KOMİSYON KONUŞMASI

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, değerli Bakan Yardımcıları, değerli milletvekilleri; ben de gecenin bu saatine kadar sabırla, herkes burada bizi dinlediğiniz için çok teşekkür ediyoruz.

Muhalefet tabii ki eleştirilerini yapacak, bizler de yirmi üç yıldır yapılanları ortaya koyacağız iktidar milletvekilleri olarak ama şunu söylemek istiyorum: Bu yapılanlara "öykü" demek "hikâye" demek yani gerçekten ne kadar doğru? Sadece şunu söyleyeceğim Sayın Bakanım, sunumumuzdan aldım yani sadece tarımsal hasıladaki büyüklüğe baktığımızda, bakın, Avrupa'da 4'üncü sıradan 1'inci sıraya, dünyada 12'nci sıradan 7'nci sıraya gelmişiz. Sadece bu veri bile aslında neler yaptığımızın göstergesidir. Biz tabii ki sabah namazından önce kalkan çiftçimize, ormanda nöbet tutan yangın işçimize, kooperatif kuran kadın girişimcilerimize, denizde, gölde, havada üretim yapan balıkçımıza sadece "kolay gelsin" demiyoruz Bakanlık olarak, bugüne kadar Hükûmet olarak bütçemizde ve programlarımızla aldığımız kanun teklifleriyle de bugüne kadar her zaman yanlarında olduk, yanlarında olmaya da devam ediyoruz.

Şimdi, ben Sayın Bakanım, Mecliste hep birlikte kurduğumuz Zirai Don Komisyonu üyesiyim. Öncelikle bir hak teslimiyeti yapmak istiyorum. Dondan sonra biz yaklaşık Komisyon üyeleriyle 25 ilde yerinde görmeye gittik. Daha sonrası tabii, hemen öncelikle tebrik ediyorum, gerçekten Bakanlığımız ciddi anlamda hızlı hareket ederek aksiyon almış durumdaydı. İllerde, ilçelerde Tarım Bakanlığımızın yetkilileri çiftçilerimize, evet, don oldu ağaçlar ama bundan sonrası ağaçların nasıl beslenmesi gerekiyor, hangi ilaçlar, hangi şekilde tekrar hayata döndürülmesi noktasında çok ciddi destekleri oldu. Bu anlamda da ben sizi ve ekibinizi tebrik ediyorum. Tabii, Sayın Cumhurbaşkanımızın da söylemleriyle yine çiftçimizi yalnız bırakmayıp tarımda ÇKS kaydı olan ama TARSİM sigortası olmayan çiftçilerimize yaklaşık 23 buçuk milyar TL'lik ödeme hesaplarına geçmiş durumda. Sahada iki etap şeklinde geçti, birinci etaplar geçti. Neyse, daha sonra Sayın Bakan da açıklar ama geçti, geçmedi, değil.

Tabii, şurada şunu görmek istiyorum: TARSİM'de yüzde 70 devlet desteği var. 2006 yılında biz evet, TARSİM'i hayata geçirdik. Çok önemli, çiftçilerimizin yanında, zor zamanda yanında olmak üzere ama şunu gördük Sayın Bakanım, yani TARSİM'le ilgili poliçe kapsamı, teminatlar ya da hasar ihbar süreçleriyle ilgili ya da eksperlerin raporlarıyla ilgili ciddi anlamda özellikle tarımsal üretimde, hayvancılık ağında değil ama tarımsal üretimde böyle sıkıntılar yaşanabiliyor. Bence bu anlamda TARSİM'le ilgili yani bu TARSİM'in daha böyle anlaşılır olması çiftçilerimizin yapısında bir değişikliğe gidilmesi gerekiyor ki komisyon raporlarımızda da bunlara detaylı olarak yer verdik.

Sayın Bakanım, konuşmanızda dediniz ki: "Tarım alanlarının sulama sistemlerini kapalı olarak inşa ediyoruz ve yüzde 6'lardan bugün yüzde 38'e çıkmış durumda." Çok önemli. Hepimiz suyu bahsediyoruz, hep diyorlar ya "Dünya su savaşları olacak." diye. Gerçekten su savaşlarını bu dönemde de yaşanan kuraklıklarla birlikte görmeye başladık ki 12'nci Kalkınma Planı'mızda da, planda da biliyorsunuz kapalı sistem sulama sistemleriyle ilgili öncelikli olduğumuzu belirtmiştik. Ben, bu anlamda da Denizli'mizin Baklan Ovası ve Çivril Ovası'nda sahası içerisinde yaklaşık 65 bin hektarlık tarım arazilerinin olduğu bir alan var. Bunun projesi tamamlanmış durumda Sayın Bakanım, bunun kapalı basınçlı su sistemine geçmesi konusunda desteklerinizi bekliyorum. Sayın Muş Bakanım, 65 bin hektarlık alan desteği bu yılki yatırım programına alınması noktasında sizden de destek bekliyoruz. Gerçekten çok önemli olduğunu düşünüyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ben bakan değilim ki, apoletlerim yok.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Olsun. Biz şimdi burada bütçeyi oylayacağız ya, bütçe oylarken Denizli...

Evet, Sayın Bakanım, ben sözlerimi, çok daha fazla sabrınızı zorlamak istemiyorum. 2026 yılı bütçemizin hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum ama ne olur, bu kadar da haksızlık olmaması gerektiğini, son söz, bir genel müdürümüz hakkında gerçekten haksızlık edildiğini, sanki öyle bir söylemler yaptınız ki şu an o göreve başladıktan sonra da bu satışları gerçekleştiriyormuş gibi söylemenize ben akıl ve anlam veremiyorum. Bakın, insanların aileleri var, çocukları var, sanki usulsüz yani çok önce, ta, 2021 yılında böyle bir şey yapmış, ticaret yapmış şu anda konusunda uzman genel müdürlük yapıyor, şu an yapıyor mu ya, şu an yapıyor mu? Ama bunu şu an yapıyormuş gibi bir algı üretmenin, onu aşağı... Kişiler üzerinden siyaset olmaz, bakın, siyaset kişiler değil. Politikamızı eleştirirsiniz dersiniz ki: "TARSİM desteği yüzde 70 değil, yüzde 80 olsun, yüzde 90 olsun."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Bir dakikam var mı?

CAVİT ARI (Antalya) - Hayır, yok(!)

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Yok; teşekkür ediyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Komisyon üyelerinin var.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - A, varmış. Ben teşekkür ediyorum.

Ama doğru bulmuyorum. Hepimiz insanız; gelin, politikaları eleştirelim ama kişileri böyle aşağı çekerek... Bir de gerçek... Yani geçmişte olmuş bir şey ve hani ayıplı bir şey değil, yapabilir, hepimiz ticaret yapıyoruz. Hepimiz; bundan önce, vekil olmadan ya da bazı görevlere gelmeden önce işlerimiz yok muydu? Eve iş, aş götürmüyorduk. Bunu haksızlık olarak görüyorum.

Bütçeniz hayırlı uğurlu olsun Sayın Bakanım.