ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım, teşekkür ederim.

Sayın Bakanımızı, burada bulunan bütün misafirlerimizi ve bütün milletvekillerini, herkesi; saygıyla selamlıyorum.

İnsan aklı ile vicdanı arasında sefer ederek kendini bulur diye çok güzel, sevdiğim bir söz var.

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Felsefi bir cümle.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Gıpta ve haset arasında gidip geliyor bizim muhalefet. Arkadaşlar, haset eden mahrum kalır demişler, hasret etmeyin. Biz milletimize yirmi üç yıldır sayısız eser, sayısız imkân kazandırdık ve sunduk.

YÜKSEL TAŞKIN (İzmir) - Sen kendini ne aynasında görüyorsun? Dev aynasında görüyorsun.

AYŞE SİBEL YANIKÖMEROĞLU (İstanbul) - Bravo!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bunca eser, bunca hizmetle mutlu olup memnuniyet duyan herkese aittir, milletin her bir ferdinin eseridir. Bir noksan varsa ki vardır, o bize aittir, o eksikliklerin hepsini tamamlamaya azim ve gayret de boynumuzun borcudur.

Kıymetini bilen insanlara zaafı vardır milletin derler, Murat Kurum Bakanımız da tıpkı liderini örnek alarak yaptığı işlerle milletinin kıymetini bildiği için bugün milletinin muhabbetine mazhar olmuş, dolayısıyla hem Konyalı olmuş hem Ankaralı olmuş hem Hataylı olmuş hem Osmaniyeli olmuş hem İstanbullu hem İzmirli hem Elâzığlı olmuş yani memlekette hemşehri olarak sayılmayan bir yer bırakmamış bir adamdır.

(Uğultular)

SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Maşallah, maşallah!

TAHSİN OCAKLI (Rize) - Bir Rizeli olmamış.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Allah razı olsun, bütün ekibiyle beraber yapmıştır bunu.

SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Divan edebiyatı yapıyorsun.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bakanlıklarından önce ki bakanların da elbette bu sürece büyük katkısı vardır, bu AK PARTİ'nin yirmi üç yıllık hikâyesidir.

SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Yıkama, yağlama...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Son dönemde Cumhur İttifakı'yla beraber yazdığı imzanın da o Bakanlıkta kumandanın başında Sayın Bakanımız vardır, biz kendisine çok teşekkür ediyoruz.

Ben zaman zaman bu toplantılarda TOKİ istatistikleri veriyorum, TOKİ her yıl... İstatistik eskiyecek diye endişe ediyorum ama bakıyorum her yıl yeni bir istatistik ekliyor maşallah.

CAVİT ARI (Antalya) - Doğru yere yapılan her şeyi destekleriz, yanlış yere yapıyorsunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - TOKİ'nin kırk yıllık ömrü var, yirmi üç yılı AK PARTİ döneminde, on dokuz yılı AK PARTİ öncesinde, yarı yarıya diyelim. AK PARTİ'den önceki yarı ömründe ürettiği konut sayısı, arkadaşlar, 43.415; AK PARTİ'yle geçen yarı ömründe ürettiği konut sayısı 1 milyon 750 bin. Bugün günde 550 tane konut üretiyor. Günde 550 ürettiğini kendi ömründen önce, AK PARTİ'den önceki dönemde yapılan konuta böldüğümüz zaman, arkadaşlar, o yirmi yılı AK PARTİ sadece seksen günde tamamlayabiliyor. Yılda 2.200 konut üreten irade bugün bir seferde 3.500 şantiyede, arkadaşlar, günde 76 bin konut üretir hâle gelmiş.

CAVİT ARI (Antalya) - Kaç tane anlayamadım, 76 bin mi?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu rakamları aklınıza iyi kazıyın, AK PARTİ'nin ne olduğunu, Cumhur İttifakı'nın ne olduğunu iyi belleyin arkadaşlar.

SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Ay, iğrenç ya vallahi.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi "Millet bahçesine kek yiyip yuvarlanacak yer yapmışlar." diyen arkadaşlar...

YÜKSEL TAŞKIN (İzmir) - Onu siz diyordunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - ..."sosyal donatı" deyince oturup kâğıt oynanan yerler zannediyor olabilirler, sosyal donatılardan da bahsediliyor çünkü. Konutların ihtiyacını sağlayacak 1.500 civarı okul, 1.240 cami, 2.900 ticaret üniteleri, 270 hastane, 100'ün üzerinde sağlık ocağı, kültür merkezleri, peyzaj alanları olmak üzere 66 bin sosyal donatı alanı yapmışız; arkadaşlar, bunlar kâğıt oynanan kahveler değil bunlar içerisinde... Haricen, 22 tane stadyumun, 220 tane yurdun olduğu işler de var. Dolayısıyla, işleri küçümsemeye kalkmayın, rakamlar konuşulduğu zaman siz komik hâle düşüyorsunuz.

