2005-04-19 - 10:14
Kaya, TBMM Başkanlığına sunduğu istifa dilekçesinde, kendini bağımsız yargı organları karşısında savunabilmek adına, milletvekilliğinden istifa ettiğini kaydetti.
AK Parti Ağrı Milletvekili Cemal Kaya,milletvekilliğinden istifa ettiğini açıkladı.
İstifa kararını TBMM'de düzenlediği basın toplantısında açıklayan Kaya, Meclis Başkanlığı'na gönderdiği dilekçede, kendini bağımsız yargı organları karşısında savunabilmek adına, milletvekilliğinden istifasının kabul edilmesini istedi.
Cemal Kaya, TBMM Başkanlığı'na verdiği istifa dilekçesinde şunları kaydetti:
''Kendimi bağımsız yargı organları huzurunda savunabilmek, suçsuzluğumu ispatlamak ve de fazlasıyla haksız saldırıya uğratılmış olan kişilik haklarımı koruyabilmek adına üyesi olmaktan büyük onur duyduğum, Yüce Meclisimizin 22. Dönem Milletvekilliğimden istifamı arz ve gereğini talep ederim.
Belki de sırf kendini yargı organları huzurunda yargılatabilmek ve suçsuzluğunu ispatlayabilmek gerekçesiyle milletvekilliğinden istifa etmek siyasi geleneğimizde bir ilk olabilir. Ancak, bana güvenerek oy vermek suretiyle onurlandıran seçmenlerin, kendimin, ailemin, çocuklarımın onuru, şeref ve haysiyeti adına bu tür bir davranışta bulunma zorunluluğu duydum.''
Kaya, şahsı üzerinden yolsuzluk siyaseti yapıldığını iddia ettiği dilekçesinde, ''istifa beyanımla birlikte milyonlarca vatandaşımızın güvenine ve beklentisine sahip, ülkemizi aydınlık, mutlu, kalkınmış ve huzurlu yarınlara ulaştıracağına yürekten inandığım, mensubu olduğum Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yıpratılması çabalarına bir son verilir'' görüşünü dile getirdi.
"AK PARTİ ÜYELİĞİM SÜRÜYOR"
Cemal Kaya, partisinden ise istifa etmediğini, AK Parti üyeliğini onurla taşımayı sürdüreceğini bildirdi.
Kaya, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, tüm milletvekillerinden istifasının kabul edilmesi yönünde destek istedi. İstifasıyla ilgili, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile herhangi bir görüşmesi olmadığını ifade eden Kaya, ''Bu konu Meclisi ilgilendiren bir konudur, istifamı da TBMM'ye sundum'' dedi.
Cemal Kaya, basın açıklamasında, Enerji Bakanlığı bünyesinde yürütülen soruşturma kapsamında, ''yolsuzluk yaptığı, haksız kazanç sağladığı, haksız olarak ihale aldığı'' yönünde birtakım haberler yayınlandığını ve ''siyasi çıkarlarla kurgulanmış bir yolsuzlukla
suçlandığını'' ifade etti. Kaya, ''Öncelikle belirtmek gerekirse ilgili soruşturma çerçevesinde herhangi bir bilgiye sahip değilim. 'Hangi ihaleyi almakla suçlanmaktayım, hangi ihaleyi kazanıp, haksız kazanç sağladım vs.' Soruşturmada ismimin geçtiği hususlarda tanık sıfatıyla dahi, şu ana kadar Soruşturma Savcılığı tarafından bilgime başvurulmamıştır'' diye konuştu.
''YOLSUZLUK YAPMADIM''
Dokunulmazlığının arkasına sığınmayacağını kaydeden Cemal Kaya, ''Tüm ticari ve siyasi yaşamım boyunca herhangi bir yolsuzluk yapmadım. Gerek milletvekilliğim öncesinde gerekse milletvekilliğim süresince, yakınlarıma ait kişilerin ortak olduğu şirket adına, haksız
olarak alınmış bir ihale olmadığı gibi, bu ihaleden de elde edilmiş herhangi bir haksız kazancım olmamıştır'' dedi.
