ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım Teşekkür ederim.

Sayın, Bakanımızı, burada bulunan bütün bürokratları, milletvekillerini ve çok kıymetli misafirleri, herkesi saygıyla selamlıyorum.

Yirmi üç yıllık iktidarlarımız döneminde hep milletimizin hayatını kolaylaştırmaya, onun hayatına dokunacak, yaşamını sürdürürken sevdiklerine kavuşurken, memleketine giderken, çayı, fındığı toplamaya giderken, çocuklarını tatile götürürken güvenli bir yolculuk yapmasına, güvenli bir şekilde ulaşmasına, hızlı ve konforlu bir şekilde ulaşması için gideceği yere hep bütün bunları önemseyerek haberleşmeden ulaşıma çok büyük hizmetlere imza attık. Sevdiklerine, akrabalarına, işine, yuvasına kavuşsun çabucak ve güvenli diye. Dünyada nereye gitmek istiyorsa oraya gidebilsin çabucak ve güvenli diye, işlerini halledebilsin çabucak ve güvenli diye bütün yatırımlarımızı yaptık. Sayın Bakan konuşmalarında bahsetti, arkadaşlarımız bahsetti, ben de kısmen birazdan gireceğim onlara. Güvenli bir şekilde internette, sanal âlemde işlemlerini yapabilsin, bulunabilsin diye bütün bunları yaptık. Devletin kapısına gelip bir evrakı almak, bir evrakı vermek için saatlerini kaybetmesin diye e-devlette de büyük çözümler yaptık ve bugün e-devlette Birleşmiş Milletler endeksinde 193 ülkede 27'nci, Avrupa'da ilk 10'da bulunuyoruz. Siber güvenlikte de rol model ülke seçilmiş durumdayız. Allah'a sonsuz şükürler olsun. Yani hakikaten hangi konuya değineceğiz diye önce Nilgün Vekilimizle de konuştuk. O kadar çok şey var ki konuşmak istediğimiz ama bu kadar dakikaya bunları sığdırmak mümkün değil. Ama arkadaşlar, ne diyorlar? "Hizmet ederken ayırım yapıyorsunuz." diyorlar. Arkadaşlar, biz memleketin doğusunda, batısında, güneyinde her yerinde aynı şeyler olsun dedik, iddiamız buydu. İstanbul'da ne varsa Erzurum'da, Diyarbakır'da da olsun.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Tekirdağ'da var, birazdan geleceğim sana.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Tekirdağ'da da var, onlara da geleceğiz zaman kalırsa.

Biz, bu ayrımcılığı kabul etmiyoruz. Bugün, bakın, Bakanın verdiği şu kitapçığı bir açın inceleyin, bakın 112-113, köprüler yapılmış, tüneller yapılmış. Ege'de de var, Karadeniz'de de var, Güneydoğu'da da var; hatta Güneydoğu'da daha çok var, bir bakın, inceleyin, göreceksiniz. Ama, bilet fiyatı üzerinden sanki bir ayrımcılık yapılıyor iddiasında bulunuldu. Bakın, arkadaşlar, bu ülkede hangi iddiayı temellendirmek isterseniz ona göre veri bulabilirsiniz. Mesela, Ankara'dan Diyarbakır'a gitmek için seçtiğiniz bilet hemen yarın sabaha ki bilet olursa 5.400 lira ödersiniz, Ben şimdi girdim AJet'ten baktım, öğlen uçağıyla gitmek isterseniz 3.900 lira, akşam uçağı 3.200 lira 20 Kasım fiyatı 1 kişi. Ama, iki hafta sonraya, bir hafta sonraya, mesela 4 Aralığa alırsanız 1.700 lira; sabah da 1.700, öğlen de 1.700, akşam da 1.700 ya. Siz, yarın sabah uçmak istediğiniz fiyatı, bu gece uçmak istediğiniz fiyatı gelip burada "Bölgeye bu fiyattan uçuluyor ama Frankfurt'a bu fiyattan." Arkadaşlar, Allah aşkına yapmayın. Yani, herkesin bildiği şeyi bir ayırımcılık varmış, bölgeye karşı bir kast varmış gibi... Ya bak, girdim ma AJet'in aplikasyonundan aldığım şeyleri söylüyorum: Yarın sabaha 5.400, öğlene 3.900 akşama 3.200; bir hafta sonraya Diyarbakır'a sabah da 1.700 öğlen de 1.700, akşam da 1.700. Yapmayın arkadaşlar bunları, bunun bunun kimseye bir faydası yok.