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Asıl komik sizsiniz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, "Hep afet sonrasına odaklandığı için işler iyi gitmiyor Sayın Bakan, hâlbuki sizin riski azaltmaya odaklanmanız lazım." diyorlar. Ne yapıyoruz biz kardeşim, biz ne yapıyoruz ya! Biz bir yandan işin mevzuatını geliştirip düzenlemeye, bir yandan bu konuyla ilgili sözü, çalışması olan herkesi sürecin içerisine katmaya, bin türlü nazlarına rağmen onlara katlanarak sizin belediyelerinizi işin içinde tutmaya, görünür kılmaya, hibelerle, teşviklerle, ucuz kredilerle devlet eliyle bu riski azaltmaya çalışıyoruz. "Kentsel dönüşüm" diyoruz, destek olacağınıza adamları toplayıp gelip vatandaşın kafasını karıştırıyor, vatandaşı nümayişe zorluyorsunuz, nümayişe!

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Bir ay oldu, Gebze'de dükkânlar kapandı, hiç bir şey yapmadınız.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Açık söylemek lazım ki bu ülkede kentsel dönüşümün önünde de en büyük engel muhalefettir, muhalefetin koyduğu takozdur ama çok şükür, tüm engellemelere rağmen biz bu yolda da ilerliyoruz.

CAVİT ARI (Antalya) - En büyük günah iftiradır, iftira. Bak, en büyük günah iftiradır. İstersen din kitaplarını aç bir karıştır yani boşa namaz kılıyorsun, iftira atıyorsun.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Kentsel dönüşüm kapsamına alınmış bugün 2,3 milyon bağımsız bölüm var, ev ve iş yerleri var. Yaklaşık 250 bin ev ve iş yerinde yenileme çalışmalarımız hamdolsun sürüyor ve bu çalışmalar Türkiye'nin genelinde olmakla beraber, yapılan çalışmaların yarısı İstanbul'da, deprem riskinin en yüksek olduğu yerde yapılıyor, İstanbul'da. Peki, arkadaşlar, siz İstanbul'da deprem için ne yaptınız ya? Deprem riskini azaltmak için ne yaptınız da gelip burada bu cümleleri konuşuyorsunuz? Bırakın bu işleri!

CAVİT ARI (Antalya) - Ne yapacak belediye? Cumhuriyet Halk Partili belediye altı buçuk yıldır İstanbul'u yönetiyor, otuz yıldır siz ne yaptınız, anlatın, otuz yıldır İstanbul'da ne yaptınız, bir anlatın.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, "Arnavutköy Belediyeniz rant uğruna birçok taşınmazı sattı." diyorlar.

CAVİT ARI (Antalya) - Toplanma alanlarının hepsini gökdelen yaptınız.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Arnavutköy Belediyeniz rant uğruna birçok taşınmazı sattı." diyorlar, haberleri vardır ama biz yine de soralım bu arkadaşlara: Ankara Büyükşehir Belediyesinin satışlarından haberiniz var mı?

CAVİT ARI (Antalya) - Hangi yüzle, utanmadan soruyorsunuz? Otuz yıl İstanbul'u siz yönettiniz, bütün toplanma alanlarını gökdelen yaptınız, gökdelen.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu satışların ne kadar olduğundan haberiniz var mı, bu satışlardan elde ettiği paraları ne yaptığından, neleri yapmayıp millete nasıl eziyetler yaşattığından?

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Her şey para mı, her şey para mı!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Söyleyelim: Bu yılın bütçesi 100 milyardı, gerçekleşmeye bakarsan 85 milyar olacak.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - 100 bin konut ne oldu, 100 bin konut?

CAVİT ARI (Antalya) - Gökdelen diktiniz her tarafa, bir tane toplanma alanı göster!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Arkadaşlar, Ankara Büyükşehirin sadece geçen sene yaptığı satışların toplamı 60 milyar, 60 milyar, yaklaşık yıllık bütçesi kadar ve hâlâ her ay 10-15 tane satış için yetki alıyor.