Hakkında soruşturma yapılabilmesi için Adalet Bakanlığı'na gönderilmiş fezleke olduğunu da yine basında çıkan haberlerden öğrendiğini ifade eden Kaya, hakkında soruşturma yapılması yönünde gerekeni yapacağını söyledi. Kaya, bu çerçevede milletvekilliğinden istifa dilekçesini de Meclis Başkanlığı'na sunduğunu bildirdi.
''BAYKAL'IN ELİNDE BELGE VAR MI?''
''Siyasi yaşamıma başlamadan önce, geçmişimin, ticari yaşamımın sorgulanacağını, siyasi malzeme haline getirileceğini biliyordum'' diyen Kaya, tüm yaşamında herhangi bir yolsuzluk içinde olmadığını ifade etti. Kaya, ''Hakkımda eleştiri sınırlarının çok ötesinde, haksız ithamlarda ve hakarette bulunan CHP Genel Başkanı Sayın Baykal ve diğer parti yetkilileri de bunu biliyor olsa gerek ki CHP'den milletvekili seçildim'' dedi.
Ancak Baykal'ın, uzun bir zamandan beri, bir ihale karşılığında partisinden ayrıldığını defalarca dile getirdiğini kaydeden Cemal Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sayın Baykal'a öncelikle cevaplandırması gerektiğini düşündüğüm birkaç sorum olacak. İlki şu; aile şirketim, ben CHP milletvekili iken, ihale almış mıdır? Cevabını ben vereyim, evet almıştır. Hem de tespit edebildiğim kadarıyla onlarca ihaleye katılıp, tüm yasal koşulları yerine getirerek üç adet ihaleyi kazanmıştır. Acaba Sayın Baykal'ın bu ihalelerin de yolsuz olduğu iddiası var mıdır.? Sayın Baykal'ın elinde, hangi ihale karşılığı AK Parti'ye geçtiğime dair herhangi bir belge var mıdır? Sayın Baykal almış olduğum ihaleye ilişkin hangi telefon kayıtlarından bahsetmektedir?''
"BAYKAL'IN MERCEDESİNİN PAZARLIĞINI KİM YAPTI?"
Ağrı Milletvekili Kaya, yolsuzluğun kaynağının ve adresinin CHP olduğunu ileri sürdü. Enerji yolsuzluğunda 700 bin dolar aldığı ileri sürülen kişinin ''CHP Saymanı Mahmut Yıldız olduğunu'' anımsatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Daha düne kadar Mahmut Yıldız'ın bürosu basılmadı mı Siverek Savcılığı tarafından... Niye basıldı, ne vardı da bürosu basıldı evraklarına el konuldu. Bir cumhuriyet savcısı, bir müteahhit bürosunu basarak evraklarına el konulmasını neden ister? Yolsuzluk var da ondan
Sayın Baykal. Bizi soracağına, kendisi yolsuzluk temellerinin üzerine oturmuş.
Bir sorar mısınız; Mercedes alınırken, kimler daha ucuza pazarlık edilebilmesi için Almanya ile telefon görüşmeleri yaptı. Bir görüşün, bir söyleyin, kendisi cevaplasın. Mahmut Yıldız'ın oğluyla beraber Sayın Baykal'a alınan Mercedes için kim pazarlık etti Almanya'da... Acaba ola ki içeride olan kişilerden birisi mi bu pazarlığı yürüttü tanımıyorum dediği İbrahim Selçuk bir işadamı, ben 5 aydır tanıyorum. İbrahim Selçuk, geçmişin Yıldız'ın da ortağıdır. Resmi olmasa da gayri resmi ortağıdır.