Şimdi, bakın arkadaşlar, hava yolunda 26 havalimanından bugün 58'e gelmişiz, yapılanlarla beraber 60 olacak. Hiç bölge ayrımı yapmamışız, nerede havalimanına ihtiyaç varsa götürmüş, yapmışız. Bu eski hava limanlarını da bu öyle bırakmamışız ha, ya pistlerini ya terminallerini ya ikisini birden yenilemişiz; oraya giden yolları açmışız, vatandaşımız daha rahat buraya ulaşsın, buraya gelsin, buraya koşsun diye. Ve bugün biz Avrupa'da havalimanları içerisinde 3'üncü dünyada 7'nci sıradayız. Arkadaşlar, itirazlarınızı anlayabiliyorum.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Anlıyorsunuz ama çözmüyorsunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Siz "Hiç uçak inmeyen yere havalimanı yapan bir ülke gördünüz mü arkadaşlar?" diyen lideri grubunda ayakta alkışlamış bir grubun vekillerisiniz. Anlamamanızı ve itiraz etmenizi çok iyi anlıyorum. Tamam mı? Bırakın bunları, geçin bunları bir kenara,

SERKAN SARI (Balıkesir) - İşte tam da sizin yaptığınız yatırım. Beş yıl geçti, 100 kişi çalışıyor. Verdiğiniz masraf, yazık günah bu ülkenin, memleketin parasına! Bir uçak indiremediniz, yazık be! Bu kadar beceriksiz yatırım olur mu! Bu mu sizin yatırımınız? Uçak inmeyen havaalanı!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, efendim, kara yolunda 6.100 kilometreden 30 bine, otoyolda 1.700'den 3.800'e, köprülerde 311'den 811'e gelmişiz.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Helal olsun, ayakta alkışlıyoruz (!) Evet, sizin yapamadıklarınızı ayakta alkışlıyoruz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Sarı, lütfen...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bak, bazı veriler semboldür, size bir sembol veri vereyim, AK PART'nin ne olduğunu görün, görün, bak.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Ya, bilmiyorsunuz, haberiniz yok; ne yaptığınızdan haberiniz yok, ne yapmadığınızdan da haberiniz yok!

ORHAN YEGİN (Ankara) - AK PARTİ'den önce, cumhuriyet dönemi boyunca bütün iktidarlar... Hepsinden Allah razı olsun, kim hizmet etmişse, gram mesafe almışsa Allah razı olsun. Kimseyi suçlamak için değil, AK PARTİ'nin kapasitesini anlayın diye söylüyorum.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Bu çalışmayan havaalanının bütçesini kim yaptıysa ondan tahsil edin. 72 kişi çalışıyor beş yıldan beri, bir uçak inmedi.

ORHAN YEGİN (Ankara) - AK PARTİ'den önce cumhuriyet tarihi boyunca yapılan tünel uzunluğu 50 kilometre Türkiye'de arkadaşlar. 50 kilometre tünel uzunluğunu AK PARTİ 833 kilometreye çıkarmış ama asıl şu veri aklınızda kalsın: Sadece üç yılda Artvin Yusufeli Barajı'nın etrafında üç yılda yapılan tünellerin uzunluğu 55 kilometre. AK PARTİ'nin ne olduğunu aklınıza iyi kazıyın, AK PARTİ'nin ne yaptığını iyi belleyin; ondan sonra gelin, burada konuşun ya.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Balıkesir'e bir çevre yolu yaptınız, yarım bıraktınız, kalanı katırlarla gidiyoruz. Helal olsun vallahi ya!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, arkadaşlar, biz bütün bunları yapmışız, yolları rahatlatmışız. Üstelik bunları yaparken Türkiye'deki taşıt trafiği 2 kat artmış, üç kat artmış birçok yerde, büyük şehirlerde taşıt trafiği 4 kat artmış olmasına rağmen, Allah'a sonsuz şükürler olsun, 100 bin trafik artı kilometre başına düşen trafik kazalarında can kaybını da yüzde 81 azaltmayı Allah bizlere nasip etmiş. Bununla övünmeyeceğiz de... Eksiğimizi görerek, sıfırlamadığımız için mahcubiyet duyarak bu yüzde 81'i başarmış olmakla hep beraber niye övünmeyelim ya arkadaşlar?

