| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 01 .12.2025 |
TAHSİN BECAN (Yalova) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.
Öncelikle ne yazık ki bu ay Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen Türk Hava Kuvvetleri C-130 uçağındaki 20 kahraman askerimiz şehit oldu. Askerî havacılığımızın en kara günlerinden birini yaşadık ancak ulusal yas ilan edilmedi. Türk milleti kara günü yüreğinde yaşadı, kederli ailelerinin acılarını paylaştı.
Savunma sanayisinde bugün yapılanlardan gurur duyuyorsak projelerin temellerinin atıldığı geçmişe de vefa ve saygı göstermek zorundayız. Her savunma projesinin arkasında, özellikle 1970'ten sonra görev yapan cumhuriyet hükûmetleri, maddi, manevi büyük destek sağlayan Türk milleti ve harekât ihtiyacı belirleme çalışmalarına katkıda bulunan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri personeli vardır. 1970'li ve 1980'li yıllarda kurulan ve millî gururumuz olan stratejik şirketlerimiz ASELSAN, TUSAŞ, ASPİLSAN, HAVELSAN, ROKETSAN'la övünüyoruz; bunlar bizim kırk yıldır medarıiftiharımızdır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin haberleşme ihtiyaçlarının millî imkânlarla karşılanması için 1975 yılında Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfının bir şirketi olarak ASELSAN, yine, 1982 yılında HAVELSAN, 1988 yılında ROKETSAN kuruldu. Makine ve Kimya Enstitünün tarihi daha da eskidir, 1950 yılında makine ve kimya ismi alınmıştır, 3 Temmuz 2021 tarihinde de anonim şirkete dönüştürülmüştür. Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı (TUSAŞ) 28 Haziran 1973 tarihinde kurulmuştur ancak tarihin hiçbir döneminde bunlar seçim malzemesi yapılmamıştır. Millî güvenlik konularında Türkiye'nin hak ve menfaatlerini önceleyen duruşumuz bellidir ve nettir. Millî güvenlik ve savunma sanayisi konularında atılan her doğru adımı destekler ama tespit ettiğimiz yanlış hususları eleştirir, önerilerimizi sunarız. İlk olarak, caydırıcı ve etkin hava gücü bölgemizde millî güvenliğimizin teminatıdır ancak son yirmi yılda Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın envanterine sadece 30 adet F-16 eklenebilmesi ciddi zafiyet yaratmıştır. Buna ilaveten öngörüsüz ve yanlış kararlar neticesinde F-35 programından çıkarılmamız bu zafiyeti vahimleştirmiştir. Öyle ki hem millî güvenlik sorunu yarattı hem de tedarik maliyetlerini yükseltti; bütçemizi zorlamıştır. Diğer ülkeler hava güçlerini geliştirir ve modernize ederken Türkiye için KAAN muharip uçağımız envantere girene kadar hava gücümüzü güçlendirecek bir çözüm bulunamamıştır. Bu kapsamda ancak F-2000 Typhoon tedarikinde Almanya'nın çekincelerinin giderilmesinde Cumhuriyet Halk Partisinin girişimleriyle sürece katkı sağlamasıyla belli bir noktaya gelinmiştir. Bu bakımdan, öneri olarak şu andan itibaren KAAN muharip uçak projesinde gecikme yaşanmaması için her türlü tedbir alınmalıdır. ANKA-33 ve KIZILELMA muharip insansız uçak sistemlerinin geliştirme süreçleri hızlandırılmalıdır. 2023'te sözleşmesi imzalanmasına rağmen arzu edilen seviyeye ulaşmayan F-16 ÖZGÜR-2 modernizasyonu güçlendirilmelidir.
Düşen C-130 uçağının 2010 yılında Suudi Arabistan'dan satın alınarak Hava Kuvvetleri envanterine dâhil edildiği doğru mudur? Ön ödemesini yaptığımız F16 70 tedarikinde de Hava Kuvvetleri Komutanlığı ihtiyaçları çerçevesinde yeniden belirlenecek sayıda uçak alınmalıdır. F-35 tedariki S-400 alımı nedeniyle kesintiye uğradı ama en azından ödemesini yaptığımız F-35'lerin tedariki için tüm imkânlar kullanılmalıdır. Eurofighter sürecinde mutabakat zaptına rağmen belirsizlikler bir an önce giderilmelidir. Bu konuda millî güvenliğimizi öncelemeyen siyasi ve ticari hedefli her türlü yaklaşıma şiddetle karşı çıkıyoruz. Sorumluluk Hava Kuvvetleri Komutanlığında ise nihai kararda görüşlerinin öncelikli ve esas olması gerektiğini vurguluyoruz.
İkinci olarak, sınırlı bütçe kaynakları nedeniyle uçak gemisi gibi yüksek maliyetli ve işletme gideri fazla yüksek olan projeler yerine daha acil, ertelenemez ve kritik projelere yönelik verilmesi gerekmektedir. Siber tehdit hızla artıyor ve daha etkili hâle geliyor. Siber tehditlere karşı eğitim seviyesinin, koruyucu tedbirlerinin ve farkındalığının artırılması modern savaşın vazgeçilmez bir gerekliliğidir.
Sayın vekillerim, son olarak, savunma sanayisinin tüm dünya genelindeki en önemli özelliği, ekonomik yaşamda maliyet-kâr dengesi, en orantısı olan kâr marjı en yüksek yatırım alanı olmasıdır. Yüksek elektronik teknoloji ürünü askerî sistemlerde de durum böyledir. İktidarın savunma sanayisine, askerî fabrikalara, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına ve OYAK'a olan ilgisi kamuoyuna sunulduğu gibi sadece güçlü Türkiye...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)