Zeki Çakan keşif artışlarından dolayı Yüce Divan'a gitti. O keşif artışlarını kimler aldı. Acaba Mahmut Yıldız, Batman Barajı o keşif artışları işinde var mı? Bütün müfettişleri, DSİ Genel Müdürü'nü, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcılarını göreve davet ediyorum.''
Deniz Baykal'ın, ''hukuku hiçe sayarak, insanların kişilik haklarına saldırdığını'' iddia eden Kaya, ''Sayın Baykal, artık yıkmaya değil, usta olmaya çalışsın. Şu anda ben, bunu yapıyorum. Sayın Baykal'ın siyasi nitelik, haksız, hukuk dışı saldırılarına karşı, hukuksal alanda mücadele edip cevap verme, hesap sorma adına istifa edip karşısına çıkıyorum. Bağımsız, adaletli yargı organlarıyla, onurum, şahsiyetim, dürüstlüğüm ve seçmenimin gücüyle, kendisinden hesap soracağım. İnsanları haksız kötüleme üzerine kurulu siyaset anlayışına, kalıcı bir darbe vuracağım'' dedi.
''ONURUMU İADE EDEBİLECEKLER Mİ?''
Hakkında pek çok ''yalan, yanlış haber çıktığını'', bunlarla ilgili olarak mahkeme yoluyla tekzipler yayınlattığını belirten Kaya, ''Kimse benim onurumu, şerefimi iade edebilecek mi?'' diye sordu.
Kaya, ''Filler tepinir, çimler ezilir. Çim olmamaya karar verdim. Ben onurumu ve şerefimi kaybetmek için milletvekili olmadım'' dedi.
Bir köşe yazarının, kendisini ''PKK'lı ilan ettiğini'' anımsatan ve bu nedenle çok yaralandığını belirten Kaya, sözlerini şöyle tamamladı:
''Terör olayları sırasında memleketine 10 yıl gidemeyen, hakkında tek bir siyasi dava bulunmayan, memleketinin insanları için okullar, yurtlar yaptıran, eğitim seferberlikleri başlatan biriyim.
Bu memlekette 25 milyon Kürt var. Çanakkale'de savaşan, Ermenilere karşı mücadele eden Kürtler var. Eğer Kürt olmak PKK'lı olarak nitelendirmeye yetiyorsa takdiri millete bırakıyorum.
PKK'lı olarak ilan edildikten sonra evimin önünde arabamın üzerine 'PKK'lı istemiyoruz' diye yazı yazıldı. Çocuklarımı o günden beri okula koruma ile gönderiyorum. Bu memlekette hafif dindar olana irticacı, biraz demokrat olana başka türlü yakıştırmalar yapılıyor. Milletvekili olmasam kendimi daha iyi korurum. Milletvekili arkadaşlarımdan ısrarla rica ediyorum; bu saldırılara karşı elimin kolumun açılması için lütfen siyaseti elimden alın.''
MİLLETVEKİLLİĞİNİN DÜŞMESİ..
Anayasa'nın, ''Milletvekilliğinin düşmesi''ni düzenleyen 84. maddesine göre öncelikle istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanınca tespit ediliyor. Bunun ardından istifa dilekçesi TBMM Genel Kurulu'nun oyuna sunuluyor ve milletvekilliğinin düşmesine oylamaya katılanların salt çoğunluğuyla karar veriliyor.
BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN DEĞERLENDİRMESİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cemal Kaya'nın milletvekilliğinden istifasının çok haklı ve onurlu bir davranış olduğunu söyledi.
Grup Toplantısı öncesi Cemal Kaya'nın milletvekilliğinden istifasıyla ilgili gazetecilerin sorularını cevaplandıran Erdoğan, ''Kendi taktiridir. Bana göre çok haklı ve onurlu bir davranıştır. Son zamanlarda özellikle Sayın Baykal'ın yaklaşımına karşı onurlu bir davranışı başlatmış oluyor'' diye konuştu.