TAHSİN OCAKLI (Rize) - Ya, ölmediğimiz yer yok; yangında ölüyoruz, depremde ölüyoruz. Önlenebilir doğal felaketlerin hiçbirini yapamıyorsunuz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Sadece yol yapmakla kalmamışız, yol yaparken yıllık ortalama 5 milyon ağaç dikmişiz; bisiklet yolları, peyzaj uygulamaları; emisyon vizyonuyla karbon azaltımı yapmışız; yollarda melodili şeritlerle ekolojik yollar, köprüler; asfalt geri kazanımıyla, çevreci bir anlayışla bütün bunları yapmışız. Ticari limanlar yapmışız -sayılarına girmek istemiyorum- balıkçı barınakları, yat limanları... Ya, hangisinden bahsedelim? Allah'a hamdolsun, neler yapmışız.

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Zengin, çok zengin oldu sayenizde.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Ya, cebinden mi yaptın arkadaş, yapacaksın tabii! Yapamıyorsan bırak zaten. Yapamadıklarını söylüyoruz biz sana.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Hiçbir şey yapmadınız." dediğiniz limanlarla ilgili bir şey söyleyeyim: 5 limanımız; Ambarlı, Kocaeli, Aliağa, Tekirdağ ve Mersin limanlarımız ilk yüz limanın içerisinde, biliyor musunuz arkadaşlar?

SERKAN SARI (Balıkesir) - Bu Bakanlık niçin oturuyor orada? Tabii ki yapacak yatırımları. Yapamadıklarınızı ne yapacağız?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, hiç yüzünüz de kızarmıyor ya şunları söylerken! Senin kızarıyor. Sen operasyon yaptırmamışsın ama siz galiba estetik ameliyat yaptırdınız, hiç yüzünüz de kızarmıyor.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Benim sorduğuma bir cevap ver. Bir benim söylediğime cevap verebilir misin. Var mı cevabın?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, arkadaşlar, bugün...

SERKAN SARI (Balıkesir) - "Uçak inmeyen havaalanı yaptık, gurur duyuyoruz." desene.

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Ne alakası var ya? Kadınları niye aşağılıyorsun sen? Ne kadar iğrenç bir şey!

SERKAN SARI (Balıkesir) - Hadi, gerçekten bir söylesene. Utanıyorsan çık şu vatandaştan özür dile.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Arkadaşlar, lütfen...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Demiryollarında hızlı trenler, neler neler yapmışız. Allah'a sonsuz şükürler olsun.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Arkadaşlar, lütfen...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ankara-İzmir üç buçuk saate indirmişiz. Mersin, Adana, Osmaniye, Antep 312 kilometre yol, iki saat on dakikaya dakikaya inecek.

SERKAN SARI (Balıkesir) - "Balıkesir'e uçak inmeyen havaalanı yaptık. Beş yıldan beri 72 kişiye maaş veriyoruz. Bir tek tarifeli uçak indiremedik." Çık, bunu açıkla.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Daha yani yaptıklarımızın yanında yapacaklarımız bunlar. Halkalı, Kapıkule... "Tekirdağ'da bir şey yok." diyorsunuz. Halkalı-Kapıkule Çerkezköy'den geçiyor. Oradan laf atıp duruyorsun, bağırıp çağırıp duruyorsun.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Ne zaman, ne zaman? Ne zaman bitmesi gerekiyordu da bitmedi?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Projeleri inceleyin. "Hangi proje şehrimizden geçer? Hangi ilçemizde, ne yapılıyor?" İlinize gitmiyorsunuz, seçim bölgelerinize gitmiyorsunuz, bari şu bakanlıkların kitapçıklarını inceleyin de burada mahcup olmayın. İlinizde, ilçelerinize neler yapılıyor, bunlardan haberiniz olsun.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Bu, çok büyük bir haksızlık. Ama bak, böyle bir hakaret yapamazsın bize. Biz hepimiz bölgemizdeyiz, çok ayıp, çok ayıp!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Arkadaşlar, bugün biz TÜRASAŞ'ımızla millî trenlerini, tren setlerini, yeni nesil elektrikli ve hibrit trenlerini üreterek tam bağımsızlık iddiamızı...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Orhan Bey, Sayın Yeğin, bir dakika...