CAVİT ARI (Antalya) - Her taraf gökdelen oldu sayenizde, İstanbul'a ihanet ettiniz, siz kendiniz söylüyorsunuz, Cumhurbaşkanı kendi söylüyor "İstanbul'a ihanet ettik." diye.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Artık, bu gidişle satacağı bir şey de kalmayacak.

CAVİT ARI (Antalya) - İstanbul'u mahvettiniz, düzeltmeye çalışıyor...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Yatırım da yok, trafik de çok, musluktan doğru düzgün akan su da yok ama konser çok, hani konutları konuşuyoruz ya, hani, hani!

CAVİT ARI (Antalya) - İstanbul mahvoldu sizin yüzünüzden!

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - 2 konuşmacı sonra sizde Sayın Arı.

ŞENGÜL KARSLI (İstanbul) - Bağırarak gerçekleri kapatamazsınız.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Konutları konuşuyorduk, keşke konutlarla ilgili verdiği sözü tutsaydı. "10 bin konut yapacağım kentsel dönüşümle." sözü vermişti.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - İstanbul'da 100 bin konut sözü verdi.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ankara, Ankara.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ha, Ankara.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Konutların ihalesi yapıldı ve dünyanın parasını harcadılar. Yedi yılda yaptığı konut sayısını söyleyeyim mi size arkadaşlar kentsel dönüşümde? Bir tahmin etmek ister misiniz?

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Ya, Gebze'de kamulaştırma yapamadınız, insanlar öldü, insanlar, bir aydır dışarıdalar, kimse sahip çıkmadı.

ORHAN YEGİN (Ankara) - 418, 418, biraz mahcup olun, oturun yerinize! Hadi biz yuvarlama 500 diyelim.

CAVİT ARI (Antalya) - İstanbul'a ihanet ettiniz, İstanbul'u mahvettiniz. İstanbul'un siluetini siz bozdunuz, İstanbul'da toplanma alanı bırakmadınız.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu ihaleyi alan firmanın genel müdürü vardı bir tane, şimdi Keçiören'de Belediye Başkanı oldu, taşınmaz satışından şikâyet ediyorsunuz ya, söyleyeyim size: O da şimdi, Keçiören'deki Ihlamur Kasrı'nı, Estergon Kalesi'ni ve Cumhuriyet Kalesi'ni satmaya hazırlanıyor.

CAVİT ARI (Antalya) - Bütün parklara, bütün toplanma alanlarına gökdelen diktiniz. Allah göstermesin bir afet olsa insanlar kime gidecek, nereye gidecek!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Hiç mahcubiyet duymuyorsunuz değil mi bu lafları söylerken?

CAVİT ARI (Antalya) - İstanbul'un tüm değerlerini yok ettiniz ya!

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Arı, lütfen.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Tutanağı yetiştiremiyor arkadaşlar.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Arkadaşlar, söylemleriniz tutarlı değil. "Enerji pahalı, tesisler yetersiz, kapasiteyi artırın." diyorsunuz ama "HES'e de GES'e de nükleere de karşıyız." diyorsunuz, "Biz her şeye karşıyız." diyorsunuz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ya, üfürüyor, kendi belediye başkanlarına bakmıyor da utanmadan konuşuyor!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bir taraftan çıkıp "Konut yok." diyorsunuz, diğer taraftan "Her yeri betona çevirdiniz, yeşil bırakmadınız." diye ekliyorsunuz.

CAVİT ARI (Antalya) - Doğru, aynen de öyle oldu.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ve sonra millet bahçelerine "Ne işe yarıyor buralar? Kek yiyip yuvarlanılacak yerler." diyorsunuz. Çok büyük tutarsızlık ediyorsunuz. Yüzünüz de kızarmıyor, yüzünüz de kızarmıyor!

CAVİT ARI (Antalya) - Seçimde insanlara bunu vadettiniz yüzünüz kızarmadan, "Kek yiyip yuvarlanacaksınız." dediniz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bir yandan "Konutları bir an önce teslim edin." diyorsunuz, bir yandan "Şehirde 90 tane beton santrali var." diye şikâyet ediyorsunuz.

CAVİT ARI (Antalya) - "Kek yiyip yuvarlanacaksınız." diyen sizsiniz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Konutları şehirden biraz uzağa yapın, trafik artıyor." diyorsunuz ama biraz uzak mahalledeki TOKİ konutlarına "Kim gidecek buralara, kim alır bunları?" deyip konutları değersizleştirmeye çalışıyorsunuz. Arkadaşlar, ne diyorsunuz ya! Maksadınız anlaşılmıyor sizin, ne diyorsunuz?

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - 70 binayı kamulaştıramadınız, bunun da cevabını ver.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, acayip çevreci konuşmalar duyuyoruz ha!