Henüz durum değerlendirmesi yapmadıklarını ifade eden Erdoğan, ''Değerlendirme yaptıktan sonra tutumumuzu belirleyeceğiz'' dedi.
İstifa kararını TBMM'de düzenlediği basın toplantısında açıklayan Kaya, Meclis Başkanlığı'na gönderdiği dilekçede, kendini bağımsız yargı organları karşısında savunabilmek adına, milletvekilliğinden istifasının kabul edilmesini istedi.
Cemal Kaya, TBMM Başkanlığı'na verdiği istifa dilekçesinde şunları kaydetti:
''Kendimi bağımsız yargı organları huzurunda savunabilmek, suçsuzluğumu ispatlamak ve de fazlasıyla haksız saldırıya uğratılmış olan kişilik haklarımı koruyabilmek adına üyesi olmaktan büyük onur duyduğum, Yüce Meclisimizin 22. Dönem Milletvekilliğimden istifamı arz ve gereğini talep ederim.
Belki de sırf kendini yargı organları huzurunda yargılatabilmek ve suçsuzluğunu ispatlayabilmek gerekçesiyle milletvekilliğinden istifa etmek siyasi geleneğimizde bir ilk olabilir. Ancak, bana güvenerek oy vermek suretiyle onurlandıran seçmenlerin, kendimin, ailemin, çocuklarımın onuru, şeref ve haysiyeti adına bu tür bir davranışta bulunma zorunluluğu duydum.''
Kaya, şahsı üzerinden yolsuzluk siyaseti yapıldığını iddia ettiği dilekçesinde, ''istifa beyanımla birlikte milyonlarca vatandaşımızın güvenine ve beklentisine sahip, ülkemizi aydınlık, mutlu, kalkınmış ve huzurlu yarınlara ulaştıracağına yürekten inandığım, mensubu olduğum Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yıpratılması çabalarına bir son verilir'' görüşünü dile getirdi.
"AK PARTİ ÜYELİĞİM SÜRÜYOR"
Cemal Kaya, partisinden ise istifa etmediğini, AK Parti üyeliğini onurla taşımayı sürdüreceğini bildirdi.
Kaya, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, tüm milletvekillerinden istifasının kabul edilmesi yönünde destek istedi. İstifasıyla ilgili, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile herhangi bir görüşmesi olmadığını ifade eden Kaya, ''Bu konu Meclisi ilgilendiren bir konudur, istifamı da TBMM'ye sundum'' dedi.
Cemal Kaya, basın açıklamasında, Enerji Bakanlığı bünyesinde yürütülen soruşturma kapsamında, ''yolsuzluk yaptığı, haksız kazanç sağladığı, haksız olarak ihale aldığı'' yönünde birtakım haberler yayınlandığını ve ''siyasi çıkarlarla kurgulanmış bir yolsuzlukla
suçlandığını'' ifade etti. Kaya, ''Öncelikle belirtmek gerekirse ilgili soruşturma çerçevesinde herhangi bir bilgiye sahip değilim. 'Hangi ihaleyi almakla suçlanmaktayım, hangi ihaleyi kazanıp, haksız kazanç sağladım vs.' Soruşturmada ismimin geçtiği hususlarda tanık sıfatıyla dahi, şu ana kadar Soruşturma Savcılığı tarafından bilgime başvurulmamıştır'' diye konuştu.
''YOLSUZLUK YAPMADIM''
Dokunulmazlığının arkasına sığınmayacağını kaydeden Cemal Kaya, ''Tüm ticari ve siyasi yaşamım boyunca herhangi bir yolsuzluk yapmadım. Gerek milletvekilliğim öncesinde gerekse milletvekilliğim süresince, yakınlarıma ait kişilerin ortak olduğu şirket adına, haksız
olarak alınmış bir ihale olmadığı gibi, bu ihaleden de elde edilmiş herhangi bir haksız kazancım olmamıştır'' dedi.
