2004-06-23 - 00:00
Milli Eğitim Komisyonu yüksek öğrenim öğrencilerinin devletten aldıkları krediyi mezun olduktan 2 yıl sonra aylık taksitler halinde geri ödemeye başlayacaklarına ilişkin tasarıyla, öğretmenler arasında kademelendirme sistemi getiren tasarıyı kabul etti.
Ak Parti İstanbul milletvekili Tayyar Altıkulaç'ın başkanlığında toplanan Milli Eğitim Komisyonu'nda ilk olarak, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'nca verilen kredilerinin geri ödenmesine ilişkin yeni düzenlemeler getiren tasarı ele alındı.
Tasarı hakkında komisyona bilgi veren Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik kredilerin tahsilinde ciddi sorunlar yaşandığını, bunun da kredi sistemini zora soktuğunu söyledi
Çelik, 1984 yılından bu yana öğrenim kredisi alan öğrencilerden 235 bin 591'inin hiç ödeme yapmadığını ve bunların borçlarının gecikme zamlarıyla birlikte 106 trilyon lirayı aştığını bildirdi.
Katkı kredisi alanlardan da 200 bin kişinin hiç ödeme yapmadığını kaydeden Çelik, bunların borçlarının da 22 trilyon liraya yaklaştığını söyledi. Milli Eğitim Bakanı Çelik, geçen haftadan beri, kredi borçlarını ödemeyenlerin internet sitesinden ilan edildiğini, bunun sonucunda 6 trilyon lira geri ödeme sağlandığını da söyledi. Çelik, bundan sonra öğrenim kredilerinin 3 aylık yerine, aylık olarak ödeneceğini de bildirdi.
Değerlendirmelerin ardından, tasarı oylanarak kabul edildi. Milli Eğitim Komisyonu'nda benimsenen tasarıya göre, Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndan kredi alan öğrenci, borcunu öğrenim gördüğü okulun normal öğrenim süresinin bitiminden itibaren iki yıl sonra başlamak üzere, kredi aldığı sürenin yarısı kadar sürede ve aylık dönemler halinde kuruma ödeyecek. Öğrencinin lisansüstü eğitim yapması durumunda 3 yıl olarak uygulanacak.
Borçlunun herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşu ile ilk defa ilişkilendirildiğinin tespitine kadar, talebi halinde borcunu ödemesi, kredi alma süresinin bitiminden itibaren endeks uygulanarak birer yıllık sürelerle uzatılabilecek. Bu hükümler, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra kredi alanlar için uygulanacak.
Komisyonda daha sonra, öğretmenler arasında kademelendirme sistemi getiren ve alt komisyondan gelen tasarı ele alındı.
Tasarı üzerindeki görüşmelerde, Alt Komisyon Başkanı adalet ve Kalkınma Partisi Yozgat milletvekili Mehmet Çiçek tasarıyı sendikaların görüşünü alarak yeniden şekillendirdiklerini bildirdi.
Cumhuriyet Halk Partili üyeler, öğretmenlerin büyük bir kısmının tasarıda öngörülen şekilde kademelendirmeye karşı olduğunu savundular. Tasarıda öngörülen şekilde sınava tabi tutulmanın da öğretmenlerde sıkıntı yaratacağını ileri süren muhalefet milletvekilleri, öğretmen- uzman öğretmen-başöğretmen ayrımının yerine, master ve doktora yapmış öğretmen ayrımının getirilmesini önerdiler.
Adalet ve Kalkınma Partili komisyon üyeleri ise, verimliliğin artırılması açısından tasarının getirdiği sınıflandırmaya ihtiyaç bulunduğunu savundular.
Soru ve eleştirileri yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, öğretmenler arasında kademelendirme yapılmasına yönelik çalışmaların 1991 yılından bu yana gündemde olduğunu kaydetti. "Bizim temel amacımız, öğretimin kalitesini yükseltmektir" diyen Çelik, tasarının da bu yönde katkı sağlayacağını ve teşvik edici olacağını söyledi. Çelik, uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğe yükselmede uygulanacak sınavın öğretmenlerde sıkıntı yaratacağı görüşüne de katılmadığını belirtti ve bu sınavın zorunlu değil, isteğe bağlı olduğunu hatırlattı. Çelik, alt komisyonda yapılan bazı düzenlemelerin değiştirilmesi gerektiğini de kaydetti. Değerlendirmelerin ardından, tasarı hükümetten gelen öneriler doğrultusunda yapılan bazı değişikliklerle kabul edildi.
Tasarıya göre, öğretmenlik mesleği adaylık döneminden sonra, öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen olmak üzere üç kariyer basamağına ayrılacak. Adaylık dönemini başarıyla tamamlayanlar, mesleğe öğretmen olarak atanacak. Kariyer basamaklarında yükselmede, kıdem, eğitim, etkinlikler ve sicil puanları ile sınav sonuçları esas alınacak. 100 tam puan üzerinden yapılacak değerlendirmede, puanın %10'unu kıdem, %20'sini eğitim, %10'unu etkinlikler, %10'unu sicil, %50'sini de sınav puanı oluşturacak. Sınav, yılda bir kez ÖSYM tarafından yapılacak.
Alanında ya da eğitim bilimi alanında tezli yüksek lisans öğrenimini tamamlamış öğretmenlerde uzman öğretmenlik, doktora öğrenimini tamamlamış olanlarda da başöğretmenlik için sınav şartı aranmayacak.