CAVİT ARI (Antalya) - İstanbul'u mahvettiniz, İstanbul'un silueti yok oldu sayenizde, gökdelenler yüzünden İstanbul silueti yok oldu.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Beylikdüzü'nü ne yaptınız? Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü'nü...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Hava kirliliğinden şikâyetler, zannedersiniz ki tertemiz bir hava teslim etmişler bize. Hâlbuki olanlar tam tersi, havayı çok daha iyi bir yere getirmişiz.

CAVİT ARI (Antalya) - Yazık ettiniz, günah işlediniz İstanbul'a, ayıptır! Otuz senedir siz mahvettiniz İstanbul'u, otuz senedir siz yönetiyorsunuz, altı senedir düzeltmeye çalışıyoruz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Daha önce 5 ilde, 50 merkezde kullanılan doğal gazı 81 ile, 850 merkeze, organize sanayilere, fabrikalara...

ŞENGÜL KARSLI (İstanbul) - Gerçekler niye bu kadar rahatsız ediyor sizi?

CAVİT ARI (Antalya) - Biz rahatsız değiliz, siz rahatsız oldunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - ...bütün üretim tesislerine götürüp doğal gazı kullanır hâle getirmişiz. AK PARTİ'den önce 8 istasyonda yapılan hava ölçümleri bugün 400'ün üzerinde istasyonda ölçülüp takip ediliyor. Çevrecilik öyle parti isimlerine "yeşil" eklemekle veya oturduğunuz yerlerden ahkâm kesmekle olmuyor beyler, olmuyor.

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Dilovası kanser ovası!

NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - Orhan Bey, bunu sen söyleme bari, sen söyleme!

ORHAN YEGİN (Ankara) - 150'ye yakın atık su tesisi vardı, bugün 1.200'ü aştı;

ORHAN YEGİN (Ankara) - nüfusun yüzde 35'ine hizmet veriyordu, bugün neredeyse tamamına hizmet veriyor. Ne konuşuyorsunuz ya? Dere ıslahları yapıyoruz, çölleşmeyle, erozyonla mücadele ediyoruz, Sıfır Atık Yönetim Sistemi'yle dünyaya örnek bir uygulama hayata geçiriyoruz, depozito yönetim sistemlerini yaygınlaştırıyoruz, kek yiyip yuvarlandığınız millet bahçelerini 82 milyon metrekareyle ülkenin dört bir tarafına yayıyoruz, orman varlığını artırıyoruz arkadaşlar, orman varlığını!

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Ormanları koruyamıyorsunuz, nasıl artırıyorsunuz?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ağaç dikmemize "Cari açığı kapatacak kereste dikimi." diye laf eden arkadaşlar utanır mı bilmiyorum ama...

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Siz fidan dikiyorsunuz, "Orman yaptık." diyorsunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - ...orman varlığını artıran ülkeler arasında da ağaçlandırma hızında da dünyada ilk 3'teyiz biliyor musunuz arkadaşlar, ilk 3'teyiz!

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakikanızı veriyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Barajlar yapıyoruz, göletler yapıyoruz, daha neler neler yapıyoruz ama gözleri var, görmezler; ne yapalım, bizim muhalefet de böyle. Hatta öyle bir muhalefetle muhatabız ki "'ÇED ayağımıza engel oluyor, enerji ve madencilik ruhsatlarında artık ÇED gerek yok.' şeklinde bir kanun değişikliği yaptınız." diyecek kadar yapılanlardan ya bihaber ya kötü niyetli "Her türlü madenciliğin her türlü saldırısına bu şekilde doğayı açık hâle getirdiniz." dediler, Meclisin çıkardığı yasaya iftira ettiler, milleti tahrik ettiler.

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - O zeytin ağaçları intikamını alacak sizden.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, sürem bitti, çok çirkin konuşmalar oldu ama bir tanesine tahammül edebilmemiz, affetmemiz mümkün değil. Bugün bize "3 tane Alevi köyünü boşaltmak için proje uydurdunuz." dediler. Yazıklar olsun bu sözün sahibine, bu zihniyete, bu iftiranın, iddianın sahibine.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Sizi Malatya'da Çığlık köyüne davet edelim, gidin, onlara söyleyin bakalım.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Arkadaşlar, amacınıza ulaşamayacaksınız.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Boşalttınız köyü.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Çatlasanız da patlasanız da kendinizi parçalasanız da bu milleti birbirine düşüremeyeceksiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Ne kadar kötü bir üslup.