Hakkında soruşturma yapılabilmesi için Adalet Bakanlığı'na gönderilmiş fezleke olduğunu da yine basında çıkan haberlerden öğrendiğini ifade eden Kaya, hakkında soruşturma yapılması yönünde gerekeni yapacağını söyledi. Kaya, bu çerçevede milletvekilliğinden istifa dilekçesini de Meclis Başkanlığı'na sunduğunu bildirdi.
''BAYKAL'IN ELİNDE BELGE VAR MI?''
''Siyasi yaşamıma başlamadan önce, geçmişimin, ticari yaşamımın sorgulanacağını, siyasi malzeme haline getirileceğini biliyordum'' diyen Kaya, tüm yaşamında herhangi bir yolsuzluk içinde olmadığını ifade etti. Kaya, ''Hakkımda eleştiri sınırlarının çok ötesinde, haksız ithamlarda ve hakarette bulunan CHP Genel Başkanı Sayın Baykal ve diğer parti yetkilileri de bunu biliyor olsa gerek ki CHP'den milletvekili seçildim'' dedi.
Ancak Baykal'ın, uzun bir zamandan beri, bir ihale karşılığında partisinden ayrıldığını defalarca dile getirdiğini kaydeden Cemal Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sayın Baykal'a öncelikle cevaplandırması gerektiğini düşündüğüm birkaç sorum olacak. İlki şu; aile şirketim, ben CHP milletvekili iken, ihale almış mıdır? Cevabını ben vereyim, evet almıştır. Hem de tespit edebildiğim kadarıyla onlarca ihaleye katılıp, tüm yasal koşulları yerine getirerek üç adet ihaleyi kazanmıştır. Acaba Sayın Baykal'ın bu ihalelerin de yolsuz olduğu iddiası var mıdır.? Sayın Baykal'ın elinde, hangi ihale karşılığı AK Parti'ye geçtiğime dair herhangi bir belge var mıdır? Sayın Baykal almış olduğum ihaleye ilişkin hangi telefon kayıtlarından bahsetmektedir?''
"BAYKAL'IN MERCEDESİNİN PAZARLIĞINI KİM YAPTI?"
Ağrı Milletvekili Kaya, yolsuzluğun kaynağının ve adresinin CHP olduğunu ileri sürdü. Enerji yolsuzluğunda 700 bin dolar aldığı ileri sürülen kişinin ''CHP Saymanı Mahmut Yıldız olduğunu'' anımsatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Daha düne kadar Mahmut Yıldız'ın bürosu basılmadı mı Siverek Savcılığı tarafından... Niye basıldı, ne vardı da bürosu basıldı evraklarına el konuldu. Bir cumhuriyet savcısı, bir müteahhit bürosunu basarak evraklarına el konulmasını neden ister? Yolsuzluk var da ondan
Sayın Baykal. Bizi soracağına, kendisi yolsuzluk temellerinin üzerine oturmuş.
Bir sorar mısınız; Mercedes alınırken, kimler daha ucuza pazarlık edilebilmesi için Almanya ile telefon görüşmeleri yaptı. Bir görüşün, bir söyleyin, kendisi cevaplasın. Mahmut Yıldız'ın oğluyla beraber Sayın Baykal'a alınan Mercedes için kim pazarlık etti Almanya'da... Acaba ola ki içeride olan kişilerden birisi mi bu pazarlığı yürüttü tanımıyorum dediği İbrahim Selçuk bir işadamı, ben 5 aydır tanıyorum. İbrahim Selçuk, geçmişin Yıldız'ın da ortağıdır. Resmi olmasa da gayri resmi ortağıdır.
Zeki Çakan keşif artışlarından dolayı Yüce Divan'a gitti. O keşif artışlarını kimler aldı. Acaba Mahmut Yıldız, Batman Barajı o keşif artışları işinde var mı? Bütün müfettişleri, DSİ Genel Müdürü'nü, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcılarını göreve davet ediyorum.''
