile birleştirilmesi sırasında yeterli muhalefeti yapmamakla eleştirdi.
Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışmaları Vakfı (TOBAV) GenelSekreteri Nilgün Fıratlı da çıkarılmak istenen yasalarla sanat kurumlarının yok edileceğini ifade etti.