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Yolda bir kere bile yürümemiş, bize laf söylüyor.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Tutanak ekibi arkadaşlar "Bu kargaşada hiçbir not alamıyoruz." diyorlar.

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Orhan Bey çıkınca böyle oluyor. Bence kendisine bir sorsun. O başladı mı kaos başlıyor.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Herkes aynı anda konuştuğu zaman insicam bozuluyor.

SERKAN SARI (Balıkesir) - Orhan Bey'i Balıkesir'e davet ediyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Gidin gidin, seçim bölgelerinize gidin; tavsiye ediyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen, Orhan Bey, devam edin.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bugün yeni nesil elektrik ve hibrit trenlerini üreterek tam bağımsızlık iddiası... Biz diyoruz ya hani "tam bağımsızlık" dalga geçiyorsunuz..

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Ya, senin bütün limanların özel, senin neren tam bağımsız?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Biz gazı da tam bağımsız olmak için buluyoruz, biz o az önce bahsettiğim hava limanlarında kendi yazılımlarımızı, kendi radar sistemlerimizi kurarak da tam bağımsızlık diyoruz, biz kendi tren setlerimizi üretirken de...

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Yarın memlekete bir şey olsa o limanlar kapatılacak.

TAHSİN OCAKLI (Rize) - Yirmi üç senedir aynı ya!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Biz Türkiye'yi, kendi kendine yetebilir bir ülke hâline getirelim; finans sistemiyle, tren setleriyle, havacılığıyla, enerjisiyle, her şeyiyle kendi kendine yetebilir bir ülke hâline getirelim, sosyal güvenlik sisteminin reformlarını yaparak, aktüeryal dengesini kurarak; maliyesiyle, hazinesiyle, madenleriyle ayakları yere basan, kendine yeten ve artık dışarıya taşan bir ülke hâline gelelim ki...

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Vize vermiyorlar, nereye gidiyorsun dışarıya? Vize yok, nereye gidiyorsun?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Allah vermesin, yarın öbür gün, ehlikeyif birileri olur da gelir, bu ülkede yönetime talip olur da Allah muhafaza, yönetimi ele alırsa ülke sarsılmasın, ayakta dursun diye uğraşıyoruz arkadaşlar.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Vay be (!)

AYŞE SİBEL YANIKÖMEROĞLU (İstanbul) - Bravo, bravo (!)

SERKAN SARI (Balıkesir) - Yandaş şirketlerinize verdiğiniz ihalelerden mi bahsediyorsunuz? Oluşan kamu zararlarından mı bahsediyorsunuz? Sayıştayın açıkladığı zararlardan mı bahsediyorsunuz?

CEVDET AKAY (Karabük) - Merkez Bankası yedek ödeneklerini kullanıyoruz ya, kullanılmaması gereken Merkez Bankası yedek ödeneklerini kullanıyoruz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ama siz bu halinizle memleketin, milletin yaptığı işlerden övünmeyerek, gurur duymayarak, hep kötü şeylerin, kötülüklerin altını çizerek, milletin umutlarını yok etmeye çalışarak...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen tamamlayın.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Kötülükleri çizmiyoruz, yapılmayanları söylüyoruz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - ...millete karamsarlık pompalayarak, ülkenizi dışarıda, içeride mahcup etmeye çalışarak siyaset yaptığınız müddetçe bu millet size yetki vermeyecek ve biz Allah'ın izniyle memleketimize çok daha güzel hizmetleri yapmaya devam edeceğiz.

MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Tamam, sandığı getirin o zaman.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ülkenin bütün her tarafını hızlı tren ağlarıyla -şimdi illeri bağlıyoruz, ilçeleri bağlıyoruz- mahalleleri, köyleri, her yeri en büyük ulaşım imkanlarıyla, bu ulaşım imkanlarıyla bağlayacağız. Ülkemizi başka ülkelerle de bütün ulaşım ağlarıyla bağlayarak ticareti de geliştireceğiz, komşuluğu da geliştireceğiz, alışverişi de geliştireceğiz ve ülkemizi sadece bölgesinde değil, dünyada lider bir ülke hâline getireceğiz.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Bakan bile senin kadar konuşamadı vallahi.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Siz de aynı sayılarla, aynı isimlerle, aynı cümlelerle orada konuşmalar yapmaya devam edeceksiniz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.