Deniz Baykal'ın, ''hukuku hiçe sayarak, insanların kişilik haklarına saldırdığını'' iddia eden Kaya, ''Sayın Baykal, artık yıkmaya değil, usta olmaya çalışsın. Şu anda ben, bunu yapıyorum. Sayın Baykal'ın siyasi nitelik, haksız, hukuk dışı saldırılarına karşı, hukuksal alanda mücadele edip cevap verme, hesap sorma adına istifa edip karşısına çıkıyorum. Bağımsız, adaletli yargı organlarıyla, onurum, şahsiyetim, dürüstlüğüm ve seçmenimin gücüyle, kendisinden hesap soracağım. İnsanları haksız kötüleme üzerine kurulu siyaset anlayışına, kalıcı bir darbe vuracağım'' dedi.
''ONURUMU İADE EDEBİLECEKLER Mİ?''
Hakkında pek çok ''yalan, yanlış haber çıktığını'', bunlarla ilgili olarak mahkeme yoluyla tekzipler yayınlattığını belirten Kaya, ''Kimse benim onurumu, şerefimi iade edebilecek mi?'' diye sordu.
Kaya, ''Filler tepinir, çimler ezilir. Çim olmamaya karar verdim. Ben onurumu ve şerefimi kaybetmek için milletvekili olmadım'' dedi.
Bir köşe yazarının, kendisini ''PKK'lı ilan ettiğini'' anımsatan ve bu nedenle çok yaralandığını belirten Kaya, sözlerini şöyle tamamladı:
''Terör olayları sırasında memleketine 10 yıl gidemeyen, hakkında tek bir siyasi dava bulunmayan, memleketinin insanları için okullar, yurtlar yaptıran, eğitim seferberlikleri başlatan biriyim.
Bu memlekette 25 milyon Kürt var. Çanakkale'de savaşan, Ermenilere karşı mücadele eden Kürtler var. Eğer Kürt olmak PKK'lı olarak nitelendirmeye yetiyorsa takdiri millete bırakıyorum.
PKK'lı olarak ilan edildikten sonra evimin önünde arabamın üzerine 'PKK'lı istemiyoruz' diye yazı yazıldı. Çocuklarımı o günden beri okula koruma ile gönderiyorum. Bu memlekette hafif dindar olana irticacı, biraz demokrat olana başka türlü yakıştırmalar yapılıyor. Milletvekili olmasam kendimi daha iyi korurum. Milletvekili arkadaşlarımdan ısrarla rica ediyorum; bu saldırılara karşı elimin kolumun açılması için lütfen siyaseti elimden alın.''
MİLLETVEKİLLİĞİNİN DÜŞMESİ..
Anayasa'nın, ''Milletvekilliğinin düşmesi''ni düzenleyen 84. maddesine göre öncelikle istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanınca tespit ediliyor. Bunun ardından istifa dilekçesi TBMM Genel Kurulu'nun oyuna sunuluyor ve milletvekilliğinin düşmesine oylamaya katılanların salt çoğunluğuyla karar veriliyor.
BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN DEĞERLENDİRMESİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cemal Kaya'nın milletvekilliğinden istifasının çok haklı ve onurlu bir davranış olduğunu söyledi.
Grup Toplantısı öncesi Cemal Kaya'nın milletvekilliğinden istifasıyla ilgili gazetecilerin sorularını cevaplandıran Erdoğan, ''Kendi taktiridir. Bana göre çok haklı ve onurlu bir davranıştır. Son zamanlarda özellikle Sayın Baykal'ın yaklaşımına karşı onurlu bir davranışı başlatmış oluyor'' diye konuştu.
Henüz durum değerlendirmesi yapmadıklarını ifade eden Erdoğan, ''Değerlendirme yaptıktan sonra tutumumuzu belirleyeceğiz'' dedi.