Toplam serbest öğretmen kadro sayısı içinde başöğretmen oranı %10, uzman öğretmen oranı da %20 olarak uygulanacak. Bakanlar Kurulu bu oranı bir katına kadar artırmaya yetkili olacak.
Uzman öğretmen ünvanını kazanmış olanlara eğitim tazminatının %20'si, başöğretmen ünvanını kazananlara da %40'ı ödenecek.
Tasarı hakkında komisyona bilgi veren Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik kredilerin tahsilinde ciddi sorunlar yaşandığını, bunun da kredi sistemini zora soktuğunu söyledi
Çelik, 1984 yılından bu yana öğrenim kredisi alan öğrencilerden 235 bin 591'inin hiç ödeme yapmadığını ve bunların borçlarının gecikme zamlarıyla birlikte 106 trilyon lirayı aştığını bildirdi.
Katkı kredisi alanlardan da 200 bin kişinin hiç ödeme yapmadığını kaydeden Çelik, bunların borçlarının da 22 trilyon liraya yaklaştığını söyledi. Milli Eğitim Bakanı Çelik, geçen haftadan beri, kredi borçlarını ödemeyenlerin internet sitesinden ilan edildiğini, bunun sonucunda 6 trilyon lira geri ödeme sağlandığını da söyledi. Çelik, bundan sonra öğrenim kredilerinin 3 aylık yerine, aylık olarak ödeneceğini de bildirdi.
Değerlendirmelerin ardından, tasarı oylanarak kabul edildi. Milli Eğitim Komisyonu'nda benimsenen tasarıya göre, Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndan kredi alan öğrenci, borcunu öğrenim gördüğü okulun normal öğrenim süresinin bitiminden itibaren iki yıl sonra başlamak üzere, kredi aldığı sürenin yarısı kadar sürede ve aylık dönemler halinde kuruma ödeyecek. Öğrencinin lisansüstü eğitim yapması durumunda 3 yıl olarak uygulanacak.
Borçlunun herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşu ile ilk defa ilişkilendirildiğinin tespitine kadar, talebi halinde borcunu ödemesi, kredi alma süresinin bitiminden itibaren endeks uygulanarak birer yıllık sürelerle uzatılabilecek. Bu hükümler, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra kredi alanlar için uygulanacak.
Komisyonda daha sonra, öğretmenler arasında kademelendirme sistemi getiren ve alt komisyondan gelen tasarı ele alındı.
Tasarı üzerindeki görüşmelerde, Alt Komisyon Başkanı adalet ve Kalkınma Partisi Yozgat milletvekili Mehmet Çiçek tasarıyı sendikaların görüşünü alarak yeniden şekillendirdiklerini bildirdi.
Cumhuriyet Halk Partili üyeler, öğretmenlerin büyük bir kısmının tasarıda öngörülen şekilde kademelendirmeye karşı olduğunu savundular. Tasarıda öngörülen şekilde sınava tabi tutulmanın da öğretmenlerde sıkıntı yaratacağını ileri süren muhalefet milletvekilleri, öğretmen- uzman öğretmen-başöğretmen ayrımının yerine, master ve doktora yapmış öğretmen ayrımının getirilmesini önerdiler.
Adalet ve Kalkınma Partili komisyon üyeleri ise, verimliliğin artırılması açısından tasarının getirdiği sınıflandırmaya ihtiyaç bulunduğunu savundular.
Soru ve eleştirileri yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, öğretmenler arasında kademelendirme yapılmasına yönelik çalışmaların 1991 yılından bu yana gündemde olduğunu kaydetti. "Bizim temel amacımız, öğretimin kalitesini yükseltmektir" diyen Çelik, tasarının da bu yönde katkı sağlayacağını ve teşvik edici olacağını söyledi. Çelik, uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğe yükselmede uygulanacak sınavın öğretmenlerde sıkıntı yaratacağı görüşüne de katılmadığını belirtti ve bu sınavın zorunlu değil, isteğe bağlı olduğunu hatırlattı. Çelik, alt komisyonda yapılan bazı düzenlemelerin değiştirilmesi gerektiğini de kaydetti. Değerlendirmelerin ardından, tasarı hükümetten gelen öneriler doğrultusunda yapılan bazı değişikliklerle kabul edildi.
Tasarıya göre, öğretmenlik mesleği adaylık döneminden sonra, öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen olmak üzere üç kariyer basamağına ayrılacak. Adaylık dönemini başarıyla tamamlayanlar, mesleğe öğretmen olarak atanacak. Kariyer basamaklarında yükselmede, kıdem, eğitim, etkinlikler ve sicil puanları ile sınav sonuçları esas alınacak. 100 tam puan üzerinden yapılacak değerlendirmede, puanın %10'unu kıdem, %20'sini eğitim, %10'unu etkinlikler, %10'unu sicil, %50'sini de sınav puanı oluşturacak. Sınav, yılda bir kez ÖSYM tarafından yapılacak.
Alanında ya da eğitim bilimi alanında tezli yüksek lisans öğrenimini tamamlamış öğretmenlerde uzman öğretmenlik, doktora öğrenimini tamamlamış olanlarda da başöğretmenlik için sınav şartı aranmayacak.
Toplam serbest öğretmen kadro sayısı içinde başöğretmen oranı %10, uzman öğretmen oranı da %20 olarak uygulanacak. Bakanlar Kurulu bu oranı bir katına kadar artırmaya yetkili olacak.
Uzman öğretmen ünvanını kazanmış olanlara eğitim tazminatının %20'si, başöğretmen ünvanını kazananlara da %40'ı ödenecek.
